Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Dün Ankara hareketli saatler yaşadı.

        Habertürk yazarı Nagehan Alçı’nın, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı ile yaptığı röportaj, üstelik 6’lı masanın yeni toplantısına sadece bir saat kala gündemi değiştirdi.

        Cihan Paçacı, tecrübeli bir siyasetçi. Dolayısıyla söylediği sözlerin nereye gideceğini bilen bir isim. Üstelik muhalefet cephesinde adaylık tartışmasının zirvede olduğu bir dönemde.

        Öncelikle söylediği sözlerin arkasında durarak, erdemli bir tavırla istifa etmesi takdire şayan. Bunu söylemeden geçemedim.

        Devamla şu nokta önemli.

        Bu konuşmada söyledikleri, temel çerçeve olarak şu ana kadar en başta İYİ Parti lideri Meral Akşener ve partililer tarafından dile getirilenlerden farklı değil.

        “Kazanacak aday” vurgusu, Akşener’in hemen her konuşmasının merkezinde oldu.

        “Sokaktaki itirazı görmezden gelemeyiz” konusunda, Akşener’in geçen yıl Ağustos ayında İstanbul’da bir esnaf ziyaretinde ortaya çıkan tabloyu hatırlamakta yarar var.

        Daha önce yazmıştım, özetle aktarayım.

        Akşener, kendisine “Kılıçdaroğlu aday olursa gidip oy vermem” diyen esnafa, önce “Yapmayın, öyle yapmayın” cevabını veriyor.

        Esnafın “Kılıçdaroğlu’nu koyarsanız biraz zor bu iş” sözüne ise şakayla karışık “Kesin CHP’li” diye karşılık verince, bu kez karşıdan “Değilim” cevabı geliyor.

        REKLAM

        Akşener’in buradaki tepkisi daha da ilginç: “Değil mi? CHP’liler böyle yapıyor.”

        Cihan Paçacı’nın partisinin yetkili kurullarının Kılıçdaroğlu’nun adaylığına dair tutumunu aktarmasına gelince.

        Bu sözlerin referansı, yine Akşener’in “Biz noter değiliz” ifadesinde bulunabilir.

        GÖRÜŞ AYRILIĞI DEĞİL

        Şu halde neden böyle bir değerlendirme ve ardından istifa ortaya çıktı.

        Röportajın gelişim sürecine bakarsak, Paçacı’nın böyle bir demeç verme arayışında olmadığı açık. Dolayısıyla bu durumun, siyaseten planlanmış bir çıkış olduğunu söylemek mümkün değil.

        Ancak şu daha doğru bir yaklaşım olabilir. Partide kuruluşundan itibaren önemli yeri olan bir ismin verdiği bu demeç, masadaki adaylık tartışmalarında Akşener’in elini daraltmış olabilir.

        Farklı bir görüşe sahip olduğu için değil, müzakere sürecinde sıkıntı olabileceği için.

        Öte yandan Cihan Paçacı’nın dile getirdiği eleştirilerin, İYİ Parti içinde geniş bir karşılığı olduğu gerçeğini de unutmayalım. CHP ile aralarındaki siyasi kod farklılığı, çok uzun zamandır hemen her kritik başlık altında nüksediyor.

        KILIÇDAROĞLU TAMAM MI?

        6’lı masanın dün saatler süren toplantısının ardından yayınladığı metindeki “Millet İttifakı” ifadesi, artık masanın adaylık üzerinde de mutabakata doğru ilerlediği anlamına gelir mi? Ayrıca 30 Ocak’ta açıklanacak ortak politikalar metniyle ilgili anlaştıklarını da açıkladılar.

        Bütün bunlar, kuşkusuz mevcut gelişmeler dikkate alındığında Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusunda el sıkışmaya yakın olduklarını gösterir mi?

        REKLAM

        CHP tarafından gelen açıklamalar, özellikle İYİ Partili Paçacı’nın gösterilen tepkiler, partide Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusundaki bütünleşmenin açık ifadesi.

        Dün CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu: “Sayın Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet tarihinde olmamış bir şeyi başardı. Onun için cumhurbaşkanı olmasını istemiyorlar.” (Bu konuşmanın tamamını okumanızı ya da dinlemenizi tavsiye ederim. Mesela Kuşoğlu’nun 6’lı masa isimlendirmesine olan itirazı ve doğrusunun “Millet İttifakı olduğu” değerlendirmesi, dün yapılan resmi açıklamada karşılık bulmuş görünüyor.)

        ADAYLIK TARTIŞMASI KARTINI AÇMAK

        Dün gece yayınlanan ortak metinde, dikkat çeken bir hususa bakalım şimdi de.

        “Anayasa ve kanunda hiçbir tereddüde yer vermeyecek kadar açık bir şekilde düzenlenmiş olan hükümler uyarınca, TBMM yenileme kararı almadığı müddetçe, Sayın Erdoğan'ın 14 Mayıs'ta yapılacak olan seçimlerde bir kez daha aday olması mümkün değildir. Cumhurbaşkanı'nın, Anayasa'ya aykırı olarak üçüncü kez adaylığını ilan etmesi, demokrasi tarihimize eklediği bir diğer kara sayfadır.”

        Oysa bizzat Kılıçdaroğlu’nun kendisi ve Akşener’in önemli kurmayları böyle bir tartışmaya girmeyeceklerini ifade etmişlerdi.

        Şimdi gelinen noktada bu farklı tutum ne anlama geliyor?

        Sahiden kamuoyunda CHP liderinin Yüksek Seçim Kurulu’yla ilgili yaptığı açıklamalara gelen tepkiler yüzünden mi tavır değiştirdiler?

        Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylığını bu denli keskin ifadelerle anayasaya aykırı ilan etmeleri, acaba seçim yaklaştıkça siyasi dengelerin istedikleri yönde değişmemesiyle ilgili olabilir mi?

        Aylar önce “Her adayla açık farkla kazanıyoruz” diyen muhalefetin, adaylık tartışmasıyla ilgili taktik değiştirmesinin, mevcut siyasi tabloyla doğrudan ilgili olduğunu düşünüyorum.

        Diğer Yazılar