Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Memleketimizin her köşesi cennet.

        Önemli olan bunu bilerek, tadını çıkartarak yaşamak.

        Yaz ayları geldiği zaman, denize, güneşe, kuma koşan bünye Karadeniz yaylalarında dolaşan birini görünce kıskanıyor.

        Son günlerde en kıskandığım kişi Bu anlamda Ayla Çelik.

        On gündür Ardahan, Lori derken bizi adeta yayla şov sunuyor.

        Nasıl güzel yerler.

        Nasıl keyifli ortam.

        Ayla ailesini, eşini dostunu, güzel yurdum insanını da çekiyor, paylaşıyor.

        İzlemeye doyamıyorum.

        İzlerken, “İşte gerçek hayatlar” diyorsunuz. Malum sosyal medyada o kadar fazla, sahte yaşam var ki, Ayla’nın görüntüleri huzur verdi ve gerçekten çok iyi geldi.

        Çünkü bu insanlar “Dur filtre koy”, “Dur yüzümü incelt”, “Belimi incelt” gibi kapris ve düşünceleri yok.

        İnsanları kandırma planları yok. Tamamen doğal.

        Oldukları gibi.

        Tam olması gereken gibi.

        REKLAM

        Ayla da ün ve şöhreti yakalamış biri olarak çok doğal.

        Tabii yörenin insanı da zaten keyifli.

        Karadeniz Türküleri, yemekleri derken adeta televizyon programı sundu bize bu tatilinde.

        Ve bana bir kez daha, “Yaylalara gitmem gerekiyor, yayla turu yapmam gerekiyor” dedirtti.

        Bu yaz sosyal medyada

        Bu yaz sosyal medyada
        0:00 / 0:00

        -Bol bol yine deniz, güneş, kum gördük.

        -Bu yaz en çok tekne izledik.

        -Yine bol filtreli, kendi yüzleri olmayan ama kendi fotoğrafları olan kareler izledik.

        -Kollarda asılı maske fotoğrafları gördük.

        -Mykonos fotoğrafları yerine Bodrum-Alaçatı izledik.

        -Salça, turşu, aşure yapımı izledik.

        -Ayakları ile turşu yapanları dahi gördük.

        -Maganda kadınlara şahit olup utandık.

        Maganda kadın demişken

        Maganda kadın demişken
        0:00 / 0:00

        Ablanın biri trafikte ayağını toplamış, tek elle direksiyonu tutmuş, şarkılara eşlik ede ede trafikte racon kesiyordu hatırlarsanız.

        Arada tespih çeviriyor.

        Çiğ köfteyi mideye götürüyordu.

        Tabii haliyle kendisine “maganda” dedik.

        “Utandık” dedik.

        Bazıları “kıro” dedi.

        Ki bence “kıro” değil, gerçekten zavallıydı.

        Abla çıkıp utanmadan, çekinmeden, mahçup olmadan “Çiğköfte yedik diye kıro dediler” deyip kahve içerken yine aynı tavrına devam edip video paylaşıyor.

        Nasıl anlatırsın kendisine ne kadar çirkin ve edepsiz göründüğünü.

        Nasıl?

        Allah tez elden akıl, fikir, arlanma versin.

        Derdiniz ne?

        Derdiniz ne?
        0:00 / 0:00

        İstanbul Harem Otogarı’nda maskesiz olduğu görülen ve polis memuruna bağıran kadını sosyal medyada izledim.

        Görüntülerde polise bakıyorum oldukça sakin.

        Kadın bas bas bağırıyor.

        İyi de neden?

        Derdiniz ne?

        Neden bağırıyorsunuz neden!

        Sizin ve başkasının iyiliği için alınan bu önleme karşı tepkiniz niye?

        Özür dileyip maske takmanız gerekirken ciyak ciyak bağırıyorsunuz.

        Böyle görüntüleri, daha önce de gördük. Polisler tepki veriyordu. Hadi dedik polis yüzünden böyle...

        E bu ne şimdi!

        Polis sakin, kadın bas bas bağırıyor.

        Pes... Sizin bir an önce tedavi olmanız lazım.

        Diğer Yazılar