Vezir ve rezil!

Başakşehir’i seyrederken insanın gözü yoruluyor. Nasıl yorulmasın! İnanılmaz bir baskı kuruluyor. Nefis paslaşmalar yapılıyor. Her bir futbolcusu leblebi çekirdek gibi gol atıyor.

Kabul etmek gerekir, Başakşehir ülkemizdeki her takımı içeride ya da dışarıda yenebilecek bir güce sahip bulunuyor.

Haliyle de şampiyonluğun en büyük adayı olma özelliğini artık çok daha net bir şekilde ortaya koyuyor.

Unutmamak gerekir. Başka takımlarda olan pek çok dezavantaj, Başakşehir’de avantaj olarak ön plana çıkıyor. Nasıl mı? Parasal sorun yok. Kadro geniş. Kupa yorgunluğu da yaşanmayacak. Kaliteli teknik ekibin son derece iştahlı oluşunu da bir kenara yazalım.

Zaten bu faktörler iyi bütünleştiği için harika bir Başakşehir ortaya çıktı.

Dün kısa kesmeseydi eğer, Beşiktaş’ın 29 yıl önce Adana Demirspor karşısında elde ettiği 10-0’lık rekoru zorlayabilir ve hatta kırabilirdi de...

Karabükspor için fazla söze gerek yok. Bu takımı bu duruma düşürenler utansın. Kabahatin belki de en azı, dün sahada mücadele veren futbolcularda... Çoğu ise son yıllarda görev yapan bazı yöneticilerde... Bu güzelim kulüp, hiç kimse kusura bakmasın ama, transfer dönemlerinde adeta kevgire çevrildi. Bazı simsarların önü açıldı. Çanak tutuldu. Rezil bir tablo ortaya çıktı. Paralar sokağa atıldı. Zaten yöneticilerin ve simsarların bazıları halen savcılıkta ifade veriyor. Ne diyeyim!

Kimilerine de ders olsun.