Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        SON bir haftanın en gerilimli iki lideri ve partisi hangileriydi derseniz herhalde herkesin işaret edeceği yer CHP ve İYİ Parti olurdu.

        Kamuoyuna yansıyanın iki katı kadar öfke her iki partinin kadrolarında da mevcuttu.

        Hatta o denli ki rakip partilerden çok daha yüksek oranlı bir öfke patlaması yaşanıyordu.

        “Dostların kavgası ve küslüğü sert olur” söylemini haklı çıkaran bir sürece tanıklık edildi…

        Görünen o ki dün itibarıyla her iki parti de bu sürece sünger çekme kararı almış.

        Burada en dikkat çeken de Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun İYİ Parti ve Akşener konusunda önceki akşamdan itibaren arkadaşlarına verdiği talimat…

        Aktarıldığına göre kurmaylarına ve belediye başkanlarına, “Ne talebi olursa eksiksiz yerine getireceksiniz, benden talimat geliyor gibi davranacaksınız; nezaketinizi de eksik bırakmayacaksınız” talimatını vermiş…

        Uzun yıllar birlikte siyaset yapıp, birlikte yol aldıklarını dolayısıyla arada kısa süreli kırgınlıklar olsa da bunun onarılması için el birliği ile hareket edilmesi gerektiğine vurgu yapmış.

        CHP’den yansıdığına göre milletvekili seçimine ilişkin çalışmalarda da bu ilkeden hareket edilecek; İYİ Parti’den gelen talep ve yaklaşımlar öncelikli olacak…

        Bunun ilk adımını da Kılıçdaroğlu dün sergiledi…

        Partisinin Grup kürsüsüne veda ettiği son konuşmasında diğer liderlerden çok daha geniş yeri Akşener’e ayırdı.

        “Türkiye’de herkesin yenilenmiş gibi uyanacağı bir günü hayal ettiğini” belirterek, “Bu deliliği hep birlikte yapacağız” deyip ekledi:

        “İYİ Parti'nin Sayın Genel Başkanı Meral Akşener ile yapacağız bu deliliği. Çünkü Meral Hanım merttir, büyük mücadeleler veriyor. Ve bu bilinsin istiyorum. Ana kucağını da çok iyi bilir, yeri geldiğinde masaya yumruk vurmasını da çok iyi bilir. Ona müteşekkir olduğumu bütün dostlarımın bilmesini isterim. İlk görüş ayrılığında bazı insanlar, bilakis kendisini hiç tanımayan bazı insanlar, söylenmemesi gereken şeyleri söylediler. Vallahi de hiç tanımamışsınız; tanıyın. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim; gerekirse yumruğunu masaya vurur diyorum ya arada bir ülkücü damarı tutar. Bunu da gayet iyi biliyorum...”

        İŞBİRLİĞİ ZORUNLULUĞU

        CHP liderinin bu tutumu aslında seçimin iyi bir zeminde ve sağlıklı yürümesi için de bir zorunluluk.

        Çünkü bütün araştırmalar gösteriyor ki İYİ Parti’nin olmadığı, desteğini görmediği bir seçim süreci olumlu bir sonuç getirmez.

        Tersi durum da geçerli, CHP’nin desteğinin olmadığı bir seçim süreci de İYİ Parti’ye yaramaz…

        Ayrıca birbirine seçmen geçirgenliği en yüksek iki parti…

        Ayrıca CHP’nin ulaşamadığı birçok kesime bizzat Akşener’in bir cümlesi ile ulaşmasını sağladığı da yakın geçmişte görüldü.

        Söylemleri kitleler üzerinde çok yer buluyor; yankısı da uzun süreli oluyor…

        Dolayısıyla 2018’den bu yana devam eden işbirliğinin heba edilmesi istenmiyor; İYİ Parti’nin de bu süreçten çok güçlü çıkması arzu ediliyor.

        Hatta İYİ Parti’de dün de görülen burukluğun giderilmesi için de çaba gösterileceğinin altı çiziliyor.

        Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlarının da bundan sonraki süreçte Akşener ile daha sık fotoğraf vereceğine işaret ediliyor.

        İYİ PARTİ’DEKİ YAKLAŞIM

        Aslında dün İYİ Parti milletvekillerinin kulisteki tutumları ve yüz hallerine bakıldığında gelinen noktadan hiç de hoşnut olmadıkları görülüyordu.

        Hatta birçoğu siyasette çok genç ve tecrübesiz olanların yarattığı söylemlerin getirdiği sonuç olarak değerlendiriliyordu…

        Aslında haksız da değiller.

        Merhum Demirel’in bu duruma ilişkin harika bir sözü vardır…

        Teşkilatından çarıklı ekip gelip kadrosundan yakındığında onları şöyle der:

        “Gençlerin yaptıkları yanlış miktarı, yaşlandıkça tecrübe olur ve azalır… Binaenaleyh, biraz sabır…”

        Şikayet edilen ekibinden vazgeçmedi, onlarla yol aldı sonunda herkes de onların tecrübe kazanıp, daha az hata yaptığına tanıklık etti.

        Anlaşılan o ki İYİ Parti de bu süreci bir turnusol kağıdı olarak görüyor; muhalefete muhalefet yapan içindeki muhalifleri sakinleştirme kararlılığını sergiliyor.

        MÜZİKSİZ, ALKIŞLI LANSMAN

        Peki, adaylık açıklaması sadece SP ve CHP’nin önündeki toplantı ile mi kalacak?

        Öncelikle CHP’deki bir grup depremin acıları tazeyken bir lansmana girilmemesi yönünde.

        Zaten CHP kampanyayı da pozitif bir zemine oturtma çabasında.

        Depremin de üzerine gelmesi zaten bu durumu da zorunlu kılıyor.

        O nedenle işbirliğine açık, bütün kesimleri kucaklayan, ittifak içindeki bileşenleri ile kol kola girmiş ve onlarla birlikte bir şeyler kotaran propaganda sürecini çalıştırma kararlılığında.

        Bunu yaparken gösteriş ve abartıdan da kesinlikle uzak kalınacağına da vurgu yapılıyor.

        İlk örneği de önceki gün SP’deki liderler zirvesi önünde ve ardından da CHP Genel Merkezi’nde sergilendi.

        Ardından da dün sabah Kılıçdaroğlu TBMM’ye gelişinde, nümayiş yapılmadan, slogan atılmadan, sıraya girip tokalaşma ile sınırlı kalan bir kutlama tercih edildi.

        Grup toplantısında da alkışlarla kalındı…

        Bunun eksiksiz sürdürülmesi konusunda uzlaşıya varılmış…

        Adaylık sürecinin gongunun vurulacağı 6 lider ve belediye başkanlarının da birlikte sahne alacağı lansmanın da benzer bir zeminde yürütülmesine karar verilmiş…

        Hatta bir ara lansmandan vazgeçilmesi üzerinde durulmuş, ancak liderler zirvesinde karara bağlandığı için Ankara Arena’da veya bir başka salonda bunun yapılması konusunda hazırlıklar başlatılmış.

        Üzerinde çalışıldığına göre müziksiz, sadece Türk bayrağının yer alacağı, ortak sloganların atılacağı alkışla sınırlı bir lansman gerçekleştirilecek…

        SAHNE RENKLENİYOR

        Son bir hafta sahnede muhalefet vardı, iktidar tarafı ise yaşanan gerilimi izlemekle yetindi, efor sarf etmeye dahi gerek görmedi.

        Ancak önceki akşam itibarıyla yeni bir dönemin kapısı açıldı.

        Asıl siyaset de Cuma günü seçim karının açıklanması, Resmi Gazete’de yayınlanması ve YSK’nın da marşa basmasıyla başlayacak…

        Asıl oyunu da o zaman göreceğiz…

        Diğer Yazılar