Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        YEME içme sektörü yurtdışına açılmak için yıllarca birçok girişimde bulundu. Çoğu başarısızlıkla sonuçlandı. Yurtdışında başarılı olan bir tek Sofra vardı. Hüseyin Özer uzun yıllar Londra’da yaşadığı için bunu başardı ancak yıllar sonra gerilemeye başladı. Sofra ve Özer markası İngiltere’de 50’ye yakın yer açtı. Bu büyük bir başarıydı. Haliyle herkes gıptayla bakıyordu. Ama ne olduysa Hüseyin Ağabey bunların hepsini kaybetti. İki tane yeri kaldı. Biri en son gittiğimde ziyaret ettiğim Mayfair’daki Sofra. İlk açılan restoran aynen duruyor. Küçük ama güzel bir yer. Müşteri kitlesi çok iyi... Sadece Türklerin gittiği restoranlardan değil. Yabancı müşteri popülasyonu da yüksek. Hüseyin Ağabey daha çok mutfak işleriyle ilgileniyor. O yüzden iyi yemek çıkıyor. Ben böyle iyi bir keşkek başka yerde yemedim. Diğer şubeler ve restoranlar kapanınca tek mekânla ilgilenmeye başlamış o da. Türk mutfağı adına sevindirici bir adım. Yıllardır yurtdışında Türk mutfağı adı altında saçma sapan şeyler yapılıyordu. Artık iyi şeylerin yapılmasının zamanı geldi. Şimdi Londra’da Yosma var. Dubai’de Rüya başı çeken yerler arasında.

        TÜRK MUTFAĞI YERİNE ET

        Son yıllarda büyük başarı elde eden bir Nusret gerçeği var. İster kabul edin, ister etmeyin. Nusret küçük bir mekânla başlayıp bugün 400 milyon ciro yapan bir işletme haline geldi. “Hadi oradan, bu kadar ciro nasıl yapıyor?” dediğinizi duyar gibiyim. Bu yıl yapacağı ciro en az bu kadar. Zaten Dream’i kurtaran tek yer Nusret bence. Bütün grubu omuzluyor. Ortada gözle görülür, elle tutulur büyük bir başarı var. Bunun sadece Nusret’in başarısı olarak görülmemesi gerekiyor. Bir Türk markası dünyayı kasıp kavuruyor. Yıllarca bizlere et tekniği öğreten Arjantinliler, Brezilyalılar gölgede kalmış durumda. Nusret’in yaptığı her ne kadar Türk mutfağı olmasa da bizim adımıza sevindirici bir haber. Böyle giderse 5 sene sonra “Et işini en iyi Türkler yapıyor” algısı oluşacak. Arjantin ve Brezilya çoktan gölgede kaldı. Türk mutfağında yıllarca mücadele verip yapamadığımızı Nusret hakkıyla yapıyor. Bu işler öyle kolay olmuyor. Zannediyorlar ki dükkân açıyorsun ertesi gün ağzına kadar doluyor. Nusret’e rakip olmak isteyen kaç kişi oldu şimdi saymaya gerek yok. Hepsi yerlerde sürünüyor. Telefon işletmeciliğiyle dükkân çevirmeye çalışıyorlar. Oysa Nusret’in kapısında kuyruk var. İstinye Park, Bebek ve Kanyon’da hamburgerci açtı. Hamburgerci açma ve büyütme fikrinin Ferit Şahenk’e ait olduğu söyleniyor. Bence doğru karar. Ferit Bey çok başarılı bir işadamı. Neyin ne olacağını herkesten daha önce görebiliyor. Çünkü parayı o harcıyor, başarısızlık onun canını acıtıyor. Hiçbir işadamının çöpe atacak bir kuruş parası yoktur, bunu unutmayın. “Adamda para çok, bu işi yapıyor” diyenler var. Hiç katılmıyorum. Sektörde gelecek gördüğü için bu yatırımları yapıyor Ferit Şahenk. Bu işe girerken bazı hatalar yaptılar ama şimdi neyin ne olduğunu gördüler. Nusret’in piyasa değeri bana göre 500 milyon dolar civarında. Küçümsenecek bir başarı değil bu. Bu süreçte Nusret’i iyi yönlendirmek gerekiyor sadece. Eğer kibre kapılırsa kendine yazık eder. Bazen görüyorum gaza getiriyorlar. Aman Nusret gaza gelme kardeşim. Kimler geldi, kimler geçti. Sen onlardan olma. Nusret’in ismi artık yurtdışında da yayılmaya başladı. Dubai ile başlayan zincir Abu Dabi, Londra, Miami diye devam ediyor. Dile kolay, bu kadar yayılmak, iş yapmak kolay değil. Tebrik ediyorum gerçekten. Etiler’de hâlâ kapının önünde kuyruk var.

        Diğer Yazılar