Gençlerden beklenen ilk adım
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun. Atatürk’ün Samsun’a çıkışı bir ilk adımdır. Kurtuluş Savaşı’nın, Cumhuriyetin kuruluşunun, Türkiye’nin bağımsızlığını ve egemenliğini kazanmasının, Türk insanının özgürlüğüne kavuşmasının ve dünyayla aynı becerileri kazanmasının ilk adımıdır.
Cumhuriyetle Türkiye’nin alt yapısından ekonomiye gelişme yoluna girmesi, Türk insanının savaş ve çiftçilik dışındaki meslekleri de öğrenmesi, ticarete ve ekonomiye hakim olmasının başlangıcı ve en büyük hamlesidir.
EN BAŞARILI ALAN EKONOMİ
-19 Mayıs’ın üzerinden 50 yıl, 100 yıl geçtikten sonra elde edilen sonuç, Türkiye’nin dünyaya açıklığı ve küreselleşmeye katılmasıdır. Ekonomik entegrasyona gitmesi, rekabet gücünü oluşturması, girişimcilerini yetiştirmesi, sermaye birikimini sağlaması, ticareti ve ekonomiyi öğrenmesi en önemli kazanımıdır. Dünya liginde oynayan şirketler, sektörler, kişiler çıkarmasıdır.
-19 Mayıs nihayetinde Türkiye’nin hedeflediği “çağdaş uygarlık düzeyine çıkmada” önemli bir kilometre taşıdır. Bu amaca ulaşmada bugüne kadar belli bir aşama kat edildi.
-Kısaca 19 Mayıs yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalan bir ulusun kurtuluşa giden yolda ilk adımıdır. Bağımsızlığın, egemenliğin, özgürlüğün ve bir ülkenin yeniden inşa edilmesinin ilk adımıdır.
-İlk adımla başlayan kurtuluş öyküsü, aynı zamanda ezilen, sömürülen, esaret altındaki diğer ulusları cesaretlendirdi ve harekete geçirdi. Türkiye Cumhuriyeti’nden sonra başka ulusların bağımsızlığı da peşi sıra geldi. Bu da ilk adımın nasıl dalga dalga dünyaya yayıldığının göstergesi.
ATATÜRK’ÜN YOLCULUĞA ÇIKIŞI
-Mustafa Kemal’in Samsun’a doğru yola çıkma aşamasında iken gelen istihbarat ve buna karşı aldığı tavır, o günkü koşulları yansıtması bakımından ilginçtir. Atatürk yolculuk öncesi yaşanan olayı Nutuk’ta şöyle anlatmıştır: “İstanbul’dan ayrılmak üzere, evimden otomobile bineceğim sırada Rauf Bey yanıma gelmişti. Bineceğim vapurun izleneceğini ve beni İstanbul’dayken tutuklamadıklarına göre, belki de Karadeniz’de batırılacağımı güvenilir bir yerden işitmiş, onu haber verdi. Ben, İstanbul’da kalıp tutuklanmaktansa, batıp boğulmayı tercih ettim ve yola çıktım. Kendisine de, eninde sonunda İstanbul’dan çıkmak zorunda kalırsa benim yanıma gelmesini söyledim.”
-Evet “Binlerce kilometrelik yol bile bir ilk adımla başlar.” Aynen 16 Mayıs’ta İstanbul’dan başlayan yolculuğun, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkılmasının kurtuluşu başlatmasında olduğu gibi.
GENÇLERE BÜYÜK ÖNEM VE ROL
-Atatürk Samsun’a çıkarken ve kurtuluş mücadelesini başlatırken sadece 38 yaşındaydı ve yalnızdı. Ama Çanakkale Zaferi’nden kazanılmış büyük cesareti vardı ve gençti. Cumhuriyeti de Türk gençliğine emanet etti.
-Bugünkü bayram ilk önce Samsun’da Atatürk Günü olarak kutlanırken, 20 Haziran 1938’de Atatürk’ün imzasıyla Gençlik ve Spor Bayramı’na dönüştürüldü. Bayramın adına “Atatürk’ü anma” kısmı,12 Eylül döneminde eklendi. 1938’de “Atatürk’ü anma” yerine “Gençlik ve Spor Bayramı” değişikliği bizzat Atatürk’ün imzasıyla gerçekleşti. Bu da Atatürk’ün gençliğe verdiği büyük önemin en iyi göstergesiydi.
-Bugün uluslararası alanda elde edilen sportif, bilimsel, yönetimsel ve ticari başarılarda, yurtiçinde yapılan atılımlarda ve sağlam kurumların oluşturulmasında gençliğe verilen önemin payı büyüktür. Özgüvenle yetişen kuşaklar Cumhuriyete ve topluma çok şey kattılar.
-Gençlerin ne kadar destek verilebilirse Cumhuriyetle başlayan toplumun değişmesi, yarışmacı ve rekabetçi hale gelmesi, dünya ligine çıkması o kadar hızlanır. Gençler atılımcı olur ve ilk adımları hep onlar atar.
GENÇLER İÇİN NE YAPTIK?
-Ancak bunun yolu da, gelecekle dünyayla ekonomiyle uyumlu bir eğitimden geçer. Gençleri cesaretlendirmekten, onları rekabetçi ve dünyayla entegre olacak becerileri ve meslekleri kazandırmak, hayatlarını kazanacakları, kariyerlerini yapacakları ve iyi bir hikaye yazacakları ortamı hazırlamak gerekir. Gençler için umut Türkiye olmalıdır, dünyanın başka ülkeleri değil.
-Maalesef ki bugün böyle bir ortamdan oldukça uzağız. Ancak Cumhuriyetle çıkılan da uzun bir yolculuk.
