Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Dokuz Eylül Üniversitesi’nin yaptıklarını takip edebiliyor musunuz, bilmiyorum.

        Eğer bilmiyorsanız, o zaman ben nerelere vardıklarını anlatayım.

        Bu üniversitemiz, kısıtlı imkanlarına rağmen kabuğunu kırdı geçti, bilgi, teknoloji ve üretim üssü haline geldi.

        Başarısından ötürü de Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan önemli bir ödül daha aldı.

        Üniversitenin kurduğu Teknoloji Geliştirme Bölgesi DEPARK, teknoloji geliştirme bölgeleri arasında Türkiye ikinciliğini elde etti.

        Ki, aynı ödülü geçen sene de kazanmıştı.

        *

        Şurasını kesin olarak söyleyebilirim.

        *

        - Dokuz Eylül, dünyanın hızlı değişimine süratle ayak uyduruyor.

        - Üniversite kavramını sadece eğitim vermek, araştırma yapmak ve yayın çıkarmak olarak değil; aynı zamanda teknoloji üretmek ve pazarlamak olarak geliştiriyor.

        - Ülkeye katma değer kazandırıyor.

        - Bilimi, teknoloji ve üretime dönüştürüyor.

        - Üçüncü kuşak üniversite sürecini yaşatıyor.

        - Yani, bilgiyi ticarileştiren üniversite konumunda oturuyor.

        -Dolayısıyla, Türkiye’nin geleceğinde söz sahibi olma iddiasını taşıyor.

        *

        Amerika’da ve Avrupa’da bu tarz üniversiteler uzun yıllardır bu anlayışla çalışıyorlar.

        O yüzden..

        Diğer Türk üniversiteleri de artık bu zihniyeti benimsemek zorundalar.

        İki teknopark kuran Dokuz Eylül’ün açtığı yeni yoldan ilerlemek mecburiyetindeler..

        Yoksa..

        Asla üçüncü kuşağa geçemezler.

        —————

        Aklınla bin yaşa

        başkan, fakat..

        Denizli’nin Kale Belediye Başkanı Erkan Hayla, teröristleri korkutmanın yolunu keşfetti.

        İlçesinde, kaleyi andıran 2 katlı yapının bodrum katına temsili cezaevi kurdu.

        Hücreleri, teröristleri temsilen cansız mankenlerle donattı.

        Mankenlere uzun sakal ve bıyıklar taktı, kadın mahkumlara da yer verdi.

        Asıl vurucu darbeyi ise sona sakladı.

        Mahkumların cezalarını kötü koşullarda çektiklerini göstermek için, hücreye plastik oyuncak böcek ve fareler de yerleştirdi.

        *

        Başkan böylece, terör örgütlerine gözdağı ve mesaj verdiklerini anlattı.

        *

        Vallahi, bu müthiş keşifle bir şeyler verildiği, bazı mesajlar gönderildiği kesin..

        Ancak bir endişem de var.

        Acaba, o mesajlardan İçişleri Bakanlığı’na gidenler de olabilir mi?

        Mesela bakanlık tutar da..

        *

        - Ey başkan, bizim cezaevlerimiz, hücrelerimiz tertemiz, insan haklarına saygılı, uluslararası kurallara uyumludur.

        - Nereden çıkardın o böcekleri, fareleri..

        - Niyetin bizi zor durumda bırakmak mı..

        *

        Diye öfkelenip soruşturma filan açar mı?

        Umarım açmaz, fakat böyle bir tehlike de yok değil hani..

        —————

        Bize kapalı teröre açık

        Sabah Gazetesi yazarı Yavuz Donat abimi severim.

        Hem kendisini, hem de yazılarını..

        Dünkü “Kapı” başlıklı makalesinde bugüne kadar hiç duymadığım bir döküm yapmış.

        Diyor ki Yavuz abi..

        *

        - Avrupa..

        - Bütünleşmek için can attığımız Avrupa..

        - Bize kapıyı aralamadı ama..

        - Teröristlere kapılarını tamamen açtı.

        - Fransa’da.. PKK başta 23 terör örgütü..

        - İngiltere’de 17 terör örgütü..

        - Almanya’da 28 terör örgütü..

        - Avrupa’da PKK’nın 200’e yakın derneği var.

        - Ülke ülke.. Örgüt örgüt sayarız ama, yerimiz yetmez.

        *

        Avrupa’nın bu iki yüzlü tutumunu senelerdir biliyoruz.

        Türkiye’yi 53 yıldır AB üyeliği kapısında bekletiyor, içeri adım attırmıyor.

        Ama..

        İş teröristleri kucaklamaya geldiğinde, onlara tüm imkanları sunuyor.

        Sanki çocuk kandırıyorlar..

        ———

        Palavrayı bırakın

        - Dubai’de tek katlı ve modern tasarımlı bir ofis, 3 boyutlu yazıcı kullanılarak 17 günde tamamlanmış, inşaatta yeni çığır açılmış.

        - Biz bir gecede iki katlı gecekondu dikiyoruz, siz bir ofisi 17 günde zor bitirdiniz, ne çığırından bahsediyorsunuz ya!..

        ————

        Ucuz atlattı

        - Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’i, canlı yayın sırasında arılardan bahsederken, gözünden arı sokmuş.

        - İyi ki arılardan bahsediyordu da saldırıyı hafif atlattı.. Ya ayılardan bahsetseydi, kim bilir neler olurdu!..

        ———

        O kadar kolay mı

        - Gelin adaylarına tavsiyelerde bulunan uzmanlar, “nikah sırasında imzayı atarken kambur durmayın, dik oturun” demiş.

        - Tatlı bekarlık günleri bitmiş, onun yerine ev işleri, yemek, ütü, çamaşır ve koca sıkıntısı dönemi başlamışken, kim dik durabilir ki!..

        Diğer Yazılar