Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Betomania’ya hoş geldiniz. Genelde rock fenomenlerini tarif etmek için kullanılan mania’lı bu tabir rock müziğiyle büyüyen Beto O’Rourke’un bugünlerde Amerika’da yarattığı dalgaya çok uygun. Siyasetçi bir babanın punk rock müzisyeni oğlu Beto aylar süren bekleyişin sonunda Amerikan başkanlık seçimleri için yarışa girdiğini geçtiğimiz günlerde açıkladı. Ve kampanya bir siyasi parti değil de bir rock albümüne benziyor daha çok.

        Vanity Fair’in önümüzdeki sayısının kapağında Beto var mesela. Fotoğrafları çeken isim dünyanın bilinen rock fotoğrafçılardan Annie Leibovitz elbette. Beto evinde çocuklarıyla gitar çalarken de alıştığımız siyasetçilere değil tam bir rock yıldızına benziyor. Yarattığı heyecan dalgasını 2000’lerin ortasında Barack Obama’nın yükselişine benzetenler hiç az değil.

        Önceki akşam Vanity Fair’i okurken Beto’nun lise yıllarındaki arkadaş grubundan bahsettiği bir bölüme takıldım kaldım. Woodberry Forest adlı epey prestijli erkek lisesinde okuyan Beto orada eski paranın temsilcisi ayrıcalıklı ailelerin çocuklarındansa Türk ve Koreli öğrencilerle arkadaşlık yapmış.

        Bu Türk öğrencinin kim olduğunu merak edip araştırmaya başladığımda karşıma Emrah Gültekin çıktı. Tesadüf mü, mucize mi, bilmiyorum. Ama Silikon Vadisi’nde yaşayan bir Türk girişimci olan Gültekin liseden sıra arkadaşımın da eşi çıktı. Üstelik daha birkaç gün önce de bu hafta görüşmek için sözleşmiştik.

        Eskiden dünya üzerinde herhangi birine ulaşmak için altı adım gerektiğine dair yaygın bir “Six degrees of separation” teorisi vardı. İnternet’le birlikte iki buçuk adıma düştüğü konuşuluyordu.

        Bu hesaba göre Beto eğer Amerikan başkanı seçilirse benim de Beyaz Saray’a mesafem epey kısalmış olacak.

        Hem Emrah Gültekin’i hem de Beto’yu merak ettim ve hemen telefona sarıldım.

        “Ben de ne zaman Türk gazeteciler arayacak diye bekliyordum,” diye açtı telefonu.

        REKLAM

        ***

        ABD’nin muhtemel başkan adayı Beto O’Rourke:

        Aklı bir karış havada, sokak çocuğu ve çok parlak

        Emrah Gültekin ve Beto O’Rourke’un lisede başlayan arkadaşlıkları bugün de devam ediyor. Beş kişilik çok yakın bir arkadaş grubunun üyeleri.

        “Sahiden de muazzam bir parıltısı var, müthiş bir çekim gücü var,” diye anlatıyor Beto’yu.

        Arkadaşlık hatırına değil söyledikleri. Gerçekten Beto’nun iyi bir Amerikan başkanı olabileceğine inanıyor. En son Ocak ayında evinde görüştüklerinde karşılıklı derin tartışmalara dalmışlar, O’Rourke’u yarışa girmesi için ikna etmeye çalışmış. O sırada hakikaten kararı belli değilmiş, ama malum soru içini kemiriyormuş. Beto akıl danışmak için Obama’yı aramış ve “Şöyle düşün, bundan sonra bir daha asla sakin bir akşam yemeği yiyemeyeceksin, dostlarınla bir daha eskisi gibi görüşemeyeceksin,” yanıtını almış.

        Obama’ya kıyasla daha “sokak çocuğu” olarak tarif ediyor Beto’yu Gültekin. Yarışa gireceğini açıklamadan bile Beto’ya yönelik ilgiye birlikte gittikleri bir lokantada bizzat tanık olmuş. Lokantaya girip masaya oturana kadar 15-20 dakika geçmiş.

        KARDEŞ KADAR YAKINLAR

        “Yatılı okul olduğu için beşimiz kardeş gibiydik,” diye tarif ediyor arkadaşlıklarını. “Kardeşin kadar yakın oluyor. Beto da onlardan biri tanesi. 2000’lerin başında birkaç sene kopukluk oldu. Evlendik, çocuk sahibi olduk, herkes kendi hayatıyla ilgilenmeye başladı ama sonra yeniden görüşmeye başladık ve kopmadık.”

        O beş kişiyi ta lise yıllarında bir araya getiren tutkal ise siyasi görüşleriymiş. Prestijli bir okul olmasına rağmen Virginia eyaletindeki Woodberry Forest güneyin geleneklerinin her noktasına işlediği bir okul sonuçta. Eski para, muhafazakar ve beyaz. El Paso’da Beto olarak bilinen O’Rourke da okula gelince Amerika’nın Doğu kıyılarına uyum sağlamak için adını Robert olarak kullanmaya başlamış.

        Boston’da büyüyen, daha sonra babasının işi için ailece Suudi Arabistan’a giden, lise için de Amerika’ya dönen ve en yüksek bursu aldığı için Woodberry’ı seçen Gültekin başlarda bu okulda bir kültür şoku yaşamış. Daha ikinci gün Beto’yla tanışmışlar ve hemen arkadaş olmuşlar. Beto ve Gültekin muhafazakar okulun ilerici liberal gençleri olarak öne çıkmışlar.

        “Hep aklı bir karış havada, hep bir çemberin her zaman tam ucuna oturmaya çalışan, çeberi genişletmeye çalışan, kendisini hep bir uçta görmeyi seven biri,” diye tarif ediyor Gültekin yakın arkadaşını:“Zorlamayı da sever.”

        Daha lisede bile o yıllar için epey ilerici olan gay hakları, çevrecilik gibi politikaları birlikte savunmaya başlamışlar. Onlara politik olarak öteki gözüyle bakılırmış hatta. Bir gün bir öğrenci Gültekin’e “Senin Türkiye’de babanın kaç karısıvar,” diye sorduğunda da “Gerizekalı mısınız, Türkiye Cumhuriyeti 1923’ten beri laik,” diye yanıt veren Beto olmuş.

        Okulda gay olduğu için dalga geçilen bir öğrenciye Beto sahip çıkmış, aynı şekilde elit okullarda 80’lerde epey yaygın olan yabancı düşmanlığına da karşı mücadele eden de oymuş. Beş kişilik arkadaş grubu kendilerini şekillendiren ilerici politikalardan ilerleyen yıllarda da vazgeçmemiş. Okul birincisi de olan Koreli arkadaşları bugün önemli bir beyin cerrahımesela.

        Gültekin yakın arkadaşının tarihe çok meraklı olduğunu, evinde Abraham Lincoln portresi, eski Teksas haritaları asılı olduğunu anımsıyor. Kitaplığında da rock biyografilerine tarih kitapları eşlik ediyor.

        Gültekin’le Beto’yu birleştiren bir başka ortak nokta da rock müzik olmuş. O yıllarda The Smiths, The Cure dinleyip, bir buçuk saat uzaklıktaki Washington DC’de rock konserlerine, plak dükkanlarına giderlermiş.

        SEKİZ YAŞINDAKİ ÇOCUKTAN KÜRT SORUSU

        Beto’nun oğlu Ulysses de siyasete ve tarihe çok meraklı. Gültekin’in bir ziyaretinde daha sekiz-dokuz yaşlarında olan çocuk “Türkiye bu Kürt sorununu ne yapacak,” diye sormuş. Atatürk devrimlerini bilen, Cumhuriyet tarihine aşina Beto’nun sohbetlerde Türkiye’den Avrupa-Orta Doğu ekseninde söz ettiğini, sürekli sorular sorduğunu, pek yorum yapmadan dinlediğini anlatıyor Gültekin.

        Beto O’Rourke yaşadığı El Paso şehrinde 30 Mart’ta düzenleyeceği bir mitingle seçim kampanyasını resmen başlatıyor. Gültekin de arkadaşını desteklemek için yanı başında olacak. Özetle Beto’nun nasıl biri olduğunu sorduğumda ise yanıtı net: “Çok parlak biri.”

        Diğer Yazılar