Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Özel Röportajlar Ayhan Taş: Güldürmek kolay değil - Magazin haberleri

        Doğaçlama tiyatro Mahşer-i Cümbüş’ün kurucularından Ayhan Taş, HT Magazin'den Arif Hür'ün sorularını yanıtladı.

        Komedi filmlerinin renkli simalarından Ayhan Taş, cuma günü vizyona giren yeni filmi ‘Arapsaçı’ ile yeniden seyirci karşısına çıktı.

        Geçmişte ünlü olan bir aktörün, o dönemlerde ceketinin cebinde unuttuğu loto kuponuna ikramiye isabet ettiğini fark etmesiyle başlayan olayları konu alan film, kişilerin para hırsını mizahi bir dille işliyor. Filmde dolmuş şoförü Cengiz’i canlandıran ünlü komedyen Ayhan Taş ile rolünü ve kendisi hakkında bilinmeyenleri konuştuk...

        ‘Arapsaçı’ filminin kadrosunda size ‘Varım’ dedirten ne oldu?

        Birincisi senaryo, ikincisi kadroyu ve rolümü beğendim. Üçüncüsü ise Ömer Faruk Yardımcı yazıyor ve yönetiyor. Bütün bunlar yetti hatta arttı bile.

        Bu film sinemaseverlere neler vaat ediyor?

        Neler vaat etmiyor ki? En önemlisi çok geniş bir oyuncu kadrosu var ve her birinin ayrı özellikleri var. Birbirine yakın olmayan, çok farklı tiplerin yan yana geldiği bir iş. Takip edilebilir bir hikâyesi olan ve merakla izlenecek bir film. Ara ara yüksek kahkahalar attırıyor, ara ara da sevimli duygusal anlar yaşatıyor.

        Canlandırdığınız Cengiz karakteri nasıl biri?

        İç hatlarda dolmuş şoförlüğü yapan Cengiz, renkli bir karakteri, geveze bir karısı, bir kızı ve çok çirkin bir oğlu olan bir adam. Ailesinde kimse kimseyi takmıyor.

        Filmin hikâyesini kısaca anlatır mısınız?

        Filmin genel konusuna değinecek olursak, eski bir aktörün şöhretli zamanlarından kalan deri bir ceket büyük bir kilit unsuru. Ceketin içinde büyük ikramiyenin isabet ettiği bir loto kuponu var ve bundan hiç kimsenin haberi yok. O ceket elden ele dolaşıyor. O ceket sayesinde birçok karakterin birbiriyle ilişki kurduğunu görüyoruz. Bana ise sadece bir an gelip geçiyor, çok etkilenmiyorum ben o ceketten.

        Büyük ikramiye size çıksaydı ruh haliniz nasıl olurdu?

        Çıldırırım. Parayı her şeyden önce Mahşer-i Cümbüş tiyatro topluluğunun mülk sahibi olması için kullanırım. İlk tercihim bu olur. Çünkü tiyatroların sürdürülebilir olabilmesi için gösteri yapılan yerin kendilerine ait olması gerekiyor. Çok mutlu olacağımıza eminim.

        ‘Seyircinin ilgisi yapımcıları etkiliyor’

        Komedi türündeki film sayısının her geçen gün artmasını neye bağlıyorsunuz?

        Gülmeye her zaman ihtiyaç duyduğumuz için ortada illaki kötü bir gidişatın olduğu anlamına gelmiyor. Gülmenin zekâyı geliştiren bir yanı da var. Bu açıdan seyircimizin komediye ilgisinin olması, yapımcıların komedi türünü seçmesinde etkili oluyor.

        ‘Kahkaha iyileştiricidir’

        ‘Günümüz seyircisini güldürmek daha kolay’ deniliyor. Sizce de öyle mi?

        Güldürmek kolay bir şey değil, aksine güldürmenin daha zor olduğu hep söylenir ve ben de bu fikirdeyim. Kahkaha yıllar boyunca her zaman iyileştirici bir etki yaratmıştır.

        ‘İnsanımız cesaretli ve girişimci’

        Mahşer-i Cümbüş tam 17 yıldır il il dolaşıyor. Bu süre zarfında yurdumuzun insanları hakkında neler gözlemlediniz?

        Anadolu insanının ne kadar zeki ve katılımcı olduğunu her seferinde görüyoruz. İnteraktif gösterilerde seyirciyle etkileşim halinde oluyoruz. Bir ortaklık üretebiliyoruz. Yaşlısı, genci, farklı inanış ve düşüncede binlerce insanla bir salonda güzel ortaklıklar kuruyoruz. İnsanımızın ne kadar sıcak ve aslında ne kadar girişimci ve cesaretli olduğunu görüyoruz. Bu da bizi her zaman mutlu ediyor.

        "Sanatla, müzikle ve şiirle çok ilgiliydim"

        REKLAM

        Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı?

        Benim kafamda oyuncu olmak diye bir şey hiç yoktu. Aslında fizik okuyordum ama sanatla, müzikle ve şiirle çok ilgiliydim. Sonra bir tiyatro topluluğu kurduk ve orada beş yıl tiyatro yaptım. Tiyatro yapmaya başladıktan sonra da tiyatroyu

        ve oyunculuğu sevmeye başladım. Sonrasında da kafamda oyunculuğa dair bir fikir oluşmaya başladı.

        ‘Yapacağımız çok şey var’

        Sosyal medyada biri sizin için ‘Harcanan potansiyel’ yazmış. Bu yorum hakkında ne düşünüyorsunuz?

        Kim harcamış beni? Harcanmışsam üstümü geri versinler. Ben 27 yaşında tiyatroya girdim, 32 yaşında ilk profesyonel işimi yaptım ve 15 yıldır da büyük bir keyifle yapmaya devam ediyorum. Mahşer- i Cümbüş 17 yıldır var. Olay benim için sadece sinema veya televizyon değil. Binlerce insanla buluşuyorum. Her sene çok güzel gösteriler yapıyoruz ve yapacağımız çok şey var.

        REKLAM

        Harcanmaktan kasıt bir projede başrol olmamak olabilir belki?

        Her zaman kolektif çalışmaktan yanayım. Tek performanslarımı da zaman içinde göreceksiniz.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ