Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Doktor arkadaşlarım son günlerde hep aynı şeyi söylüyorlar.

        Hastanelere grip şikayetiyle başvuranların sayısı giderek artıyormuş.

        Toplumu ciddi anlamda etkileyen bir salgınla karşı karşıya imişiz.

        Bu grip yatağa düşürmüyormuş ama insana gününü de zindan ediyormuş.

        Ateş, halsizlik, boğaz ve eklem ağrısı gibi sorunlara yol açıyormuş.

        *

        Tam bu tür konuşmaları dinlerken, bir arkadaşım Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya’nın konuyla ilgili uyarılarını ve açıklamalarını gönderdi.

        Ona da bir dostu yollamış.

        Prof. Özkaya da, benim diğer doktor arkadaşlarımın anlattıklarını doğruluyor.

        Çok hızlı yayılan bir salgınla karşı karşıya olduğumuzu da belirtiyor.

        Prof. Özkaya’nın en çarpıcı yaklaşımı ise, şu an neredeyse herkeste hastalık yapmayacak kadar bir Covid virüsünün mevcut olduğunu bildirmesi..

        Bu durumu da şöyle izah ediyor:

        “Salgında bağışıklık sistemimiz olumsuz yönde etkilendi. Pandemi öncesinde bizi hasta etmeyecek grip ve diğer solunum yolları virüsleri zeminde Covid’in olması nedeniyle bizi hasta etmeye başladı. Gerçekten çok hızlı yayılan, çok bulaşan ve insanları yatağa düşürmeyen ama ayakta da durmasını zorlaştıran bir salgınla karşı karşıyayız.”

        “Şu an dolaşımda olan birkaç virüs, özellikle grip virüsü dediğimiz bu virüs, solunum yollarını etkileyen diğer virüsler ile beraber Covid’in komplike bir süper enfeksiyon olduğunu düşünüyoruz. Bu grip benzeri şikayetlerin sebebine bakacak olursak, Covid’in bağışıklık sistemimizi gerçekten değiştirdiğini ve etkilediğini görüyoruz. Bu hastalık aslında önce çocuklarda, okullarda başladı ve evlere taşındı. Çocuklar her zaman şanslıydı ama ebeveynler bu hastalığı zor atlatıyorlar”

        *

        Prof. Özkaya, oluşan tablonun çeşitli sebepleri olduğunu söylüyor:

        “3 sene boyunca maske, mesafe kuralına uyup neredeyse toplumda steril bir hayat sürdük. Doğal olarak da vücudumuzun dış dünyadaki bakteri virüs ve diğer patojen organizmalara karşı vücut yanıtımızın baskılandığını düşünüyoruz. Eğer böyle giderse bu kış gerçekten ölümcül olmayacak düzeyde ama iş hayatımızı, ev hayatımızı etkileyecek bir salgınla karşı karşıya kalabiliriz.”

        Peki, bütün bu gelişmelere karşın önlem nedir? Yine aşıya mı koşacağız yoksa başka tedbirler mi alacağız? Prof. Özkaya bu konuda da bir tek yolu işaret ediyor:

        “Maskenin zamanı tekrar geri geldi. Bu ölümcül bir Covid-19 salgını için değil de, toplumda uzamış diğer solunum yolları virüslerine karşı korunmak için maske, mesafe ve hijyen kurallarına tekrar dönmemiz gerektiğini düşünüyoruz."

        *

        Doktor arkadaşlarımdan ve Prof. Özkaya’nın uyarılarından sonra, anladığım kadarıyla zorunlu olmasa bile, herkes kendi önlemini maske ve mesafe sistemiyle almak zorunda kalacak.

        Artık virüsü bol bir dünyada yaşıyoruz, bu gerçeğe uyum sağlamalıyız.

        Diğer Yazılar