Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Esin Övet Doğruyu anlatınca inanmıyorlar
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Önümüz yaz, mevzumuz klasik bitmeyen kilo derdi...

        Eğer bir insan kilo veriyor ve bunu da anlatmıyor ya da karşı tarafı tatmin edici bir anlatım sergilemiyorsa azar işitiyor. Show TV'nin sevilen programı "Güldür Güldür Show"un İbrahim'i Rüştü Onur Atilla da 365 günde, 45 kilo vermiş ve "'Nasıl oldu' diye soruyorlar. Anlatmayınca, cevap vermeyince de kızanlar oluyor" demiş.

        Kendisini şu ara en çok ben anlarım. İnanın ben de böyle tepkilerle karşılaşıyorum. Daha çok yakın bir zamanda, üstelik çok yakın arkadaşım sordu. Ben de yaptığım zayıflama şeklini anlattım ama bana inanmadı ve "Yeme beni. Bana söyle bari, kimseye söylemem. Kesin bir şey yaptırdın" dedi. Benim diyet ile değil bir yöntem ile zayıfladığımı düşündü o da birçok kişi gibi. Nedir insanların ilk aklına gelen yöntem "Mide küçültme, yağ aldırma" gibi yöntemler.

        Hatta annem de, "Bana sürekli 'Esin ne yaptı mide ameliyatı mı oldu?' diye soranlar var" diyor.

        Bir kere mide ameliyatı olacak kadar kilo almamıştım. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir doktor mide ameliyatı yapmazdı benim gibi bir insana. Geçen sene ciddi bir sağlık sorunu yaşadım ve hala da yaşıyorum. Bu sağlık sorunu ile kullandığım ilaçlar ve tabii ki psikolojisi ile savaşmak hiç kolay olmadı. Ki hala da uğraşıyorum. Fakat hiçbir dönem bu kadar fazla kilo almadığım için bir gün silkelendim ve karar verdim. İki ay içinde de 16 kilo gitmişti.

        Ne mi yaptım;

        1-Karar verdim.

        2-Düzenli beslendim.

        3-Karbonhidrat ve şekeri tamamen hayatımdan çıkarttım.

        4-Zor ama stresten ve beni aşağıya çeken insanlardan uzak durdum.

        5-Tek öğün beslendim.

        Zor biliyorum ama isteyince oluyor gerçekten. Kafada büyütüldüğü kadar da zor değil aslında. Sadece ne yapmak istediğinize karar vereceksiniz hepsi bu!!!

        Ve bir de diyette şunu çok net fark ettim; diyete girdiğimi kimseye söylemedim. Çünkü "Diyetteyim ben" deyince maalesef, "Çok kilo aldın" diyen arkadaş, eş, dost "Amaaaan bugün ye boş ver, yarın devam edersin diyetine" diye diye sizi mıncıklıyor, rahat vermiyor ve o gün diyeti bozmanız için uğraşıyor. Hatta diyette olduğunuzu söyleyince, ne yaptığını da soruyor ve hemen, "Aaaa bak o yanlış, böyle yap" ya da "Olmaz onun kesin bir sorunu çıkar sonra" diye diye yine rahat vermiyor.

        Çok acayip bir psikoloji içinde insanlar. Anlamak mümkün değil. O yüzden ilk bir ay sakladım. Sadece çok az kişi biliyordu ki, zaten onların gözü önünde gitti kilolular.

        Gerçekten eğer diyete girmek istiyorsanız size en büyük tavsiyem bu olacaktır.

        1-Diyete girdiğinizi söylemeyin.

        2-Biraz uzaklaşın. (En az bir ay)

        3-Düzenli uyku sistemine mutlaka geçin.

        4-Tatillerinizde, eş-dost buluşmalardan geri kalmayın.

        5-Tatilde kısıtlamayın kendinizi, ama tatil sonrası tekrar eski düzene dönün.

        6-Arkadaş, eş, dost buluşmalarınızda tabağınızı doldurun, yiyormuş gibi yapın. Onlarda mutlu olsun sizi rahat bıraksın.

        Yoksa bu sınavı size kaybettirmek için uğraşan çok insan var benden söylemesi.

        Hem diyet ile uğraşıp, hem de bu bu tiplerle uğraşmak zor. O yüzden siz diyete alışana kadar kimseyle paylaşmayın en büyük tavsiyem bu.

        Bu arada bazı insanlar var ki, zayıflamak için sadece mide küçültme operasyonun gerekli olduğunu düşünüyor. Ben hiç onlardan değilim. Mesela Rüştü Onur Atilla'da, mide küçültme ameliyatı ile 45 kilo vermiş. Harika da gözüküyor ama bu ameliyatların tehlikesinden ve zor oluşundan da bahsetmiş. O yüzden ciddiye almak gerek. Hemen "Kilo aldım midemi küçülteceğim, yağ aldırayım" diye düşünmeyin.

        Kendi sağlığınıza, yaşam şeklinize göre sağlıklı bir beslenme türü illa ki, vardır. Önümüz yaz, şimdi insanlar küçük panik halinde. Alınan kilolar var ama dediğim gibi karar verilince her şey mümkün. Önemli olan istemek.

        ***

        Garip bir psikoloji

        Başlıkta da gördüğünüz üzere maalesef bu yaşıma geldim, bunca yıldır bu sektördeyim bazı insanlar doğruyu söylediğiniz zaman inanmıyor.

        Bunu zaman içinde fark ettim ki, doğruya inanmayan insanların en büyük sorunu kendileri.

        Çünkü kendilerine inanmıyorlar, karşısındakini de kendisi gibi görüyorlar.

        Ya da etrafta çok yalan söyleyen insan var artık kim, kime inanacağına şaşırdı.

        Garip bir psikoloji!!!

        ***

        Ne yedin, ne içtin mevzusu

        Diyet listesi paylaşmıyorum diye de kızanlar var. Ancak böyle bir listeyi asla yazmam, bilgi vermem. Bana iyi gelen size iyi gelmeyebilir. Aldığım vitamin ve ilaçları da asla yazmam ve paylaşmam. Paylaşanlara da kızıyorum.

        Çünkü bizim insanımız maalesef araştırmadan, doktora sormadan paylaşılan bir şeyi hemen satın alıp kullanıyor. Ki son Dilangiller mevzusunda da gördük, yaşadık.

        Merdiven altı diye söylenen ürünleri ünlü biri paylaştığı zaman hemen tüketiliyor, alınıyor ve kullanılıyordu.

        O yüzden benden her hangi bir ürün, diyet listesi göremeyeceksiniz.