Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Hangi çaba onlar?

        - Mesleki okul-sektör işbirliği..

        Kişisel olarak benim de çok önem verdiğim çalışmalardır bunlar.

        Çünkü, “mesleki eğitim eksikliği”

        ülkenin kanayan yarasıdır.

        İşsizliğin en önemli unsurlarından biridir.

        İşsizler “iş” bulamazken, sanayiciler, fabrikalar, atölyeler de çalıştıracak “eleman” bulamıyorlar.

        Bundan daha büyük bir “tezat” olabilir mi?

        Oluyor, çünkü herkes üniversite mezunu olmaya çalışıyor.

        Fakat onlar da iş bulamıyorlar.

        Çoğu işsiz kalıyor.

        Fabrikalar ise “ara eleman, nitelikli eleman, teknik eleman” arayarak ömür tüketiyorlar.

        Bu çelişkinin tek çaresi, tek çözümü; meslek liselerini ve meslek eğitimini geliştirmektir.

        İşgücü piyasasının ihtiyacı olan elemanları “teknik ve mesleki okullarda” yetiştirmektir.

        Denizli Valisi Hasan Karahan’ı bu yüzden takdir ediyorum.

        Mesleki okul ve sektör işbirliğini sağlamak için büyük uğraş veriyor.

        Ocak ayında 61 sanayici ve işadamı ile protokol imzalamıştı.

        Dün de 42 sanayiciyle daha anlaşmaya vardı.

        Okullar onların istediği nitelikte öğrenci yetiştirecekler, onlar da mezunları fabrikalara alacaklar.

        Yani bu çalışmalarla, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün dediği gibi, “somun ile civata” birbirine uyacak artık..

        ************

        Şengül konusunda haklı çıkıyorum galiba

        AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kardeşi Celal Kılıçdaroğlu’nun AK Parti’ye üyelik başvurusunu reddettiklerini açıkladı dün..

        Sonra da niye reddettiklerini anlattı:

        Aile içindeki bir anlaşmazlığın siyasete alet edilmesini doğru bulmadığımız için başvurusunu reddetmek durumunda kaldık.

        Bu sağlıklı duruşundan dolayı Şengül’ü gerçekten kutlarım.

        Başkalarının üzerine atlayabileceği, istediği gibi çekiştirebileceği, Kılıçdaroğlu’nu yıpratmak için dibine kadar kullanabileceği bir pozisyonu siyasete alet etmedi.

        Etmediği gibi, böyle bir konunun “siyasi malzeme” yapılmaya çalışmasını doğru bulmadığını söyledi.

        Bu çekişmenin içinde olmayı benimsemediğini belirtti, en küçük bir “prim” bile vermedi.

        Meseleye dalmaya “hevesli” olanların önünü de sıkı sıkıya kapattı.

        İşte, özlediğimiz “politik davranışlar” bunlardır.

        Bel altından vuruşlara değil, “saygı” çerçevesinde mücadeleyi desteklememiz gerekir.

        Başkanlığa ilk geldiği gün de, “yeni Aydın Şengül” hakkında izlenimlerimi yazmıştım.

        Seviyeli bir üslupla düzeyli bir siyaset yapacağını iletmiştim.

        Bakıyorum da..

        Haklı çıkıyorum galiba..

        ************

        Sanayi 4.0 yoksa siz de yoksunuz

        İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Uğurtaş, çok önemli bir konuya el attı.

        Sanayi 4.0 konusunun tüm yönleri ile ele alınacağı “İOSB Sanayi 4.0 Sempozyumu” düzenlediğini duyurdu.

        Uğurtaş, bu organizasyonla şu 3 maddede yol almayı planlıyor:

        Halen ikinci ve üçüncü Sanayi Devrimi dönemlerini yaşayan sektörlerin yenilenmesini sağlamak..

        Türk sanayicilerini Sanayi 4.0 konusunda bilinçlendirilmek..

        Bu süreçle birlikte yaşanacak ekonomik, sosyal, kültürel değişimler hakkında farkındalık yaratmak..

        Sözkonusu hedefleri anlatmaları için, uluslararası uzman isimler 9 Mayıs’ta İzmir’e davet edildi.

        Şurası gerçek ki, Türkiye’nin güçlü ekonomiler arasına girmesi için bazı alanlarda keskin değişiklikler yapılması gerekiyor.

        Endüstri ya da diğer adıyla “Sanayi 4.0” devrimi, bu yapılacakların en başında geliyor.

        Tüm dünyaca kabul gören Avrupa Birliği standartlarını ve onlarla uyumu yakalayamadığımız, gelecek planlarımızı doğru yönetemediğimiz sürece, hedeflerimize varmamız oldukça zor.

        O nedenle..

        Uğurtaş ve ekibinin düzenlediği bu sempozyum, sanayicilerimiz için hayati önemdedir.

        Umarım, organizasyona gerekli değeri verirler.

        ************

        Olmaz olmaz demeyin

        Aynı iş yerinde biri gündüz biri gece çalışan baba oğul, vardiya değişimi sırasında yolda sert bir virajda karşılaştılar. Baba mobiletiyle işten dönüyor, oğlu ise işe gidiyordu. Birbirlerini görünce selam vermek isterken çarpışıp aynı anda öldüler.

        Erzurumlu berber, müşterisine tıraştan sonra masaj yaparken, rahatlatır düşüncesiyle boynu aniden sağa sola çevirince, müşterinin boynunu kırdı ve koltukta can vermesine neden oldu.

        ************

        Biz de yapardık

        Şarkıcı Ebru Yaşar, “ben de artık köşe yazarıyım, fakat çok zormuş, bir çanta haberi yazdım, burnumdan geldi” demiş.

        Bu işler öyle kolay olsaydı, o zaman biz de hiç beklemeden sahnelere fırlar, şarkı söylerdik değil mi!..

        ************

        Biri onu uyarsın

        Alman oyuncu Wilma Elles, klibinde oynadığı şarkıcı Ali Ata ile Beşiktaş’ın arka sokaklarında buluşmuş, ikili halı sahada yürüyüş yaptıktan sonra bir apartmana girmiş.

        Ali kardeşimiz “oyuncu” deyince yanlış anladı herhalde, kızcağızı önce sahada denemeye aldı anlaşılan!..

        ************

        Direk değil konuk oldu

        Bülent Ersoy, 2007’de evlenip bir yıl sonra boşandığı şarkıcı Armağan Uzun için, “benden uzak, cehenneme direk olsun” demiş.

        Hem öyle diyorsun, hem de jüri üyesi olduğun Popstar’a adamı konuk edip, şarkı söylettiriyorsun, bu nasıl beddua böyle!..

        Diğer Yazılar