Başarı hikayesi
Böylesine güzel ve başarı ile işletilen bir tatil beldesinden sizlere daha da bahsetmezsem inanın vicdan azabı çekeceğim. Çünkü buraya yıllardır gelirim. Genelde (iklimden dolayı) sezon başında ve sonunda gelmekten büyük keyif aldığım bu doğa harikası tatil beldesi inanın dünyanın diğer bir ucunda falan değil.
Sardunya, Capri ya da Yunan adalarında da değil. Burada kendi topraklarımızda. Fethiye’de... Sizlere Fethiye Hillside Beach Club’tan bahsediyorum.
Her nedense yıllardır burası hakkında sizlere tek satır yazmadım. Bu özel mekanı kimseyle paylaşmak istemedim ve hep kendime sakladım.
Fakat dünya çapında aldığı birçok ödülle kalitesini kanıtlayan Hillside Beach Club’ın başarı öyküsü kendisini de aşıp, yönetim bilimleri alanında dünyanın önde gelen üniversitelerinden Harvard Business School’da (HBS) ders olarak okutulmaya başlayınca bencillik ettiğimi fark ettim. Alarko Holding’in Turizm Grubu’nun bünyesinde olan ve dünya çapında aldığı birçok ödülle kalitesini kanıtlayan Hillside Beach Club yanlış okumadınız, yönetim bilimleri alanında dünyanın önde gelen üniversitelerinden Harvard Business School’da artık ders oldu.
“Akdeniz’de En İyi Aile Tatili Deneyimi Sunmak” konulu bir tez çalışmasında çok yönlü olarak incelenmiş ve ödüle layık görülmüş. Hillside’ın başarıları kısaca, yüzde 98 oranında müşteri memnuniyeti ve yüzde 68 oranında tesise yeniden geliş sağlaması olarak sıralansa da bence çok daha fazlası var.
İLK KEZ GÖRDÜM
Bir tesisin çalışanları tam 7 ay boyunca (Nisan-Ekim) sürekli güler yüzlü olabilir mi? Güne başlarken sanki hepsine birer xanax veriyorlar. Bu kadar sakin, bu kadar işini severek yapan çalışanlar grubunu inanın hayatım da ilk kez gördüm.
Odaları temizleyen personelden tutun, resepsiyon çalışanlarına, plaj görevlilerine kadar herkes bir harika. Hem de yıllardır. Buraya gelen misafirler gibi çalışanlarda buranın bağımlısı olmuşlar. Hangi yabancı turist aile ile konuşsam buraya en az onuncu gelişleri falan. Her gelişlerinde bir sonra ki yılın rezervasyonunu yaparak gittiklerinden buranın müdavimi olmuşlar. Fakat onlar benim gibi bencil davranmıyorlar. Fethiye Hillside’da geçirdikleri mükemmel tatilden ,çalışanlardan, yemeklerden, su sporlarından, doğanın denizin güzelliğinden o kadar çok bahsediyorlar ki mutlaka her geri gelişlerinde yanlarında birkaç yabancı aile daha oluyor.
Her yıl 29 Ekim’de kapılarını Nisan ayına kadar kapatan Hill Side Beach Club’un hakkını vermek lazım. Görmediğim İtalyan ve Yunan adası kalmadı diyebilirim. Fakat inanın hiçbirinde buranın tadını, doğasını, denizinin güzelliğini bulamadım. Bugün hem yiğidin hakkını yiğide verdim, hem de Hill Side’a karşı duyduğum vicdan azabından kurtulmuş oldum. (Tabi önümüzde ki sezon rezervasyonumu da yapmayı ihmal etmedim.) Keşke ülkemizde ki her tesis bu kadar başarı ile işletilse de turizm açısından sıkıntı çekmesek. Sahi neden Harward’da okutuluyor da bizim üniversitelerimizde bu başarı hikayesi işletme ders olarak okutulmuyor? Bakın şimdi merak ettim.
