Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “Hap yap para kap” ifadesi, sanıyorum modern insanın bilimum hapa duyduğu büyük tutkudan ve üreticilerin de varını yoğunu haplara yatıranlardan parayı kapmasından yola çıkarak meydana gelmiş.

        Ne büyük öngörü! Geçmişte neye istinaden söylenmişti bilemiyorum ancak günümüz için gayet yerinde bir ifade.

        Kimyagerlere, eczacılık sektörüne, ilaç sanayine güvenimiz sonsuz, hızır gibi yetişir, derdimize derman olurlar diye düşünüyoruz.

        Bedeli önemli değil çalışır kazanırız yeter ki çare olsunlar diyoruz.

        Çare olacakları da yüzyılın ölümcül hastalıkları falan değil, fiziksel görüntümüz. Şimdiye kadar neler istemedik ki, dökülen saçlarımız küllerinden doğup üç katı fazlasıyla yeniden bitsin, cildimiz nüfus kağıdımızı yalancı çıkartacak derecede gençleşsin, belden aşağımızdaki portakal görünümü gitsin...

        Son olarak oturduğumuz yerden, hem yiyip, hem de harekete tenezzül etmeden kilo vermeye kafayı taktık. Üstelik haberlere bakılırsa mutlu sona epey yaklaştık.

        Egzersizin yerine geçen hap

        Harward Kök Hücre Araştırmaları Merkezi’nde, bilhassa Amerika’daki ekstra yağlanma sorununa çözüm olabilecek bir hap geliştirilmiş.

        Denildiğine göre vücuttaki kötü yağı başka bir deyişle beyaz yağ hücrelerini iyi yağa yani kahverengi yağ hücrelerine çeviriyor ve yağ yakımını arttırıyormuş.

        Araştırmacılara göre, bu buluş, yakın bir gelecekte egzersizin yerini alabilecekmiş.

        Obeziteyle mücadelede çığır açacak, diyabet, kalp rahatsızlıkları ve kanser riskini de azaltacakmış. Kulağa süper geliyor ve tabii şunu da eklemek gerekiyor; insanoğlu önümüzdeki yıllarda hızını katlayarak tembelleşmeye devam ediyor.

        Kolayını bulsak, pijamalarımızı çıkarmadan öyle boylu boyunca yattığımız yerden evlenecek, çoluk çocuk sahibi olacak, kariyer yapacak, mal mülk sahibi olacağız. İşte asıl tüm bunları sağlayan hap bulunursa o gün çok mutlu olacağız.

        İrade tableti piyasaya çıktı mı?

        Doğuştan ya da daha sonra edinilen hormonal bozukluklara lafım yok ancak mütemadiyen yiyip, tuvalete bile taksiyle gidip, kalori sarfiyatı olmasın diye ayağa dahi üç günde bir kalkan arkadaşların tek ihtiyacı olan şey, irade.

        Bu da sanıyorum henüz tablet şeklinde satılmıyor.

        Bilim adamlarının çalışmalarını takdir ediyor, zayıf kuşaklar için gösterdikleri çabadan ötürü teşekkürü bir borç biliyorum.

        Ancak acaba enerjimizi ve üstün zekamızı, egzersiz yerine geçen, akşam kuşağında dizi izleyip çerez yerken bir yandan yağ yaktıran haplar yerine dermansız hastalıklara çare bulmaya harcasak vatana millet daha hayırlı olmaz mı?

        Herkes kolayını bulma derdinde, nasıl iştir anlamadım.

        Geçen gün, bizim gazetede, erkeklerin mavi ışık altında yemek yiyemediğini keşfettikleri, böylece kilo vermek isteyen erkeklerin öğünleri mavi ışık eşliğinde yiyebilecekleri yazıyordu. Kadınlar için ise henüz rengi bulamamışlar.

        Sanıyorum renkli, renksiz her şekilde yiyorlar.

        Sonra da muhteşem hapı bekliyorlar. Sırf zayıflama ve estetik masraflarını karşılayabilmek için işe girip çalışan insanlar tanıyorum. Çalışıp kazanıyorlar ama irade gösterip boğazlarına dur diyemiyorlar. Kim ne derse desin tembelleşiyoruz arkadaşlar, fikren, ruhen ve bedenen efor sarfetmek istemiyoruz.

        Armut pişsin ağzımıza düşsün istiyor, armudun kalorisini de haplar yaksın diye ümit ediyoruz.

        Bir yandan da yerimizden kalkmaksızın, hapı yapıp parayı kapanlar kadar varlıklı olmak istiyoruz.

        Diğer Yazılar