Sıcak parada geldik işin zor kısmına
Küresel piyasaları daha ileriye taşıyacak veri veya haber noksanlığı, yıl sonuyla birleşince belli bir kâr realizasyonu yaşanıyor. Bunun etkisi yanında ABD ve Almanya ile ilişkilerde yaşanan gerginlik sonucu Türkiye piyasaları en olumsuz etkilenenler arasında yer alıyor.
- 200 milyar doları bulan yıllık dış kaynak ihtiyacı nedeniyle sermaye hareketlerine çok hassas olan Türkiye kasım ayına kadar rahat bir dönem geçirdi. Çünkü net bazda sermaye hareketleri pozitifti. Üstelik de rekora tırmandı. Şimdiye kadar hisse senetlerinden ve borçlanma senetlerinden oluşan en yüksek net portföy hareketi 22.5 milyar dolarla 2012 yılındaydı. Bu yıl henüz bitmedi ama 10 aylık döneminde bu rakam geçildi.
- Ödemeler dengesine göre 9 ayda net portföy yatırımları 22.4 milyar dolara vardı. Merkez Bankası haftalık verilerinden ekimde 294 milyon dolar daha bir giriş hesapladık. Dolayısıyla yılın 10 ayında 22.69 milyar dolarlık girişle rekora ulaşıldı.
- Ancak kasım ayına gelince sert bir sermaye çıkışı ile karşılaştık. 10 Kasım’la biten geçen haftada yabancılar Türkiye piyasasından 1 milyar 78 milyon dolarlık sermaye çıkardılar. Bu rakam haftalık bazda en yüksek rakamlardan biri. 10 ayda 22.7 milyar dolarlık net sermaye girişine karşı bir haftada 1 milyar dolarlık çıkış, sıcak para da işin zor aşamasına geldiğimizi gösteriyor.
- Çünkü iki ülkeden Almanya ile gerginlik tırmanmıyor ama işlerin rayına sokulduğu da söylenemez. ABD ile gerginlik ise tırmanıyor. Tam bu süreçte küresel risk iştahı azalarak kâr realizasyonları ve gelişmekte olan ülkelerden kısmi sermaye çıkışlarına yol açıyor.
- Ekonominin çarklarının dönebilmesi için her ay taze sermaye girişlerine ihtiyaç varken, sermaye çıkışı ile karşılaşmak bizi finansman yönüyle zorlayacak anlaşılan.
SONUÇ:
“Paranın kulakları yoktur ama duyar, ayakları yoktur ama koşar.”
Japon atasözü
