Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bizde vizyona girmeyen “İzciler Zombilere Karşı”, “Gagarin: Uzaydaki İlk İnsan” ile Şubat’ta sinemalara uğrayan “Ip Man 3”ü değerlendirdim. Her üçünün de DVD’si raflardaki yerini aldı.

        “İZCİLER ZOMBİLERE KARŞI”: BİR İZCİNİN ZOMBİ REHBERİ

        2010’da “Burning Palms” ile sinemaya giren Christopher Landon, temelde bir senarist. “Another Day in Paradise” (1996), “Kan ve Çikolata” (“Blood and Chocolate”, 2007), “Şüphe” (“Disturbia”, 2007), “Paranormal Activity 2” (2010), “Paranormal Activity 3” (2011), “Paranormal Activity 4” (2012) ve “Paranormal Activity: İşaretliler”in (“Paranormal Activity: The Marked Ones”, 2014) senaryolarıyla biliniyor. Sonuncuyu aynı zamanda yönetti de…

        Aslında yavaş yavaş korkuya evrilen bir kariyer var. Meksika mahallesinde geçen ve yan bölüme dönüşen sonuncusu, ‘ucuz’ dursa da serinin içinde bir duruşa sahipti. “İzciler Zombilere Karşı” (“Scouts to the Zombie Apocalypse”, 2015) ise isminden itibaren Garth Jennings’in “Bir Otostopçunun Galaksi Rehberi”ne (“The Hitchhiker’s Guide to the Galaxy”, 2005) nazire yapmak için çekilmiş bir iş. Oradaki uzay operası evrenindeki alaycılık, İngiliz mizahı ile efektlerin birleşmesindeki yaratıcılık halen akıllarda.

        Landon da burada aslında ‘izci filmleri’ ile ‘zombi komedisi’nin yolunu kesiştiriyor. Tye Sheridan, Logan Miller, Joey Morgan ve sarışın güzel Sarah Dumont’dan besleniyor. Zombiye dönüşüp hiç ölmeyen izci lideri öğretmen David Koechner ise sizlere emanet!

        Açılış sekansından itibaren mizahın tavan yaptığı bir dünya görüyoruz. Bir okulda bilimsel deneylerin gerçekleştiği gizemli bir laboratuvara giden ve orada zombiye dönüşen uzun saçlı adam, aslında kulakları çıkarmayarak filmin haletiruhiyesine dikkat çekiyor. Sonrasında da beraber Britney Spears şarkısı söylenen zombinin içine düştüğü durum ‘kült bir an’a dönüşüyor.

        Fazlaca sinema referansı sayabiliriz. Ama filmin girişinde izci liderinin tam ekran (1.33:1) konuşmalarıyla başlayan coşkunun devamında görsel yapı sıradanlaşıyor. Oradan itibaren Garth Jennings ya da Edgar Wright’ın yoluna kayan bir canlılık görmüyoruz. Kurgucu da sadece işini yapıyor. “Zombieland” (2009) ile akrabalık daha makul duruyor.

        Zira sondaki mavi ile kırmızının kesiştiği kan golüne dönüşen ‘izciler zombilere karşı’ tanımlı parti sekansı dışında üslup adına bir eylem, bir mücadele, bir vizyon yok. Aksine belki de bu alanda başyapıta dönüşen “Zombilerin Şafağı”nın (“Shaun of the Dead”, 2004) arkasına takılan bir iş canlanıyor. Film, yeni milenyumdan gidersek “Fido” (2006) ve “Dehşet Gezegeni” (“Planet Terror”, 2007) gibi belirleyici, “Doghouse” (2009), “Zombieland” (2009), “Juan of the Dead” (“Juan de los Muertos”, 2010) ve “Sıcak Kalpler” (“Warm Bodies”, 2013) gibi eli yüzü düzgün duramıyor. Ama ikinci grupla arayı fazla açmıyor da…

        “İzciler Zombilere Karşı”, ‘gençlik-zombi-komedisi’ne dönüşürken, bu şablona uygun mekanlara kayıyor. İzcilik müessesesinin izinde ormanda geçen melez bir tür filmi olmak istemeyince kabak tadı veriyor. İsmindeki alaycılığı yitiriyor. Ama en az iki sahnesiyle her daim zombi filmi antolojilerinde ‘kült’ kontenjanından anılacak, sinema muhabbetlerine konu olacaktır.

        FİLMİN NOTU: 5.4

        “GAGARIN: UZAYDAKİ İLK İNSAN”: B-TİPİ GAGARIN BİYOGRAFİSİ

        Vostok 1’in hikayesi Amerikan halkına çok fazla yansıtılmamıştır. Zira Neil Armstrong’un Apollo 11 ile aya çıkma serüveninin ‘başarısızlık’ olarak addedilmesinden korkulur. Bu sebeple de 1961’de Sovyetlerin uzaya yolculuk yapan ilk makineyi icat etmesi öne çıkarılmamıştır. Astronot Yuri Gagarin’in öncülüğü ise sürekli geri plana itilmiştir.

        2013 yılında Pavel Parkhomenko, ilk uzun metrajında Kremlin Films’in desteğiyle Gagarin’i ele alan bir biyografik filme imza atmış. Son dönemde Amerika’da ‘Soğuk Savaş’a yaklaşırken yeni kötüyü Ruslar olarak gösterme furyası başladı. Bu bağlamda ‘net bir karar’ var mı bilinmez, ama filmin politik açıdan doğru olduğu kesin.

        Ama “Gagarin: Uzaydaki İlk İnsan”ı (“Gagarin. Pervyy v Kosmose”, 2013) izlerken, projenin ABD’de şekillendirilmesi gerektiğine kanaat getiriyorsunuz. Yaroslav Zhalnin’in canlandırdığı Gagarin, daha iyisini hak ediyor. Yapım tasarımcılığından gelen yönetmenin projeye hiçbir katkısı olmamış burada. Görsel efektler yerlerde sürünürken, bir flashback ile geçmişe gidilmesini ümit ediyoruz.

        Derme çatma duran kovalamaca sahneleri üzerine daha fazla kafa yorulabilirmiş. Sadece ‘tarihi gerçeklikler’e bağlı kalarak düşünürsek “Apollo 13”e (1995) yıllar sonra dürüst bir kardeş geldiği kesin. Ama Ron Howard becerisinde bir rejisör yok. Sadece Rusların senaryoyu yazmasıyla olası ‘milliyetçi/ırkçı söylem’in yerini ‘doğruculuk’un aldığını görüyoruz. Ama nafile…60’ların demode astronot hikayelerini akla getiren ”Gagarin: Uzaydaki İlk İnsan”, içeriğiyle hatırlanacak.

        FİLMİN NOTU: 4

        “IP MAN 3”: DÖVÜŞ FİLMİ SEVENLER İÇİN

        Ip Man (Yip Man), ilki 2008’de çekilen biyografik filmleriyle dünya çapında bir fenomene dönüştü. Bruce Lee’nin eğitmeni ve özel bir dövüş türünün yaratıcısı olarak bilinip hayranlık uyandırdı. Donnie Yen’in oynadığı karakter, Wilson Yip’in çabasıyla perdeye aktarılıyordu.

        2010’daki devam filmi uluslararası arenada 50 milyon dolarlık bir hasılata ulaşınca üçüncü filmin gelmesi de kaçınılmazdı. Ama Donnie Yen, bunun son olduğunu söylüyor. ‘Tarihi dövüş filmi’ damarında, aslında koreografiye çok uğraşılmış. Sanat yönetimi de gayet iyi. Ama genel anlamda ‘B-tipi doku’ çok bariz.

        Ip Man’in Mike Tyson ile yüzleştiği efsanevi sahneleri de çok az. Daha ziyade kendi vatandaşlarıyla düelloya girmesi ve flashbackleri dikkat çekiyor filmde. Yip’in tarzını sevenler ve iflah olmaz kung fu filmi fanatikleri; bu film harala gürele izleyecek. Ama geri kalan izleyici, özellikle de kadın kitle bir eziyet olarak algılayabilir. Sinemasal açıdan ‘zirve’ gibi duran Wong Kar-Wai’nin büyüleyici “Büyük Usta”sının (“Yi Dai Zong Zhi”, 2013) seviyesini yakalamak zor. Yönetmen, ‘Ip Man biyografisi’ni bambaşka bir boyuta taşımıştı orada.

        FİLMİN NOTU: 4.2

        KEREM AKÇA’NIN YENİ ÇIKAN DVD’LERDEN ÖNERİLERİ

        1-Galaksinin Koruyucuları (Guardians of the Galaxy)

        2-Predestination

        3-Ters Yüz (Inside Out)

        4-Geçmişten Kalan (Time Out of Mind)

        5-Saul’un Oğlu (Saul Fia)

        6-The Lobster

        7-Sihirli Orman (Into the Woods)

        8-Joy

        9-The Hateful Eight

        10-6 Süper Kahraman (Big Hero 6)

        11-Mr. Holmes ve Müthiş Sırrı (Mr. Holmes)

        12-Diriliş (The Revenant)

        13-Denizin Ortasında (In The Heart of the Sea)

        14-Pan

        15-Mr. Banks (Saving Mr. Banks)

        Diğer Yazılar