Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        BioNTech’in kurucuları ile Almanya’da bir akşam…

        Dün akşam Almanya’nın Mainz kentinde son dönemde dünyaya tartışmasız en büyük katkıyı yapmış iki isim olan BionTech’in kurucuları Özlem Türeci ve Uğur Şahin ile tanışma ve konuşma fırsatı buldum.

        Aydın Doğan ödülü bu yıl bu iki isme verildi. İçinde benim de olduğum bir grup gazeteci de törene davetliydi. Şahin ve Türeci ödülü ev sahipliğini yapan Sema Doğan’ın elinden aldı. Geceye açılış konuşmasını yapan Vuslat Doğan Sabancı, Arzuhan Doğan Yalçındağ ve Begümhan Doğan Faralyalı’nın yanısıra UNESCO Almanya Başkanı Prof. Maria Böhmer, Frankfurt Başkonsolosu Erdem Tunçer, Düsseldorf başkonsolosu Ayşegül Gökçen Karaaslan, Mainz Başkonsolosu Sedat Turan, Türk Alman Sağlık Vakfı Başkanı ve CDU Hessen Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Yaşar Bilgin’in de aralarında olduğu birçok isim katıldı.

        Bugün sizinle tören öncesi yaptıkları basın toplantısındaki röportajı paylaşacağım.

        Çok önemli şeyler söylediler.

        Güney Afrika’dan çıkan Omicron varyantı pandeminin gidişini değiştirecek mi?

        REKLAM

        Aşılar bu varyanta karşı etkili mi?

        Üçüncü doz ne zaman ve neden yapılmalı?

        Türkiye ile anlaşma sürecinde neler yaşandı gibi çok merak edilen soruların cevabını bu röportajda bulacaksınız…

        Basın toplantısının ardından akşam yemeği ve ödül töreni vardı. O törende de hem Türeci hem de Şahin ile konuşma fırsatı buldum. Birlikte çalıştıkları ekip arkadaşları ile uzun sohbetler yaptım.

        Yarın da dünyaya büyük katkı yapmış bu kıymetli bilim insanları ile ilgili çok çarpıcı notlar aktaracağım…

        OMİCRON ÜZERİNE KONUŞMAK İÇİN 2 HAFTA BEKLEMEK GEREK

        - Covid aşısı üzerine çalışmaya nasıl karar verdiniz?

        Biz 2012’den beri mRNA üzerine çalışıyorduk. Kanser hastalarına yönelik çalışmalarımız vardı ve halen devam ediyor. 2020 Ocak’ında bir gün gidişata baktık ve bildiğimiz dünyanın, sevdiklerimizin tehdit altında olduğunu fark ettik. Bir şeyler yapmamız gerektiğini düşündük ve bu tekniği transfer ederek çalışmalara başladık.

        - Güney Afrika’dan çıkan Omicron varyantı ile ilgili neler söyleyebilirsiniz? Aşılar bu varyanta karşı etkili mi?

        Henüz bir şey söyleyecek datamız yok. Bu varyant yayıldıkça aşının etkisini görebiliriz. 2 hafta içinde daha net bir fotoğraf ortaya çıkacak. Ancak panik ve korkuya gerek yok. Bizim aşımız 2 ayrı koruma sağlıyor. Hem antikor hem de T hücreleri düzeyinde koruma. Yani hem virüse karşı antikor üretmemizi sağlıyor hem de bağışıklık sistemimizde virüsün yaratacağı tahribata karşı koruyor.

        REKLAM

        - Aşıya rağmen vaka sayıları artıyor, Almanya’da durum giderek vahimleşiyor. Avrupa’nın tamamı yeni bir dalganın eşiğinde. Türkiye de öyle. Bunu öngörmüş müydünüz?

        Evet maalesef yetişkinlerin hala yüzde 15-20’si aşılı değil, çocuklar da aşılı değil. Dolayısıyla yeterli bağışıklık düzeyine ulaşılmadı. Ancak unutmayalım aşı olanlar virüse karşı 8 kat daha fazla korunuyor, yoğun bakıma yatma olasılıkları da sekizde bir. 3. doz yani hatırlatma dozu ile koruma oranı 20 kata çıkıyor, böylece yüzde 97 korunma sağlanıyor.

        3. DOZ 5 HAFTA SONRA

        - 3. dozu ne zaman yaptırmak gerekiyor?

        Bununla ilgili farklı uygulamalar var. Biz Almanya’da ikinci ile üçüncü doz arasında 5 hafta olsun diyoruz, İngiltere 3 hafta koydu.

        Ancak şunu hatırlatalım: 3. dozu Omicron varyantından bağımsız olarak tavsiye ediyoruz.

        - Tekrarlanan aşıların ileride bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebileceği yönündeki iddialara ne diyorsunuz?

        Tekrarlanmış aşıların bağışıklık sistemi üzerinde kanıtlanmış bir yan etkisi yok elimizde. Siz hatırlatma dozu ile vücudu daha önce tanıdığı bir aşı ile yeniden buluşturuyorsunuz.

        - Aşının işe yaradığını anladığınız an ne hissettiniz? O anı nasıl tarif edersiniz?

        Bilim insanları için en mutlu an gerçeği gördüğünüz andır. Kasım ayında bir gündü. Aşımız 20 bin kişi üzerinde test edilmişti ve sonuçları bekliyorduk. Yüzde 95 oranında olumlu sonuç görünce çok mutlu olduk.

        - Almanya’da yetişkinler arasında yüzde 20’lik bir kesimin hala ikna edilip aşılanmamış olması sizde hayal kırıklığı yaratmıyor mu?

        REKLAM

        Hayır bunu söyleyemeyiz. Bu aşı dünyada 150’den fazla ülkeye gitti. Almanya’da yüzde 80 aşılandı. İnsanları ikna etmek kolay değildir ancak bu aşı dünyada en yaygın ve başarılı aşılardan biri oldu. Üstelik tüm süreç şeffaf işliyor. Biz her geçen gün daha çok insan aşılandıkça mutlu oluyoruz.

        - Aşıda çığır açtınız. Yeni bir teknik uyguladınız. Bundan sonra çiçek, kızamık, grip aşısı gibi eski tip aşıların yerine mRNA aşıları mı gelecek? Geleneksel yöntem terk mi edilecek?

        mRNA aşıları daha önce çok sonuç alınamamış sıtma, tüberküloz gibi hastalıklarda etkili olacaktır. Geleneksel aşılar ise yıllardır birçok hastalıkta çok başarılı çalıştılar ve aynı şekilde bu devam edecektir.

        - Dünya Sağlık Örgütü Disease X diye yeni bir virüs ihtimalinden bahsediyor. Böyle bir risk, sizin bu yönde bir beklentiniz var mı?

        Pandemiler olacak. Eskisinden daha sık görülecektir çünkü artık insanlar çok daha hareketli. En ücra köşedeki patojenlerle karşılaşma ihtimali çok daha fazla. Ancak artık hazırlıklıyız. Covid 19 ile birçok şeyi öğrendik.

        DURUM RAHATLARSA TÜRKİYE'YE GELİP İŞBİRLİĞİ ÜZERİNE KONUŞABİLİRİZ

        - Türkiye’de ortak üretim yapmayı düşünüyor musunuz?

        Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, TÜBİTAK ve TÜSEM ile görüşmeler yaptık. Türkiye’den çok büyük bir ilgi ve istek var. Biz de bunu çok arzu ederiz ancak hala çok meşgulüz. Eğer seneye durum rahatlarsa Türkiye’ye gelip işbirliği üzerine konuşabiliriz.

        - İlham kaynağınız neler? Sizi örnek alan binlerce genç var. Onlara ne söylemek istersiniz?

        Sıradan insanlar bilime eğilir, bilime kendilerini adarlarsa sıra dışı sonuçlar elde edebilirler. Hep böyle düşünmek lazım. Biz bilim insanlarının biyografilerini okuduk, onlardan etkilendik. (Özlem Türeci İngiliz biyofizikçi Rosalind Franklin, Uğur Şahin ise Louis Pastor ve bakteriyolog Paul Ehrlich’in ismini verdi.-na)

        REKLAM

        Merak da çok önemlidir. Gençlerin ilgilendiği büyük bir şey de olabilir küçücük bir şey de. Ne olduğu önemli değil. Önemli olan o merakın peşinden gitmek.

        - Türkiye ile süreç nasıl ilerledi?

        Ocak ayında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile görüşmeye başladık. Önce 5 milyon üzerine anlaştık, sonra görüşmelerimiz sıklaştı ve 120 milyon doz sipariş geldi.

        - mRNA ve BionTech aşısı ile ilgili çeşitli komplo teorileri ortaya atılıyor. Nasıl bakıyorsunuz bunlara?

        Bu bizim değil, başka bir bilimin konusu. Ancak insanların güvenmesi ve güvenmemesi ile ilgili medyaya da düşünmeli. Pandemi bize bu anlamda bir fırsat olmalı. İnsanların doğru bilgilenmesi için yeni yollar aranmalı.

        Diğer Yazılar