Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Muhammed Essaid adındaki Suudi gazeteci “Seferberlik” diye bir kitap yazmış…

        “Askerlik çağına gelmiş olan her erkeği savaş hâlinde silâh altına almak” demek olan “seferberlik” kelimesi Arapça “sefer” sözüne Farsça “ber” ve Türkçe “lik” eklerinin ilâvesi ile tarafımızdan imal edilmiştir! Ne Arapçadır, ne de Farsçadır; Türkçe’ye mahsus bir kavramdır .

        Bu kelime, Birinci Dünya Harbi’ne girişimizin ardından ilân ettiğimiz seferberliğin o senelerde toprağımız olan Ortadoğu’nun Arapça konuşan halkı arasında tepki toplaması üzerine Arapça’ya geçti ve Araplar da “seferberlik” demeye başladılar…

        Ama, Araplar kelimeyi başka mânâda, “sürgün” ve “tehcir” yerine kullandılar. “Seferberlik” onlara hoş olmayan, sevimsiz ve uğursuz hadiseleri hatırlatttı…

        Meselâ, 1967’de Mısırlı yönetmen Hanry Bereket’in yaptığı ve başrolünü Lübnan’ın meşhur muganniyesi, yani hanım okuyucusu Feyruz’un oynadığı müzikalin ismi “Seferberlik” idi. Birinci Dünya Savaşı senelerinde Türk idaresine başkaldırının konu edildiği filmde savaş senelerinde çekilen acılar ile yaşanan ıztıraplar anlatılıyordu ve Feyruz’un bu filmde okuduğu “Ya Tayr” yani “Ey kuş” isimli şarkı, modern Arap müziğinin en bilinen örneklerinden oldu…

        Suudi gazeteci Muhammed Essaid’in yazdığı ve tam adı “Seferberlik: Osmanlılar’ın Medine-i Münevvere’de İşledikleri Suçların Yüzüncü Yılı” olan kitabın konusu da böyle ama abartılarla ve akla-hayâle gelmez iftiralarla dolu: Alçak, katil ve cani Türkler, Birinci Dünya Harbi senelerinde Medineliler’e yapmadıklarını bırakmamışlar; Hicaz Demiryolu’nu Medine’nin masum insanlarını mahvetmek için inşa etmişler, halkı sürüp şehri kışla haline getirmişler, tam 40 bin Medineli tehcir edilmiş ve şehirde sadece 100 kişi kalmış!

        Ve bütün bu fenalıkları kim yapmış biliyor musunuz?

        Bizde “Medine Müdafîi” diye bilinen Fahreddin Paşa! Bâbıâlî’nin gönderdiği kanlı emirleri gözünü kırpmadan yerine getirmiş ve hem Medine’yi, hem de Medineliler’i perişan etmiş!

        SUUDİ SARAYINA KADAR GİDİYOR

        Bunları yazan herif bize iftira ve hakaret ile vazifeli birisi yahut eblehin, hödüğün teki diyelim…

        Ama iş bu adamın yazdıkları ile sınırlı kalmıyor ve daha başka yerlere, Suudi Arabistan’ın Kralı Selman bin Abdülâziz’e kadar uzanıyor!

        Muhammed Essaid, geçen gün Kral Selman’ın huzuruna çıkmış, “Seferberlik” adındaki kara çalmalarla dolu kitabını majestelerine takdim etmiş ve “Maaşallah, bravo, aferin” diye takdir görmüş, saray protokolü de Essaid’in kitabını Kral’a verdiği sırada çekilen fotoğraflarını gazetelere göndermiş…

        Böyle asil, zarif ve hoş bir hareketi Suudi Arabistan gibi “dost ve kardeş” bir ülkeden beklemeyecek de başka nereden bekleyeceksiniz?

        Hatırlarsınız; bundan iki sene önce Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed bir Iraklı’nın attığı tweeti paylaşmış, Medine’yi Şerif Hüseyi’in isyancı çetelerine ve İngiliz tehdidine karşı binbir türlü yokluk içerisinde, çekirge yiyerek müdafaa eden Fahreddin Paşa’yı “hırsızlıkla” suçlamıştı… Paşa’nın kabahati o meş’um Mondros Mütarekesi’ne rağmen teslim olmayı reddedip Medine’de direnmesi, geçmiş asırlarda İstanbul’dan Hazreti Muhammed’in kabrine gönderilmiş olan hediyeleri kutsal emanetler ile beraber Vehhabiler’in ve İngilizler’in eline geçmemesi için İstanbul’a, göndermesi idi!

        Muhammed Essaid kitabında bu kadarla kalmıyor, daha da uçuyor, Fahreddin Paşa’nın Medine’den 40 bin kişiyi tehcir ettiğini ve şehrin nüfusunu 100 kişiye indirdiğini iddia ediyor!

        “100 kişi” diye yazmakla hatâ falan etmedim, siz de yanlış okumadınız! Çatlak herif hakikaten böyle söylüyor, “Hicaz Demiryolu’nun Araplar’ı sürgüne göndermek için inşa eden Türkler’in niyeti Medine’yi boşaltıp askerî bir üs haline getirmek idi” diyor, sonra bu ve geveledikleri ile daha başka iftiralar ve saçmalıklar ile dolu kara kapaklı varakpâresini götürüp Kral Selman’a takdim ediyor ve Mekke ile Medine’nin hizmetkârı Majesteleri Selman da “Maaşallaaaah!” diye takdir buyuruyor!

        “Ermeni tehciri” “Pontus katliamı” yahut “Bilmemne soykırımı” vesaire gibisinden suçlamalardan sonra şimdi de “dost ve kardeş” Suudi Arabistan’ın ortaya attığı “Medine tehciri” ithamı ile karşı karşıyayız…

        Cenab-ı Allah dostluğun ve kardeşliğin böylesinden cümlemizi muhafaza buyursun!

        Muhammed Essaid (sağda), başından sonuna kadar bize iftiralarla dolu “Seferberlik” isimli kitabını Suudi Arabistan Kralı Selman’a takdim ediyor. Ortada, Kral Selman’ın başmabeyincisi var.

        Skandal kitap- Muhammed Essaid’in içi gibi kapağı da kapkara olan kitabı: “Sefeberlik”.

        Diğer Yazılar