En heyecanlı altyapı projeleri Türkiye'de

Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Hüseyin Gelis, Siemens'in Sultan Abdulmecid'in daveti üzerine Türkiye'ye geldiklerini anımsatarak, "Türkiye'nin elektrifikasyonunun ilk adımları Siemens ile başladı. Otomosyanda da aynı. Şimdi yeni dönemde dijitalizasyona bakıyoruz. Burada da ilk adımları biz Türkiye'de attık. 162 yıllık tarihe baktığımız zaman, niye Türkiye o zaman, niye Türkiye bugün, niye Türkiye yarın dediğimiz zaman aklıma bir konu geliyor. O da güven." ifadelerini kullandı.

Siemens olarak Türkiye'ye bir proje için gelmediklerini vurgulayan Gelis, uluslararası ilişkilerde "fırsat" ve "stratejik" olmak üzere iki ilişki olduğunu söyledi.

Gelis, "Yıllar önce buraya gelen Siemens atalarımız Türkiye'yi sadece bir ülke olarak görmemişler. Bütün bu bölgedeki pazarlara Türkiye'den nasıl hitap ederiz diye düşünmüşler. İyi ki gelmişiz. 162 yıldır buradayız ve dijital dönüşümden bahsettiğimizde Türkiye'ye yeni yatırımlar yapıyoruz ve yeni ufuklara doğru gidiyoruz." şeklinde konuştu.

- "Ar-Ge'de 1000 mühendise uluşacağız"

Gelis, her yıl Ar-Ge'ye 34 milyon avro bütçe ayırdıklarını ve farklı alanlarda da 50-100 milyon avroluk yatırım yaptıklarını belirtti. En önemli yatırımın insanlara yapılan yatırım olduğunu söyleyen Gelis, Ar-Ge'ye ve inovasyona çok önem verdiklerini ifade etti.

Türkiye'de 50 mühendisle başladıkları Ar-Ge bölümünde şu anda 550 mühendisin istihdam edildiğini belirten Gelis, şunları kaydetti:

"Gelecek yıl bu rakam 600'e ulaşacak. Gelecek 5 yılda bin kişiye ulaşmayı hedefliyoruz. Bunlar aslında modern fabrikalar. Biz buralara yatırım yapmak istiyoruz. Çünkü inovasyona yatırım yaparsanız, üretim, fabrikalar ve dijital fabrikalar sonradan gelir. Ar-Ge çalışanlarımızın yüzde 30'u kadın mühendislerden oluşuyor. Bu oranla ulusal ve uluslararası ortalamaların üzerinde bir profil çiziyoruz. Kadın çalışanlarımızın düşünce farklılıkları var. Problemleri farklı şekilde çözebiliyorlar. Kadın çalışan sayımızı daha da artıracağız."

- "Avrupa'nın en önemli yenilenebilir projesi"

Gelis, geçen yıl rüzgar enerjisi Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalesini konsorsiyum olarak kazandıklarını hatırlatarak, "Öncelikle hükümetimize teşekkür etmek lazım. Böyle projelere fırsat yaratıyor. Avrupa'ya ve bu bölgeye baktığımız zaman en heyecanlı altyapı projelerini Türkiye'de görüyoruz. Problemler var mı? Saatlerce konuşabiliriz. Büyükbabam 'Hayatın esas anlamı problemleri çözmektir' derdi." ifadelerini kullandı.

Yenilenebilir enerjinin Türkiye için çok önemli olduğunu ve enerji ihtiyaçlarını karşılayabilmek için enerji portföyünün geniş tutulması gerektiğini vurgulayan Gelis, şöyle devam etti:

"İlk YEKA'yı başarılı bir şekilde başlattık. Kuvvetli partnerlerimiz var. Bu Avrupa'nın en önemli yenilenebilir projelerinden biri olacaktır. Yeni YEKA'lar gelecek. Bu projeyle birlikte Türkiye'de üretimimiz olacak, Ar-GE merkezimiz olacak. Yatırımlara aşama aşama bakmak lazım. İlk aşamada 50 milyon avro, ikinci aşamada 75-100 milyon avro yatırım öngörüyoruz. Proje nasıl devam ederse ona bakacağız. Türkiye'de bir merkez kurduğunuz zaman bunu sadece Türkiye olarak görmemek lazım. Türkiye'den diğer bölgelere neler yapabilir diye bakmak lazım."

- Türkiye'nin dijital dönüşümü

Hüseyin Gelis, Türkiye'nin dijital dönüşümünde rol almalarına ilişkin, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Dijital dönüşüm ülkemiz için büyük bir fırsat. Tam olarak bunu herkes anlayamadı. Kamuda, özel sektörde, okullarda, medyada tüm süreçler dijitale geçmeli. Verilerin değerini anlamamız gerekiyor. Çoğu zaman verilerin değerini anlayamadık. Siemens Türkiye olarak çalışanlarımızın dijital olgunluk seviyesini ölçüyoruz. Aynı zamanda 2018 içinde çalışanlarımız eğitimlerini bitirmeli ki yıl sonunda istediğimiz dijital seviyede olsunlar. Bu aynı zamanda paydaşların da o seviyeye gelmesini sağlayacaktır. Eskiden müşteri-şirket ilişkileri bir ürün satmakla ilgiliydi. Dijital dönüşüm ile esas konu beraber ne yapılabilir oldu. Dönüşümde şirketler arasında daha fazla iş birliği görülecek. İş birliği sırf büyük şirketlerle değil, küçük iki kişilik şirketlerle bile olacak. Yeni trend budur."

- Türkiye-Almanya ilişkisi

Yabancı yatırımcı algısına ilişkin soru üzerine Gelis, Türkiye ile Almanya arasında 200 yıllık diplomatik bir ilişkinin bulunduğunu belirterek, "Türkiye gibi ülkelerde uzun vadeli yatırım yaptığınız zaman iki taraf da kazanıyor. Türkiye'de 162 yıldır olan bir şirket olarak bunun böyle devam edeceğini görüyoruz.Türkiye ile Almanya arasındaki ilişki çok özel ve sıcaktır. Başka hiç bir yerde bu ilişkiyi göremezsiniz. Aslında Almanya ile Türkiye arasında akrabalık var. Akrabalar ve dostlar arasında bazen farklı sohbetler olabilir. Her zaman aynı fikir, aynı düşünce olması mevzu bahis değildir. En önemlisi diyalog, iletişim ve çözüm bulmak. İki hükümet de o yolda adımlar atıyor." ifadelerini kullandı.