Engellier pişiriyor holdingler toplantıda yiyor
Kaş’a yakın Çukurbağ Köyü’nde proje geliştiren Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel, engellilerin sosyal hayata eşit katılımı için bu yıl 1 milyon lira daha yatırım yaptıklarını söyledi
Kaş’a 15 kilometre uzaklıkta, çam ağaçlarıyla kaplı bir köy Çukurbağ Köyü. Bir film platosu gibi. 1940’lardan kalma, sonraki yıllarda terk edilmiş bir ilkokul elden geçirilmiş, içine 16 bin kitaplık bir kütüphane kurulmuş. Az ilerisinde bir mutfak, altta küçük bir yatakhane, yan tarafta bir tarla, onun hemen yanında bir müzik odası. 20 dönüm araziyi belediye akademiye tahsis etmiş, köylüler hem gönlünü hem de kapısını akademiye açmış. Şimdi o binada çocukların doğumgünleri, kadınların çay partileri yapılıyor. Herkese açık akademiye kapı bile konmamış. Burada engelliler ve toplumsal olarak dezavantajlı olan herkes, yaşamın dışına itilmişlikten kurtuluyor. Birlikte resim yapılıyor, ritim tutuluyor; tarlada patlıcan, biber yetiştiriliyor. Yıllarca engeli yüzünden eve kapanan pırıl pırıl insanlar, kendilerinin farkına varıyor, ‘yapabiliyor’ olma duygusunu tadıyor.
Türkiye Vodafone Vakfı’nın, 8 yıl önce Alternatif Yaşam Derneği (AYDER) işbirliğiyle hayata geçirdiği Düşler Akademisi projesinin, iki yıl önce Kaş’ta açılan şubesini ziyaret ettik. Bugüne kadar 5 bin gencin hayatına dokunan ve başarılı sosyal girişim modeliyle dünyaya ilham veren Düşler Akademisi’nin bir benzeri Kanada’da “Sesini Bul Sanat Akademisi” adıyla faaliyet göstermeye başlamış.
Engelliler, kurabiyeleri Ataşehir’deki Düşler Akademisi’nde üretiyor.
ALTERNATİF GELİR KAYNAĞI
Düşler Akademisi Kaş, bugüne kadar 1.037 öğrenci, 582 gönüllü ve eğitmen ile 9.077 ziyaretçiye ev sahipliği yapmış. Türkiye Vodafone Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Süel, engelli ve sosyal dezavantajlı gençlerin ekonomik ve sosyal hayata eşit katılımını sağlamak için bu mali yılda 1 milyon lira daha yatırım yaptıklarını anlattı. Böylece, bu alandaki toplam yatırım miktarının 4 milyon liraya ulaşacağını söyledi.
Vodafone, ‘Dijital Dönüşüm’ vizyonu doğrultusunda bugüne kadar 29 milyon liralık sosyal yatırım yapmış. Engelli bireylerin hayatını kolaylaştıracak ürün ve servislerde bugüne kadar toplam 140 binden fazla engelli ve dezavantajlı bireye ulaşılmış. Tam 8 yıl önce Alternatif Yaşam Derneği ile birlikte Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ortaklığında çıkılan Düşler Akademisi yolculuğunda gençlere alternatif gelir modelleri oluşturuluyor. İstanbul Ataşehir’deki merkezde engelli bireylere özel sanat atölyelerinin yanı sıra iş hayatına hazırlık, iletişim becerileri gibi kişisel gelişim atölyeleri var. Bu atölyelerden mezun gençlere profesyonel sanat kariyeri yolu açarak aslında birer gelir modeli sunulmuş oluyor. Böylece, bağış toplamak yerine engellileri sosyal hayata kazandırarak kendi ayakları üzerinde durmalarına olanak veriliyor.
Biz Kaş’taki Düşler Akademisi’ndeki toplantıda, engellilerin pişirdiği kurabiyeleri yerken Düşler Akademisi Kurucusu Ercan Tutal, hepimizi mutlu eden bir şey söyledi. Dedi ki “Bu kurabiyeler İstanbul Ataşehir’de pişti. Tüm Hilton Otelleri kurabiyelerini bizden alıyor. Büyük holdingler toplantılarına bizim kurabiyelerimizden istiyor.”
Düşler Akademisi Kaş’ta bugüne kadar 1.037 öğrenci eğitim almış.
BAŞKALARI İÇİN BİR ŞEY YAPMANIN MUTLULUĞU
Düşler Akademisi yurtdışında da ses getirmiş. Birleşmiş Milletler’in Eylül 2013’te New York’ta gerçekleştirdiği ‘Engellilik ve Kalkınma’ konulu toplantı kapsamında ‘Innovation Enables’ başlıklı etkinlikte örnek proje olarak tüm dünyaya tanıtılmış. Kanadalı müzisyen Joelle, müzisyen bir gönüllü olarak Düşler Akademisi’nde bulunduğu 1 aylık süre boyunca bir yandan Social Inclusion Band kadrosunda aktif görev alıp, bir yandan da benzer bir akademinin Kanada’da kurulması hayalini nasıl bir zemine oturtacağı konusunda bilgi edinmiş ve ülkesine döner dönmez ‘Sesini Bul Sanat Akademisi’ni kurmuş. İstanbul’da da Babylon, bu müzik grubuna ayda bir gece sahnesini açmış. Kaş’ın Çukurhan Köyü’ndeki Düşler Akademisi’ni kalabalık bir gazeteci grubuyla ziyaret ettik. Dönerken hepimizin aklında aynı şey vardı, yılın hiç olmazsa bir haftasında burada gönüllü olarak çalışmak. Bence herkesin bu duyguya ihtiyacı var, karşılıksız bir şey yapmak duygusuna. Zaman ayırmak hiç zor değil, kendiniz değilse bile genç çocuklarınızı yönlendirin. Gitsinler, başkaları için bir şey yapmanın mutluluğunu tatsınlar. Sadece bir hafta bile yeter, bir daha hiç eskisi gibi olmayacaklar emin olun.
HEDEFİMİZ UÇTAN UCA AKILLI ŞEHİR
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy, “akıllı şehirler” üzerine bir çalışma yaptıklarını belirterek bu sayede vatandaşların belediyecilikten güzel şekilde yararlanacaklarını söyledi. Aksoy, vatandaşların belediyecilik işlemlerini kolaylaştırmak için e-belediyecilik hizmetlerinin verilmesinin akıllı şehir uygulamalarına örnek olduğunu ifade ederek “Bunu yapan belediyenin uçtan uca akıllı olduğunu söyleyemeyiz. Sadece güzel bir dijital uygulamadır” dedi. Akıllı şehir kavramının dünyada çok konuşulan bir konsept olduğunu belirten Aksoy, şöyle konuştu: “Ancak ‘akıllı şehir’ kavramını uçtan uca uygulayan bir şehir bulunmuyor. Amacımız Türkiye’deki şehirleri gerçekten akıllı şehir yapabilmek. Türkiye’de ve dünyada ilk kez uçtan uca akıllı şehirler yaratabilmeyi hedefliyoruz.”
