Show TV'de ilk yayınlandığı günden bu yana tüm dikkatleri üzerine çeken ve önümüzdeki hafta final yapacak olan "Aile" dizisinde bu hafta, Serenay Sarıkaya yine kendine hayran bıraktı. Öyle bir performans sergiledi ki, "Of ki ne of" dedirtti.
"Aile" dizisinde Devin karakterine can veren Serenay Sarıkaya, düğün sahnesinde Ebru Gündeş, Orhan Gencebay gibi ustaların seslendirdiği "Benim Dünyam" şarkısına can verdi. Ama ne can verme. Öyle böyle değil. Zor bir şarkı, daha önce usta isimler yorumlamış ve Serenay Sarıkaya bu zoru ciddi bir şekilde başardı.
Önceki gün de herkes bu yorumu konuşuyordu. Ki Serenay Sarıkaya'nın ilk şarkı söyleyişi değil. Birçok dizi ve katıldığı televizyon programlarında yorumları ile dikkat çeker her zaman. Her türlü şarkıyı yorumlar ve hepsinde de başarılı olur. Fakat Serenay'ın bu yorumu tüm ustalardan da alkış toplamadı çünkü zor bir şarkı. Daha önce de yazdım, yine yazıyorum.
Serenay Sarıkaya albüm yapsa, bir yerde sahneye çıksa düşünemiyorum o mekanı yer bulamayız.
Bir kere o çıkarttığı şarkı dillere dolanır.
Ve Serenay Sarıkaya, sahneye yakışıyor, her türlü şarkıya hayat veriyor. Seyircisi ile arasındaki diyalog oldukça iyi.
E daha ne olsun!!! Sahnenin istediği üç önemli bileşen Serenay Sarıkaya'da var.
Olur mu olur!!! Hem de şahane olur.
Sen şarkı söyle biz dinleyelim Serenay....
***
Hesabı kadın mı öder, erkek mi?
Bitmeyen bir konu; "Hesabı kadın mı öder, erkek mi?" mevzusu.
İnanın çocukluğumdan bu yana duyarım bu tartışmayı. Hala da konuşula konuşula çözüme ulaşılamadı.
Kimi kadın; "Hesabı erkek ödemeli" der kimi kadın "İki taraflı öderiz ne olacak canım" der. Kimisi de, "Bazen o öder bazen ben ne olacak" der.
Kimi erkek; "Hesabı kesinlikle ben öderim" der, kimisi "Kadına hesap ödetmem" der. Kimisi "Ben de öderim, kadın da" der. Yani bu durum aslında iki tarafın ilişkisindeki gittiği yol, bakış açısı, durumu değerlendirme şekliyle ilgili. Tabii bizim toplumumuzda genelde kadınlar çalışmaz ev hanımıdır. Erkekler evine bakmakla yükümlü olmuş yıllarca. Fakat artık böyle değil. Yüzdeye vurursak kadınlar her iş alanında sahada.
Çalışıyor, üretiyor, parasını kazanıyor. Yani hesabı kadın da ödeyebilir, ama karşısındaki para kazanan kadınsa erkek de ödeyebilir. Bunu bu kadar diretmeyi anlamıyorum sadece.
Bana da; "Sence hesabı kim öder" diye soruyorlar sık sık.
Bakın şahsen ben dört abla, anne ve teyzelerle dolu bir evde büyüdüm. O evin içinde ve çocukluğumda "Bak kızım hesabı erkek ödesin. Sakın sen ödeme" gibi bir cümle duymadım. Ya da ablalarımdan, "Asla hesabı ödemem" gibi bir cümle de duymadım. Yani ben bu tarz şeylerle büyümedim. O yüzden pek kafam basmıyor böyle şeylere. Ve bu sonradan da olmuyor. Yani o çip sonradan yüklenmiyor sanırım.
Sadece, "Ayakların üzerinde dur, kimseye muhtaç olma" sözleriyle büyüdüm.
20'lerimden sonra hayatıma giren kadın arkadaşlarımdan, "A hesabı erkek ödesin", "Erkeğe sakın hediye alma", "Düşük kalitede arabası varsa sakın onunla sevgili olma" gibi cümleler duymaya başladım gerçekten. Ama düşünün 20'lerimde. Yani o yaşa kadar basmayan kafa o yaştan sonra nasıl bassın!!! (Gülüyorum kendime. Siz de gülebilirsiniz)
Yani maalesef insan değişmiyor. Ben o mantıkları hiç kendime empoze edemedim sonradan. Edeceğim dedim ama olmadı. Çünkü çok arkadaşım uğraştı da benim için; "Kızım hediye alma. Kızım hesabı ödeme. Kızım organizeyi sen yapma" diye diye...
Tabii sevgilimle yemeğe çıktığımda illa ki, "Allaaaaah aşkına ver hesabı ben ödeyim" demiyorum. Daha doğrusu öyle bir an olmuyor. Ya da o nokta da değil beynim.. Sevgilim ödüyor elbet. Ama bana dese ki, "Esin bugün hesabı sen öder misin? Ben müsait değilim" öderim. Sorun yaratmam. Ya da "Bak şimdi hesabı bana ödetti adam çulsuz mu kaldı" ya da "Dur ayrılayım ben. Çünkü hesabı bana ödetti" ya da "aaa ben ödeyemem" demem.
Dediğim gibi ilişkinin dinamiği ile ilgili geliyor bana bu durumlar.
Gazeteci arkadaşım Orkun Ün'de sürekli "Hesabı erkek öder" diye yazıyor. Gerçekten sık sık yazıyor.
Beni bu da rahatsız etmiyor. Bir erkeğin ağzından bunu duyunca rahatsız olmuyorum. Ne güzel tamam böyle düşünen erkekler çok sık dile getirsin fikrini.
Benim de düşüncem kesinlikle ödesin ya da ödemesin değil.
O anlık durum, gidişat, ilişki de aldığın yol ile ilgili olduğunu düşünüyorum.
Bunlara ilişkide çok kafa yormamak gerektiğine de inanıyorum. Bir insan bir insanı seviyorsa, o ilişkide mutluysa o detaya takılmaz takılmamalı diyenlerdenim.
Tabii "Davul bile dengi denginedir" lafına da çok inanıyorum. Bunu yıllar bana çok net öğretti ve evet herkes dengi ile mutlu olur. Bunun başka türlüsü mümkün gözükmüyor.
