Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İki kaliteli takımın büyük mücadelesine tanıklık ettik. Oyuncular futbol oynamayı ilke edinince ortaya doyumsuz bir maç çıktı…

        Temposu yüksek, enerjisi seyirciyi de kapsayan futbolun ötesinde bir oyun vardı sahada…

        Başından sonuna dek, pozisyonlar hazırlanmış güzel bir yemek gibiydi. Atılan goller ise bu güzel yemeğin tatlısı oldu…

        Kelimenin tam anlamıyla futbol gecesi yaşadık. Kurtarışlar, şutlar, ortalar bir ders anlatırcasına uygulandı…

        Bence, altyapı takımları bu maçı defalarca izlesinler…

        İlk yarı Başakşehir’in, sonra ise ev sahibi Beşiktaş’ın oyun üstünlüğünü nasıl ele aldıklarının ayrıntılarını analiz etsinler…

        Abdullah Avcı, elindeki oyuncuların niteliklerini ve özelliklerini iyi biliyor. Yaşlı bir takıma sahip. Bunun için ilk yarı işi bitirmek niyetindeydi. Gerçekten Avcı’nın planı ilk 45 dakika tuttu. Beşiktaş’a top oynatmadılar. Tüm ataklarını hiç zorlanmadan gerçekleştirdiler. Kaleci Karius 3 önemli kurtarış yaptı. Visca yine öne çıktı. Aldığı topları çok iyi kullandı. Medel’i rahat geçti ortalar yaptı. Bir de gol attırdı…

        İkili mücadeleleri kazanan, baskıyı iyi uygulayan Başakşehir, Beşiktaş’ın hiç beklemediği bir taktikle oynadı. Böyle olunca, Siyah-Beyazlılar şaşırdı, panikledi. Telaşla birlikte hatalar çoğaldı. Top kayıpları, orta sahanın etkisizliği “maç gidiyor mu?” kaygısını getirdi…

        Atiba’nın devre sonuna doğru gelen golü, Beşiktaş’ı umutlandıran en önemli hamleydi…

        BEŞİKTAŞ İKİNCİ YARI ÇOK FARKLIYDI

        İkinci yarı, siyahla beyaz kadar farklıydı. Şenol Güneş, rakibin baskısına karşı bir hamle yaparak Medel’i ortaya, Caner’i sol tarafa aldı…

        Bu yarı öne çıkan isimlerin maçın gidişine katkısı büyüktü. Gökhan Gönül, Atiba ve Dorukhan çok iyi organize oldular. Top kazandılar, atağa kalktılar. Bıkmadan usanmadan son dakikaya kadar mücadele ettiler…

        Arkadaşlarının da kendilerine katılması ile ikinci yarı Başakşehir’i sahadan sildiler bir anlamda…

        Beşiktaşlı oyuncular için “yürekleri ile oynadılar” diyebiliriz. Oyunu bırakmayışları, kazanma bilincinin ortak bir düşünceye dönüşü, inanç ve seyircinin itici gücü maçın kazanılmasındaki en büyük etkendi…

        Her iki takımında yaş orana aşağı yukarı aynı. Başakşehir biraz daha yaşlı. Oyuna sonradan giren oyuncular bir fark ortaya koyamadı. Arda, çok şey beklenen bir oyuncu olmasına rağmen vasatın üzerine çıkamadı. Emre önceki maçlara göre oyuna ağırlığını koyamadı…

        ATİBA VE GÖKHAN, MÜTHİŞ OYNADILAR

        Beşiktaş’ın iki yaşlı oyuncusu Gökhan Gönül ile Atiba’dan söz etmek gerekir. Kazanılan maçın gerçek yıldızlarıydılar. Atılan gollerde payları büyüktü. Atiba’nın attığı golün başlangıcı Gökhan’dan geldi. Kafayla vurduğu top direkten dönerek Atiba’nın önüne düştü. Bu oyuncu da fırsatı golle sonuçlandırdı…

        Burak’ın attığı ikinci golün yaratıcısı yine Gökhan’dı…

        İlerleyen yaşlarına karşın bitmek bilmeyen enerjileri ile parmak ısırttılar. Gökhan tüm atakları başlatan bir forvet oyuncusu gibiydi. Savunmadaki hamleleri de unutulmamalı…

        Atiba ise orta alanı geçilmez kılan adam oldu. İki oyuncunun büyük mücadelesi arkadaşlarını diri tuttu…

        Beşiktaş, şampiyonluğun en büyük adayı Başakşehir’i yenerek “neden olmasın!” umudunu yeşertti…

        Kalan 6 maç. Puan farkı 8. matematiksel olarak şans var mı? Futbolda olmaz diye bir şey yok…

        Diğer Yazılar