Fikret Orman: "Lyon başkanı takımına güvenmiyor"

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, olaylı Lyon maçıyla ilgili basın toplantısı düzenledi. İşte Orman'ın açıklamaları:

"İlk önce görüntüleri izleyelim. Sonra ben görüşümüzü ifade edeceğim. Bu olaylar başlamadan önce yüzleri maskeli kişiler var. Lyon'un Türk taraftarlarına satmış olduğu biletli insanlara saldırıyla başlıyor olay. Bunun üzerine başlıyor her şey. Kar maskeli taraftar mıdır nedir, onların saldırmasıyla başlıyor. Bu kar maskeli arkadaşlar, Lyon başkanıyla konuşuyorlar. Lyon başkanı, 'Beşiktaşlılar organize olup gelmiş' diyor ya, kim organize görelim. Çoluk çocuğa nelerle saldırıyorlar... Polis de bu kar maskelileri alıp aşağı atıyor, tutuklamıyor. Sonra gol oluyor, hepsi aşağıya iniyor. Bütün taraftarlar giriyor sahanın içerisine."

"Maçı Lyon'la oynayacağımız belli olduktan sonra Lyon, Türk taraftarlara bizim talebimiz olmadan 16-17 bin bilet sattı. Biz de hemen UEFA'ya bilgi verdik. Bunlar bizim isteğimizle değil, Lyon'un stratejisiyle satılmıştır, biz de sorumlu değil dedik. Lyon diyor ki Beşiktaş organize etmiş. Beşiktaş'ın organize ettiği bir şey yok. Biz bunu talep etmedik. Bu organizasyonu yapan Lyon Kulübü. Bizim haberimiz yoktu diyorlar, bu bir hedef saptırma. Hepsi üst taraftan almış, çünkü Lyon öyle tariflemiş. Bunun amacı belli. Lyon para kazanmak istemiş. 1 milyon euro'ya yakın hasılat elde etmişler. Bu taraftarlardan sorumlu olan kim? Lyon Kulübü. Bunu düşünebiliyor musunuz Türkiye'de olduğunu? Biz yine yapıcı olarak hareket ettik. Maç oynansın dedik. Güvenliğimiz yok, iptal olsun gibi bir talebimiz olmadı. İki takımın hocaları ve kaptanlar çağırılıyor. Şenol Güneş diyor ki sahanın ortasında buluşalım, dostluk mesajı verelim. Biz pozitif katkı vermek istiyoruz. Sahaya girmeler oluyor. Muhatabı biz değiliz, Lyon Kulübü. Açıklamalara bakın... Biz Avrupa kupalarında maçlar oynadık. Her maçta da teşekkür aldık. Bizle alakalı bir şey yok ki. Lyon'da oluyor her şey. Diyorlar ki İstanbul'daki maç seyircisiz oynansın. Bunun spor ahlakında yeri yoktur. Burada mı oynandı maç? Hayır. Böyle bir imaj mı var? Hayır. Herkes gelmiş, hiç böyle bir şey olmadı.

"LYON BAŞKANI TAKIMINA GÜVENMİYOR"

Benim algıladığım Vodafone Arena'da taraftarıyla bütünleşmiş Beşiktaş'ı yenemeyecekleri algısı var. Kendi takımına güvenmiyor. Biz çıkalım, oynayalım diyoruz. Beşiktaş'ın bu maçla alakalı, temsilci raporunda yanıcı madde ve meşale yakılması, ayrıca merdiven boşluklarının dolu olması yazılmış. Bunun dışında bir şey yok. Biz misafiriz. Bütün görüntüleri gösterdik. Biz sorumlu değiliz. Bizim stadımızda olsa biz sorumluyduk. Bunun yüzde 5'i olsa dünya ayağa kalkar. L'Equipe'e baktım, kendileri yazmışlar... İhraç olmazsak kendimizi kazançlı sayalım demişler. Kendi yorumlarıdır. Maç sahada kazanılır. Biz takıma güveniyoruz. Bu maçı alacağımıza, turu geçeceğimize inanıyoruz. Biz Beşiktaş'ı temsil ediyoruz. Böyle provokasyonlara gelmeyeceğiz. Bütün Beşiktaşlılara da rica ediyorum. Lütfen Beşiktaş'ı temsil ettiklerini unutmasınlar. Bizim evimiz burası. Bakanımız da aradı beni. Onlar da çok rahatsız olmuşlar durumdan. Devletimiz ve kulübümüzün bakış açısı bu. Biletler satışa çıkacak. Sessiz tezahürat uygulaması yaptık, UEFA'dan tebrik aldık. Olympiakos maçında yaptığımız koreografi UEFA tarafından beğenildi. Stadımız en güzel stat seçildi. Yaptıklarımız ortadadır. Biz onları en iyi şekilde misafir edeceğiz. Bizim de sakin olmamız lazım. Taraftarlardan tekrar rica ediyorum.

BORDO FORMA

"Bu bordo forma mevzusu... Bir konu hakkında yorum yapılıyor ama cehaletle yapılıyor. Biz 3 forma seçiyoruz sene başında. İlk seçme hakkı ev sahibindedir, sonra da UEFA seçiyor. İtiraz edebiliyoruz ama biz karar vermiyoruz. Neyi tartışıyoruz? Bunun üstünde Beşiktaş arması var. Anket mi yapacağız taraftara? Mesaj atıyorlar, hangi forma olursa olsun, bizim kutsal formamızdır. Satış rakamları da iyi. Suni gündemler yaratmasınlar, öğrensinler."

FABRI'YE DESTEK

"Fabri çok sevdiğimiz bir çocuk. Çok iyi bir profesyonel. Kalecilik zor bir bölge. Hatanın en çok sırıttığı bölge. Diğerleri birbirini telafi edebiliyor ama kalecide zor oluyor. Ben Fabri'yi önümüzdeki maçta yapacağı kurtarışlarla bunu telafi edeceğine inanıyorum. İnşallah hiç gol yemeden maçı bitirecek."

FORMA KAMPANYASI

"Lyon maçına kadar maça formanla gel ve evinde de formanla izle kampanyası yapıyoruz. Yüzde 20 indirim yapıyoruz. İlgiden memnunuz. Daha fazlasını istemekte de sakınca yok."

"Bizim hiçbir endişemiz yok. Kurallar belli. Tek endişem tansiyonu yükselterek maçta istenmeyen şeyler olması. Biz turu geçmek istiyoruz. Tansiyon yükseltmeye alıştılar. Türkiye'de de oluyor. Hocamızla konuşuyorlar. Beşiktaş taraftarı sakin olsun. Burası bizim yuvamız. Maçı kazanmak için 90 dakika takımımızın arkasında olacağız. Maç geç olunca erken eğlenmeye başlıyorlar, maçta enerji kalmıyor. Benim ricam eğlencelerini maça saklasınlar. Desibel rekoru kırılsın."

"Biz diğer takımlara zarar vermek istemiyoruz. Maçımızı oynamak istiyoruz. Olayları yapanlar onlar, taraftarları örgütleyenler onlar. Sorumlu tutulan Beşiktaş. Buna çocuklar güler. Maçta her şey olabilir. Biz istiyoruz ki kazanalım. Onlar da yenmek istiyordur. Sahada oynayalım. Bunları Türkiye'de görüyorduk ama Avrupa'da ilk kez görüyorum."

"Servet Yardımcı büyük bir şans. İlk günden beri destekliyoruz. Bu Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray mevzusu değil. Kiev maçından sonra da söyledim. Hakem maçı vermek üzere gelmişti. Siz kuvvetli olmadığınız zaman çok daha fazla etkileniyorsunuz. Şu olaylar Türkiye'de olmuş olsaydı, Lyon sahaya çıkmıyoruz diyecekti. Kendi stadında olanlardan ötürü bizim stadımızda seyircisiz maç oynatmak isteyen zihniyet neler yapmaz? Neler yapacaktı... Bizim stadımızda böyle şeyler olmuyor. Biz centilmeniz."

"Biz camia olarak kenetlenmiş vaziyetteyiz. Lyon'daki maçta sokaklarda gördük. Türkiye'yi temsil eden tek kulübüz şu anda. Türkiye'ye yakışır şekilde temsil ediyoruz. Biz sahada oynarız. Ağzımızla oynuyoruz. Hep de ne hikmetse ağzıyla oynayanlara cevap veriyoruz."

"Organize olarak bunu planladıklarını söylersem çok ağır olur. İftira atmak bizim işimiz değil."

"Ailemle olduğum için Lyon'un maç öncesinde verdiği yemeğe gidemedim. Bir tavır söz konusu değildi."

"Dinamo Kiev maçında hakemin niyetini hemen anlıyoruz. Maçtır bu, bu hakem de olsa belki orada yenilebilirdik. Ona oyuncular karar versin. Oyuncular skoru belirlesin. Geriye dönüp konuşmanın anlamı yok. Biz UEFA Kupası'nı istiyoruz. Alabilir miyiz? Alabiliriz. Evimizde bütünleşmiş Beşiktaş taraftarıyla biz onları burada eleriz. Lyon da elemek için gelecektir. Buna futbolcular karar versin. Tansiyonu artırmaya çalışmalar... Bunu Türkiye'de çok yaptıkları için alıştık artık bunlara."

"Hiçbir endişem yok. Lyon taraftarları gelsin. İlk defa böyle bir maç oynamıyoruz burada. Güvenliği artıracağımız falan da yok. Provokasyonu kesmek istedim. Tabii ki bağıracağız, ıslıklayacağız, tezahürat yapacağız ama bunlar spor içinde olacak. Hoş gelirler, biz onları en iyi şekilde ağırlarız. VIP'de 200 kişilik yer var, bir de kendi yerleri var. Neyse o. Kullanmazlarsa biz kullanırız. Biz kurallara uyarız. Maçlar kazanılır, kaybedilir. Biz üzerimize yapışacak bir şey yapmayız. Burası asillerin kulübü, halkın kulübü. Her duruşumuz asildir bizim. Başka talepleri de olursa yardımcı oluruz. Loca istedik, verdi onlar da. Sağ olsunlar. Maça gelene kadar her şey gayet iyiydi. Localar biraz pahalı geldi, bizim de gözden geçirmemiz lazım. Millet isyan ediyor ama bir locaya 24 bin euro verdik."

DİVAN KURULU

"Beşiktaş Divan Kurulu, akil insanlar topluluğu. Onore olma yeridir orası. Hoş bir şeydir. İcra görevi yönetim kuruluna verilmiştir. Divan Kurulu'nu divan kurulu seçer. Beşiktaş'ta bir kopukluk yoktur. Acayip bir ilişkimiz vardır. Temsil makamlarını muhalefet makamı gibi kullanmak, kürsüyü işgal etmek ne kadar ayıp. Yakışıyor mu bunlar? Ne kadar ayıp şeyler bunlar. Daha iyi yönetirim diyorsan aday olursun. Beşiktaş Divan Kurulu, muhalefet kurulu değildir ki. 5 senedir... Yeter! Biz ne yaptık? Ne kötülük ettik? Ne bu hırs, bu kin? Bugün bir gazeteci yazmış. Beşiktaş artık tek büyüktür diye. Biz geldiğimizde de böyle diyorduk. Tabii ki her kulüp der tek büyük bizi diye."