Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Önceki gün, 15 Temmuz gecesi yaşananları tiyatrodan ibaret gören CHP’li Mustafa Akaydın’la ilgili kaleme aldığım yazıda, o gecenin tiyatro olmadığının en mühim şahitlerinden birinin de ulusalcı kimliğiyle bilinen Yeniçağ Gazetesi yazarlarından Tuncay Mollaveisoğlu olduğunu yazdım.

        Yazma amacım da 15 Temmuz gecesi yaşananların tiyatro olabileceği şüphesi nedeniyle kafaları karışık olanları o karışıklıktan kurtarmaktı.

        Kurtardım da çok şükür.

        Birçok CHP’li arkadaşım bile Mollaveisoğlu’nun ailesiyle birlikte 15 Temmuz’da Marmaris’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konakladığı otelde olduğunu bilmiyormuş.

        O gece sonrası yaşadıklarını köşesinde, “Erdoğan’ı yanımdan nasıl kaçırdılar?” başlığıyla kaleme alan ve anbean tüm detayları aktaran Tuncay’ın yazısını okuyan ve 15 Temmuz gecesine başından beri şüpheyle yaklaşan çok eski bir dostum aynen şu mesajı yazdı değerli okurlarım: “Ben bunu bilmiyordum... Sağol böyle bir ayrıntıyı aktardığın için.”

        Neyse... Tam yazdığımyazının geri dönüşlerinin tadını çıkarırken Tuncay’la görüştüm.

        Ve tadım kaçtı, hem de öyle böyle değil. Şoka girdim öğrendiklerim karşısında.

        Çünkü o gece sonrası yazdığı iki yazı nedeniyle Tuncay’a dava açılmış.

        Allah biliyor, önce inanmadım, “Şaka mı yapıyorsun?” dedim... Ama yapmıyormuş. Bütün belgeleri gönderdi bana.

        O günkü yazımda da demiştim, Tuncay ulusalcı ve AK Parti’ye muhalif kimliğiyle bilinen bir gazetecidir.

        O gece orada yaşanılanlara şahit olması ve bunları objektif bir dille okurlarına aktarması demek, o andan sonra AK Parti’yi eleştirmeyeceği anlamına mı gelir! Neymiş efendim, o gece Marmaris’te yaşananları anlattıktan sonra demiş ki: “Bu olayın sonucundan demokrat bir AKP çıkmaz!”

        Ama tabii cezayı verenmahkeme, AK Parti’yi eleştirdiği için ceza veremeyeceğinden başka bir formül bulmuş.

        Şimdi size Tuncay’ın tarafıma yolladığı mesajı aynen aktarıyorum ve yorumunu size bırakıyorum:

        “Bu yazılardan bana FETÖ’yü övmekten 1.5 yıl hapis cezası verildi. Üstelik ilk celsede çıktı karar. Pişmanlık belirtisi göstermediğim için de hâkim erteleme yapmadı...

        Neymiş, yazımda darbeciler için SEÇKİN BİRLİKLER ARASINDAN ÖZEL EĞİTİMLİLER SEÇİLDİ demişim!

        Seçkin birlik lafını cımbızlayıp cezayı çaktılar.

        Oysa; devlet aklı FETÖ’nün elini eteğini öperken ben bu örgütün devlet için tehdit olduğunu anlattığım sayısız program yaptım. Tehditlerle yaşadık...

        Basit bir internet aramasıyla çıkar bu kayıtlar. FETÖ ile mücadele, FETÖ ile mücadele edenlerle mücadeleye dönmemeliydi.

        23 yıldır bağımsız gazetecilik yapıyorum.

        İnsanlar beğenir ya da beğenmez kendi çizgilerim var, duruşumu bozmadım.

        Hep gerçeğin peşinde oldum. İdeolojimle gazeteciliği karıştırmam...”

        *****************

        50. YIL SİTESİ'NDE SANAT GECESİ

        Bodrum günleri devam ediyor. Keyifli de çok şükür.

        Bizim sitede bir sanat atölyesi var.

        İsteyen o atölyede istediği sanat faaliyetini gerçekleştiriyor.

        Resimden tutun da ebru sanatı, el işleri, taş süslemeler, deniz kabuklarına kadar her türlü sanatsal çalışmalar var.

        İşte önceki gece o atölyede yapılan tüm sanat ürünleri sergiye çıktı.

        Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un da teşrif ettiği gecede mütevazı bir de kokteyl vardı.

        Tüm yiyecek içecekler imece usulü hazırlanmıştı.

        İçimizdeki kıymetli müzisyenler harika bir mini konser verdi.

        Sitemiz 50. Yıl’ın Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Bayraktaroğlu...

        Onun mihmandarlığında gerçekleşen bu gecede bir kez daha birlikte, bir arada paylaşarak yaşamanın ve komşuluğun ne kadar kıymetli olduğunu anladık...

        Diğer Yazılar