Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        KISA bir süre önce Hülya Avşar’a kızmış, hatta söylemediğimi bırakmamıştım.

        Çünkü gündem olmak için sarf ettiği gereksiz cümlelerinden sıkıldım. Ki Hülya Avşar’ın buna ihtiyacı yok. Fakat şu anda izninizle Hülya Avşar’ı takdir edeceğim.

        Neden biliyor musunuz? “Tarzını, tavrını, duruşunu”, her dönemde, her hükümette, “Aman bana bir şey olur, aman beni engellerler, aman işlerimi keserler” korkusuyla değiştirmediği için.

        En son Cumhurbaşkanlığı’nın iftar yemeğine omzu açık bluzla katıldı hatırlarsanız. Söylenmedik söz bırakılmadı, yerin dibine sokuldu. Sanatçı arkadaşları kinayeli bakışlar fırlattı.

        Ama Hülya Avşar, “Tarzımı, tavrımı değiştiremezsiniz benim. Ben yıllardır kimsem, neysem oyum. Ben o kıyafeti giyerken ‘Acaba’ diye hiç düşünmedim, Cumhurbaşkanı’mız ve eşinin bu tarz düşüncelerinin olmadığını biliyorum” dedi.

        Sanat dünyasının bukalemun gibi anında kabuk değiştirdiği şu dönemde onlardan olmadığı ve böyle bir zamanda “Selfi” filminin afişinden vazgeçmediği için Avşar Kızı’nı tebrik ediyorum. Avşar böyle bir afişi en başında, yani filmi çekmeye karar verdiği an düşünmüştü. Hiçbir zaman da bu kararından dönmedi.

        Bu iyi bir şey. Böyle kişileri zamanı geldiğinde takdir etmek gerek ki bukalemunlaşmasınlar. Yoksa kurumuş çöle döneceğiz.

        ***********

        KADINLAR, ÜLKEM’İN ELİNDEKİ FOTOĞRAFLAR NEDENİYLE PANİKTE

        ÇİFTLİK Bank’ın tosununu hâlâ konuşurken magazin ve sosyete dünyası da başka bir şok içinde. İki sene önce bir gecede sır olan Indhira ve Adnan Taşpınar’ın şoku geçmemişken şimdi herkes, “Ah biz nasıl kandık, nasıl inandık” diye Ülkem Güçsav’ı konuşuyor.

        Ünlü isimlerle yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen, pahalı kıyafetler giyen, pahalı hediyeler alan, ünlülerin evlerine, hatta yatak odalarına kadar giren Ülkem Güçsav kadınların dilinde. Kadınlar arasında büyük şok etkisi yaratmış durumda.

        Hanımlar Ülkem’le geçirdikleri zamanları ve konuştukları anları yeniden tartıp biçiyor, bir delil bulmaya çalışıyor ve “Biz nerede hata yaptık” diyorlar.

        Şimdi elektrikçisi, marangozu, dolapçısı Ülkem Hanım’ın peşinde, ama sosyetik hanımların başka bir derdi var. O da Ülkem’in elindeki fotoğraflar. Çünkü hanımlar, “Bizim fotoğraflarımız var elinde. Çakma çanta alırken tüm görüntülerimiz onun elinde. Bunları bir gün servis yapacak mutlaka” diye korkuyor.

        Komik ama gerçek. Kimi parasını kurtarmaya çalışıyor, kimi de itibarını. Malum sosyetik hanımlar pahalı çantalarla bol bol poz veriyorlar ama çoğu gerçek değil. E haliyle bunun da ortaya çıkmasını istemiyorlar.

        ***********

        KIRATINI SÖYLE, SANA EVLİLİĞİNİ SÖYLEYEYİM

        BENGÜ kendi Instagram hesabından evlilik teklif aldığı anın fotoğrafını paylaştığı an kalabalık bir masada kadınlı-erkekli oturuyorum.

        O an “Bengü evleniyor. Tektaşlı fotoğrafını koymuş” dediğimde masadan, “Bakalım yüzüğe”, “Kaç kırat acaba?”, “Kesin 3 vardır”, “Yok ya bu 2’dir”, “Yok yok 3’ün üstündedir”, “E göremiyorum ki, tam olarak anlaşılmıyor” sesleri yükseldi ve konu üzerinde bir saat konuşuldu.

        Tabii başkasının yüzükleri masaya yatırıldı. Sonuç: Kadınlar bir taş üzerinden saatlerce konuşabilir. Neyse hayırlı olsun Bengü. Merak edenlere dünkü HT Magazin’de vardı, yüzük 3.5 kıratmış.

        Diğer Yazılar