Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Göztepe’nin şu anki durumunu şöyle özetlesek yanlış olmaz.

        Gücü, kuvveti yerinde ünlü bir boksör.

        Herkes ona güveniyor, ne istese yapılıyor.

        Son 5 maçında öyle yumruklar yiyor ki, yıkıldı, yıkılacak. 6. maçında sağlı sollu kroşelerin ardından, öyle bir aparkat geliyor ki, dağılmış, tam yere düşecekken “gong” çalıyor.

        Gidiyor kenara.. Antrenörü Metin Diyadin yok...

        Değişmiş, havlu Önder Özen adında birinin omzunda.

        Durum böyle...

        Göztepe’nin kroke durumu devam ederken göreve gelen bir isim Önder Özen. Herkesin umutlarını azalttığı Giresunspor hezimetinin ardından getirildi. Diyeceksiniz ki, “Urfaspor maçı yenilginin dışında bir sonuçla bitseydi, Metin Diyadin gitmezdi.”

        Haklısınız.. Ama birkaç gündür Önder Özen hakkında yazılanları okuyorum da, adam asmaca oynasanız, bu kadar kolay asamazdınız arkadaşlar.

        Neymiş.. 1. Lig tecrübesi yokmuş..

        Neymiş.. Tepeden inme gelmiş..

        Neymiş.. Çalıştırdığı takımlarda başarı elde edememiş.

        Neymiş... Göztepe’nin Özen’e tahammül edecek zamanı yokmuş..

        Herkes Önder Özen’in ne kadar iyi tanıyormuş. Ne yapıp yapmayacağına dair bu kadar emin konuşuyor.

        Kimi getirselerdi, böyle şeyler söylemezdiniz, merak ediyorum.

        Hadi imzayı attı, söylemediniz, atıp tutmadınız. Denizlispor maçı kötü bitse onun hakkında da yine konuşacaktınız.

        Bu bir hastalık.

        Katlanamama hastalığı.

        Göztepe taraftarı hep tahmin edilenden erken reaksiyon veriyor. “Niye eleştirmeyelim, şampiyonluk gidiyor” en büyük savunmaları oluyor.

        NEREDEN BİLİYORSUNUZ

        Denemedik, bilmiyoruz. Önder Özen’in saha becerileri ile ilgili kuşkularınıza da bu nedenle katılmıyorum.

        Ön yargılı olup, antrenmana çıktığı gün sağlı sollu kroşelerle saldırmak, zaten kroke durumda olan Göztepe’nin yere düşmesine ve nakavt olmasına neden olabilir.

        Önder Özen’i bu günlere getiren artı özellikleri mutlaka var. Çalıştığı takımlara ve performansına bakarak küçümsüyorsunuz ya..

        n Fenerbahçe’de yardımcı antrenör.

        n Beşiktaş’ta futbol direktörü..

        n Kasımpaşa’da teknik direktör...

        Ben de bu verilere bakarak büyütüyorum Özen’i.

        Karşımızda bir beyefendi var arkadaşlar. Bu özelliği bile son zamanları “dangara dungara” geçen futbolcuları etkileyecektir.

        Ne dediğini anlatamayan birinden sonra, her dediği anlaşılan birine geçen Göztepe takımı için bu da bir avantajdır.

        Göztepe’nin artıları olan bir teknik adama ihtiyacı vardı.

        Onu da buldu..

        Bugün kendisini daha yakından tanıma imkanı bulacağız. Tanışma toplantısında bir araya geleceğiz.

        KATSAYIMIZ YÜKSELMELİ

        Ama sonuç ne olursa olsun, teknik direktör ve futbolcu eskiterek başarıdan uzaklaşan Göztepe’nin bu huyundan vazgeçmesi, taraftarların da dayanma katsayısının yükselmesi lazım.

        Doğru seçimle, doğru hamleler, doğru zamanlamanın ardından Göztepe’yi durdurmak mümkün değildir.

        Bugün, ligdeki takımlar arasında geleceği en parlak kulüpler arasındadır.

        Daima başarıya endeksli bir yargı, başarısızlığın kapısının da anahtarıdır.

        Önder Özen, Göztepe’nin en iyi seçimlerinden biridir.

        Daha 13 hafta var.. Şu Giresunspor kabusundan kurtulun bir an önce.. Hala etkisinde olduğunuz belli oluyor.

        Bırakın adam rahat çalışsın.. “Bu hafta kötü giderse ne yaparım” psikozuna girip, hata oranını yükseltmesin.

        Eldeki oyuncular cevher, sadece iyi kullanılamıyordu.

        Ben başkan olsam, Önder Özen karşıma gelse ve konuşsaydık, etkilenir, onu hemen işe alırdım.

        Önder Özen’de o ışığı gördüm.

        Bu bir önsezi belki, ama sizlerinki de ön yargı..

        Işık var dostlar.. Işık var... Biraz sabır...

        Diğer Yazılar