Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        BUGÜNE kadar İngiliz, Güney Afrika veya Brezilya mutantlarına yönelik bir verimiz vardı.

        Ancak Sağlık Bakanı Koca’nın açıklaması ile ilk kez İstanbul’da karşımıza çıkan Hindistan mutantı hakkında çok veri yok.

        Hindistan’ı kasıp kavuran, birçok kişinin ölümüne yol açan bu yeni mutant nasıl bir etki yaratıyor?

        Neredeyse 10 kadar bilim insanı ile konuştum…

        Neredeyse hepsini ekranlardan tanıyorsunuz.

        Aktardıklarına göre Hindistan mutant virüsü çok hızlı yayılan İngiliz ile antikor ve aşılardan kaçma, dolayısıyla öldürücü özelliği çok daha yüksek olan Güney Afrika mutantlarının birleşiminden oluşuyor.

        Yani çok korkulan, mutantın mutantı denilen durum…

        Hem çok hızlı hem de antikordan kaçıp hücreye tutunma yetisi yüksek olduğu için hasta yapma gücü, dolayısıyla öldürücülüğü yüksek…

        Bununla başa çıkmak için şu an elde bulunan aşılar da yüksek oranlı bir fonksiyon göstermiyor.

        Virüsü en iyi tanıyan Prof. Dr. Mustafa Hasöksüz, Hindistan varyantının ilk kez ortaya çıkan Vuhan virüsünden kendini farklılaştırdığı için antikordan kaçabildiğini, o nedenle daha fazla sayıda veya hızda hücreye girme yetisi kazandığını belirtti.

        REKLAM

        Aşı üzerine çalışan bilim insanlarına göre eldeki Sinovac veya Biontech aşıları etkili oluyor.

        HİNDİSTAN: MUTANTIN MUTANTI

        Ancak Hindistan mutantına karşı tam koruma sağlamıyor.

        Verdikleri örnek durumu özetlemeye yeterli:

        “Aşılar, Vuhan’da ortaya çıkan ve o kapsamda laboratuvar ortamında mutasyona uğraması muhtemel yapılarına göre üretildi. Ancak hızı yüksek İngiliz mutantı ile aşıdan kaçmayı başardığı için güçlü olan Güney Afrika mutantı buluştu ve yeni bir yapı ortaya çıkardı. Mutantın mutantı ortaya çıktı. Aşıdan, antikordan kaçma becerisini arttırdı.”

        Biraz daha açmalarını istedim, hemen hepsinin örneği de benzer oldu:

        - Vuhan’da görülen ilk virüsün bin tanesinden 300’ü insan vücuduna girme başarısı gösteriyordu. Aşı ile vücut direncini arttırdığınızda bunun 500 kadarını engelleme başarısı elde ediyordunuz. Dolayısıyla 300 sizin için yenebilecek miktardı.

        - İngiliz mutantı çok hızlı Güney Afrika da S proteinleri şekil değiştirip Vuhan’dan farklılaştığı için antikoru aşabiliyor. Çünkü şekli farklılaştığı, üniforma modeli değiştiği için, ona karşı savaşacak aşı, dolayısıyla antikor artık onu düşman askeri olarak görmüyor. Bu durumda bin tane virüsten 800-900’ü giriş yapabiliyor.

        - Bunu tanıma durumunda bile bin taneden 500’ünü engelleme yetisine sahip olduğu için, geriye kalan 300-400 virüs hücreye giriyor ve hasta ediyor.

        Bunu engellemenin yolu mevcut aşıların Hindistan mutantına göre yeniden düzenlenmesi.

        AŞILAR YENİDEN DÜZENLENMELİ

        Yani üniformasını, yani kıyafetini değiştiren virüse göre yeniden tanımlama yapılması gerekiyor.

        REKLAM

        Özellikle mRNA aşılarında bu kaçınılmaz oluyor.

        Nitekim, birçok aşı İngiliz mutantı çıktığında buna uygun hale getirmek için kolları sıvamış ve üç ay içinde bunu düzenleyebileceklerini açıklamıştı.

        Sonrasında yapılan çalışmalarla aşıların İngiliz mutantına karşı da etkili olduğu açıklanmıştı.

        Aşıların enfeksiyon kapanları yoğun bakıma yatırmayacak kadar koruduğu belirtilmişti.

        Ancak mutantın mutantında durumun hiç de iç açıcı olmadığını belirttiler.

        Buna karşı aşıların yeniden düzenlenmesi gerektiğinin altını çizdiler.

        Görünen o ki, İstanbul’da 5 kişide görülen Hindistan mutantı şu an için ciddi bir sorun teşkil ediyor.

        Unutulmasın ki İngiliz mutantı ilk girdiğinde de çok az sayıda kişide görülmüştü.

        Bugün ise Türkiye’nin en baskın virüsü haline geldi.

        Umarım Hindistan mutantı için de bu durum söz konusu olmaz...

        İkinci doz muammasının nedeni?

        İkinci doz muammasının nedeni?
        0:00 / 0:00

        BİLİM Kurulu toplantısı sonrası önceki akşam aşıda tam anlamıyla ikinci doz karmaşası yaşandı.

        Sağlık Bakanı Koca, toplantı sonrası aşıda iki ay kadar sıkıntılı bir süreç yaşanacağını belirtti ve Biontech aşısında ikinci doz için süreyi üç haftadan, Bilim Kurulu’nun ve üretici firmanın da onayı doğrultusunda 6-8 haftaya çıkardıklarını açıkladı.

        Bunun alınmış randevular için geçerli olup olmayacağına ise açıklık getirilmedi.

        Herkes Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nden gece gelen SMS mesajı ile randevuların iptal edildiğini, yeni duruma göre ikinci doz için yeniden randevu alınmasını istedi.

        Sosyal medyada bu durum ciddi bir eleştiri bombardımanına tutuldu.

        “Hani ikinci dozlar ayrılmıştı?” sorularına yol açtı.

        Sabah ise Sağlık Bakanlığı ikinci bir duyuru ile daha önce alınmış ikinci doz aşı randevularının geçerli olduğunu bildirdi.

        Bu kadar karmaşık ve tepki toplayan sürecin nedenini dün soruşturdum…

        KARAR GEREKÇESİ

        Bir grup dedi ki:

        Verilen talimat yanlış anlaşılmış. Yeni aşı randevusu alacaklar için bunun geçerli olduğu, sanki hepsini kapsayacak şekilde anlaşılmış. Sabah farkına varıldı ve düzeltildi…”

        Diğer bir grup ise aynen şöyle dedi:

        “Yoğun bir tepki geldi. Sosyal medyada da tepki büyüyünce kararı değiştirdik…”

        YERLİDEN BAŞKA ÇARE YOK

        İkisinde de aslında çok farklı bir durum yok.

        Elde yeterli miktar aşı olmayınca hangisi geçerli olursa olsun; Çin göndermeme konusunda ciddi problem üretiyor.

        Pfizer Türkiye’ye satmadığı için Biontech kendisine ayrılan paydan ancak bu kadar yollayabiliyor.

        Bütün bunları aşmanın yolu ise yerli aşının bir an önce uygulamaya başlamasından geçiyor.

        Onun için de Ağustos’tan önce uygun görülmüyor.

        Bazıları Faz-2 ve Faz-3 aşamasında aşıların herkese açılması gibi bir düşünceyi dile getiriyor…

        Ancak meydana gelecek sorunun yaratacağı büyük olumsuzluğun sorumluğu da ortada duruyor.

        Diğer Yazılar