Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Orta Vadeli Programlar (OVP) 3 yıllık tahmin ufkudur, önemlidir.

        Neden önemlidir?

        Bakanlık ve kurum bütçelerinin hazırlanmasında programın öncelikleri esas alınır. Bu yüzden ‘ne açıklanırsa açıklansın...’ demek olmaz. Programın bağlayıcılığı vardır. Bu sebeple inandırıcı olmalıdır.

        Bir kez hedeflerin ve tahminlerin gerçekçi olduğu anlaşıldıktan sonra uygulamaya bakılır. Çünkü hedefler gerçekçi olsa da uygulamada geride kalınırsa niyet hasıl olmaz.

        Öncelikle, önceki 2 yılın Yeni Ekonomi Programı ismiyle yenilenip önümüze gelen OVP’lere bakalım.

        (...) Ya da isterseniz siz zahmet etmeyin, ben anlatayım.

        2018-19 yılları için Bakanlık tarafından paylaşılan büyüme tahminlerinin yarısı kadar büyünmüş ancak korkulandan bir parça az enflasyon üretmiş ekonomi. Tahminen, kestirilenden daha düşük büyüdüğümüz için bu böyle oldu. Diğer yandan, 2020 yılında salgın hastalık ile mücadele ettiğimiz için söylenecek pek söz yok. Kim bilebilirdi ki...

        Önceki yıllarda yapılan kur tahminleri ise epey ıskalamış durumda. Örneğin, geçen yılın YEP’inde 2022 yılında Dolar kurunun ancak 6,74’e ulaşması bekleniyordu. Bu yılın ortalaması onun üstünde olacak...

        REKLAM

        Açıkçası, enflasyon bir türlü inmediği için kur da düşmüyor, düşemiyor. Bu programda çokça enflasyon vurgusu görmemiz bu bakımdan hayırlı. Umarım uygulama da böyle olur. Yoksa, yine Program’a göre 2021-2023 arasında kur sadece 34 kuruş artacak tahmini pek gerçekleşebilir olmaz.

        Bu yılı, OVP’de tahmin edilen 6,90 ortalama kurdan kapatacak olursak son 3 yılda ortalama kur artışı her sene 104 kuruş olmuş olacak. Yani her yıl kur ortalama değerlerle 1 Lira 4 Kuruş artmış. Böylesi bir ortamda 3 yılda sadece %5 artar demek makul olmuyor.

        Ancak programın kendi içinde tutarlı olduğunu unutmamak gerekiyor. Çünkü OVP’ye göre yıllar içinde %5’e oturacak büyümemizin önemli kaynağı yatırım olacak; tüketim değil. Durum bu olunca cari denge artı verecek ve enflasyon fazlaca kıpırdamayacak. Diğer yandan ihracat da artmayı sürdürecek ve böylelikle dış ticaretimiz büyümemize net pozitif katkı yapacak.

        Tabloya göre salgın hastalık sonrasında işler salgın öncesine göre çok daha iyi olacak. En sevilen büyüme türü olan yatırımla büyüme sağlanacak ancak artış özel sektörden gelecek. Çünkü bütçe açıkları zamanla azalmaya devam edecek.

        Bu dönüşüm nasıl sağlanacak peki?

        OVP’ye göre verimliliği artıracak, e-hizmetleri yaygınlaştıracak, yeni çalışma modelleri oluşturulacak, Eximbank ve Kalkınma Bankası gibi kurumların modelleri değişecek, küresel tedarik zincirinde aldığımız pozisyon dönüşecek, turizm yıla yayılacak ve gaz & petrol arama çalışmaları devam edecek. Bunlar yeni eklenen maddeler.

        Önceki OVP’de de olduğu gibi istihdamı önceleyen ve katma değerli yatırımları destekleyen politikalar uygulanmaya devam edilecek. Böylece ekonomideki dönüşüm sürecek.

        Buradaki sorun, önceki programlarda belirtilen disiplin, denge gibi kavramların vuku bulup bulmadığını ölçmenin zorluğu. Ekonomik aktivite çok yavaşladığı için mi kimi zaman bizde enflasyon bazı dönemlerde geriledi ve cari denge artı verdi yoksa bir dönüşüm yaşamakta mıyız bunu kestirmek epey güç. Örneğin salgın döneminde cari denge 30 milyar dolar açığa doğru yaklaştı ve enflasyon yeniden çift haneye oturdu.

        Bu ayrımı yapmak güç olduğundan, değişimin niteliğini de sorgulamamız ve dikkatli olmamız gerekiyor. Elbette bunlar kişinin görüşüne göre tartışmaya açık.

        Ancak sonuç olarak Cumhuriyetin 100. Yılında nasıl bir ekonomik sonuç tahmin edildiğine bakmak gerekirse, milli hasılası 875 milyar doları aşmış ve ihracatı 250 milyar dolar sınırına dayanmış bir ülkeden söz ediyoruz. Fert başına milli geliri Suriyeli misafirleri saymazsak 10 bin dolara ulaşmış bir ülke. Yani kabaca 10-15 önceki değerlerine yakın bir ekonomi. Dünya ticaretinden aldığımız pay %1’e yakın kalmaya devam edecek ve küresel sıralamada yerimiz pek değişmeyecek.

        Belli ki çok çalışmaya devam etmemiz lazım.

        Diğer Yazılar