AHMET HAKAN'ININ İKİNCİ YARISI!

Ahmet Hakan, Aşkın İkinci Yarısı filmini görmüş gibi yapmıştı. Bu görmüş gibi yapmış, mış durumu üzerinden, Mehmet Aslantuğ'a çakmıştı.

Daha evvel, mış gibi yapmışlığını yakalamıştım. Ve artık onun yazılarından ciğerini sökmüştüm, anlamıştım.

Ahmet.

Filme çakmamıştı.

Mehmet'e çakmıştı.

Köşesi olan bir adam olarak, bir filmi beğenip beğenmeme hakkı vardı, gayet tabi ki. Bunu yazma hakkı da.

Ama bu öyle bir şey değildi. Mehmet ile bir alıp veremediği var idi. Bu çok belli oluyordu. Ahmet, Mehmet'in düşmanı idi. Yazısı tam bir düşman yazısı idi.

Bir filmi kötülemenin 7 maddesi olur muydu, olamazdı tabii. Ahmet ne yapmıştı; Mehmet'in kişiliği üzerinden 7 kötü tohumu ekmişti, köşesinde.

Bir ümitle film yapmış Mehmet'in kötülüğünü istiyordu, açık açık. Bu filme gidilmez diyordu.

Sinsi, sinsi.

O zaten çok sinsi bir adamdı.

Ve vicdansız sabuha idi.

Vicdansız Ahmet.

Filmi gördüm, hayatımda gördüğüm en güzel fotoğraf kareleri var. Bodrum Ortakent'te çekilmiş. Mehmet olağanüstü, Arzum olması gerektiği kadar oynamış filmde. Bir de küçük kız var, oyuncu, o da çok iyi oynamış.

Mehmet hayal etmiş, yazmış ve oynamış. Parasını da cebinden harcamış.

Nuri Bilge Ceylan filmlerine özenti, demiş kötü Ahmet. Hiç alakası yok.

Dramatik bir aşk filmi.

Ben filmin iki yerinde ağladım.

Mehmer Aslantuğ'u tırmandırıp, sinirlendirip, adamı konuşturduktan sonra, bakın hani efendi adamdı, cilası düştü işte, yapmıştı.

Bu arkadan dolanıp güreşe benzer Ahmet.

Bazen insanların anladığı dilden konuşmalıyız. Değil mi Ahmet?

Küfür ederse, küfürle cevap vermek lazım.

Ben de öyle yapıyorum.

O da sana anladığın dilden cevap verdi.

Uyanıklık yok Ahmet.

Bu arada Mehmet'in, yatak odası sesi, seni niye rahatsız etti anlayamadım.

Biz kadınlar çok memnunuz Ahmet.

Sana ne Ahmet.

Kötü Ahmet.