Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İngiltere Kraliçesi Elizabeth’in torunu ve Galler Prensi Charles ile hüzünlü hayatı 1997’de Paris’te bir trafik kazasında son bulan Lady Diana’nın oğlu Prens Harry önceki gün baba oldu…

        Biz burada seçim meselesi ile uğraştığımız sırada İngilizler de Harry ile karısı Amerikalı sabık oyuncu Meghan Markle’ın doğacak çocuklarının kız mı yoksa erkek mi olacağını tahmin derdine düşmüşlerdi. Kraliyet gelenekleri bebeğin cinsiyetinin önceden açıklanmasına izin vermediği için tahminler almış başını yürümüştü, ağırlık çocuğun kız olacağı yolunda idi ve Markle’in bir erkek doğurması kamuoyunun nerede ise yarısını hayal kırıklığına uğrattı.

        Saraydan yapılan açıklamada da bir tuhaflık vardı; “Sussex Dükü ve Düşesi” unvanını taşıyan Harry ile Meghan’ın bir erkek çocuk sahibi oldukları duyuruldu, o kadar! Ne çocuğun nerede dünyaya geldiği söylendi, ne de isminin ne olacağı!

        Bu konuda bugün belki bir açıklama yapılacaktır ama muamma bebeğin dünyaya gelişinden sonraki iki gün boyunca devam etti ve İngiliz gazetelerinin bir kısmı doğumun Windsor’daki sarayın bölümlerinden olan Fragmore’da, bir kısmı da Londra’daki Portland Hastahanesi’nde olduğunu yazdılar. Hattâ, “baba” olduğunu gazetecilere müjdelediği andaki heyecanı her hareketinden anlaşılan Prens Harry de bu konudaki soruları cevapsız bıraktı.

        İngiltere’de kraliyet ailesine yeni bir torun gelecek ama bebek hakkında doğru dürüst bir açıklama yapılmayacak ve fotoğrafının yayınlanmasını bir tarafa bırakın, verilecek isim bile doğumun ardından hemen duyurulmayacak!

        Bu iş emsâline rastlanmamış bir tuhaflıktır ve tuhaflığın da galiba tek bir sebebi mevcuttur: Bebeğin teninin rengi, daha doğrusu beyaz değil esmer, hattâ fazla esmer olması!

        TAHTIN YEDİNCİ VÂRİSİ

        Harry’nin karısı Meghan’ın melez olduğu, yani beyaz bir erkeğin siyahî karısından dünyaya geldiği malûm… Dolayısı ile Meghan Markle ile Prens Harry’nin bebekleri de büyük ihtimalle aynı şekilde melez ve belki de zencidir ve İngiliz tahtının veraset sıralamasında artık siyahî ırktan bir prens vardır!

        Şimdilerde ırk ve renk ayırımının artık her ne kadar bir tarafa bırakıldığı söylenmekte ise de, beyaz ırkın asırlarca en güçlü temsilcilerinden olan İngiliz tahtına zenci bir vâris gelmesinin geleneklere bağlılığın timsali kabul edilen bu toplumda yaratacağı şaşkınlığı tasavvur edin!

        İngiltere’de benzer bir şaşkınlık bundan iki buçuk asır önce de yaşanmış, 1760’da tahta geçen ve altmış yıl boyunca iktidarda kalan Kral Üçüncü George’un karısı Kraliçe Charlotte’un 13. yüzyıldaki nenelerinden birinin “Madragana” isminde Afrikalı zenci bir köle olduğu iddia edilmişti.

        Kraliçe Elizabeth’in reisi, daha doğrusu “reisesi” olduğu Windsor Hanedanı’ndaki “siyahî gen” söylentisine şimdi işte böyle bir hakikat ilâve edildi!

        Dünya üzerinde ırk ayırımı yapmayan, hattâ böyle bir ayırımdan haberdar bile olmayan bir-iki imparatorluktan biri Osmanlı Devleti’dir. Amerika’dan kalkıp İstanbul’a gelmiş olan zenciler şehirde kimselerin dikkatini çekmeden rahatça dolaşabildiklerini, halkın kendilerine başların çevirip bakmadığını hem takdir, hem de şaşkınlık içerisinde anlatmışlardır ve Amerika’da ırk ayırımı yüzünden yaşanan dertlerin hiçbiri burada mevcut olmamıştır.

        Irk ayırımı üstelik çok sonraki senelerde de devam etmiş ve İngilizler sadece zencilere değil, renk bakımından zencilerden açık ama bir İngiliz’den koyu olanlara bile farklı davranmışlar, meselâ idareleri altındaki memleketlerde, özellikle de Hindistan’da lokanta, klüp yahut havuz gibi sosyal mekânlara koyu renklilerin girmelerini yasaklamış, hattâ bu mekânların kapılarına üzerlerinde “Koyu renklilere yasaktır” yazan utanç levhaları asmışlardır!

        Tarihin, çekilen bütün bu üzüntülerin acısını Meghan Markle ve soyundan gelecek olanların, yani kraliyet ailesinin talihsiz gelini Lady Diana’nın torunlarının vasıtası ile çıkartacağı belli oldu!

        William Shakespeare’in meşhur “Othello”sunun 21. yüzyıl versiyonuna hoş geldiniz!

        Diğer Yazılar