Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        FARKINDA mısınız, hararetli, stresli, gergin bir yaz geçirdik. “Rüzgâr gibi geçti” türünden. Hatta fırtına gibi geçti. Aldatma, ihanet, cinayet...

        Yaşadığımız stres hâlâ devam ediyor. Ne deniz, ne kum fayda etti.

        Kafamıza taş bile yağdı. Gün ortasında hava geceye döndü. Sular seller götürdü. Gökyüzü isyan etti. Yaza aynen şöyle başladık:

        - Arda Turan uçakta gazeteci dövdü. Aslında yaz tam da bu olayla başladı. Sonrasında daha da ısındı. Hatırlayın haziranın sonlarıydı.

        - Fatih Terim Alaçatı’da mekân bastı. Bastığı mekânın sahibi Selahattin Aydoğdu’nun heykeli dikildi. Aman aman bu heykel dikmeler çok tehlikelidir. Bizim ülkemizde pek çok heykel dikildiği gibi anında yıkılır da. Örnekleri var.

        KORKUNÇLUK KATLANDI

        - Murat Başoğlu teknede yeğeniyle yakalandı. Ensest konusu gündemimize yine en korkunç şekliyle geldi oturdu. Hatta midemizde yıllardır bir yumruk gibi duruyor da çözebilene aşk olsun.

        - Vatan Şaşmaz bir anda cinayete kurban gitti. Hâlâ şoktayız. Hatta en çirkininden görüntüleri satmaya çalışan bir kadın çıktı ortaya. Ah ah, ne acı. Korkunçluk ikiye katlanıyor.

        - Adriana Lima, Metin Hara ile aşk “yaşadı” mı, hâlâ muallak. Ne yaşadıklarını biz ülke olarak anlamadık. Onlar da anlamadı bence, ama neyse. Yaz ayları daha da karıştı, daha da gerildi.

        - Kate Moss katlanmış göbeğiyle havuz kenarında yakalandı. O biz kadınların idolüydü. Hiç değişmeyen, “Hayatta en güzel şey zayıf olmak” diyen kadına bir haller oldu. Aman Tanrım. Yıllardır değişmeyen şeyler değişiyor.

        - Rihanna da yıktı geçirdi. Kadınlar, “Aman ya Kate Moss kilo aldı, Rihanna aldı, yeter ben de alacağım” deyip bıraktı kendini. Yok yok bu yaz bir garipti, garip.

        Rihanna

        - Aleyna Tilki yeni starımız oldu. Gece-gündüz onu konuşur olduk. “Ne oldu da konuşuyoruz?” demeyin. Bu daha başlangıç. Bu kızda 90’lardaki abi ve ablalarının ritmi var. Magazini biliyor, tam da ona göre işliyor.

        - Demet Akalın canlı yayında cinnet getirdi. Ben kendimi bildim bileli ekranda, sahnelerdedir Demet Akalın, böyle bir şeye şahit olmadık. Ama yok Demet bile cinnet getirdiyse diyecek bir şey yok.

        **************

        DEVAMLI KAVGA DÖVÜŞ

        Oysa magazin demek, “kaçamaklar, yaz, tekne, güneş, deniz, şarkı, konser, eğlence” gırla gitmesi demek. Gitti gitmesine ama yavan, sıradan, çelimsiz. İyi bir eğlence göremedik. Zira kiminle karşılaşsam, “Magazine neler oluyor?” diye soruyor.

        E nasıl olsun, herkes kavga etmeye meyilli. Bakın magazin programlarında bile kavga almış başını gidiyor.

        Kavga etmezsen, insanları birbirine düşürmezsen, hatta yalan, yanlış bir mevzu çıkarmazsan izlenmediğin düşünülüyor.

        Reyting canavarı, magazini öyle bir ele geçirdi ki Allah daha büyüklerinden korusun.

        Ah nerede o eski magazin programları. Neşemiz, eğlencemiz. Nerdeeeee.

        Diğer Yazılar