Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Çocukların internetle ilişkisinin sınırı nasıl çizilmeli, aileler ne yapmalı?

        İnternetsiz bir hayat düşünebiliyor musunuz? Postacıyı bile bir önceki yüzyılda bırakmışken, bu sorunun yanıtı elbette "hayır". Ama facebook, msn gibi sosyal iletişim siteleri üzerinden kurulan ilişkilerin cinayet, tecavüz gibi vakalarla sonuçlanan olumsuz örnekleri, ‘çocukların internete girişi engellenmeli mi' tartışmasını ister istemez gündeme taşıyor. Çocuklara internet kısıtlaması akılcı bir çözüm olur mu? İnternetin bütün kötülüklerin anası gibi sunulması ne kadar mantıklı?

        GÜLİN YILDIRIMKAYA

        gulinyildirimkaya@haberturk.com

        Prof. Dr. Huriye Kuruoğlu

        Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi

        İnternet çocuklar için tehlikeli

        Çocuklar yetişkin olma sürecinde gerçekle sanal olanı ayırt edemiyorlar. Bu nedenle ailelerin, eğitimcilerin ve kurumların dikkatli olması gerekir. Cinayetler başlamadan önce denetim mekanizması olmalı. Sansüre karşı değilim ama söz konusu çocuklar olunca iş değişiyor. Sadece cinayetler için değil, ileride psikopat ruhlu bireylerin yetişmemesi bağlamında da önlemler alınmalıdır. Bu en az cinayet kadar tehlikeli sonuçta başkalarının hayatlarını da etkileyebilir. İnternetteki bu olaylar ruhları, bedenleri sarsıyor. Tehlikeli bir şey. Ancak bu konuda korkunç bir boşluk, vurdumduymazlık var. Sadece belirli bir kitle var karşı olan. Çalışmalar yapıyorlar ama bir faydası olmadı. Umutsuz olmak istemiyorum ama bilgisayar oyunları ve internet tehlikeli. En zararsız gibi görünen bilgisayar programları bile bomba gibi bir etki yaratabiliyor. Hem bu tarz tatsız olaylar yaşanıyor hem de çocukları yabancılaşmaya, yalnızlaşmaya itiyor. Bu konuda ilk okuldan itibaren çocuklara eğitimler verilmeli. Ancak bunlar kuru ders olarak değil de günlük olaylardan yola çıkılarak yapılan eğitimler olmalı. Aileler, okullar bu konuya üst düzey bakmalı. Önerisi olanların önerileri de devlet tarafından desteklenmeli. Cinayetler önlenemeyecek olaylar değil, insanoğlu nelerin hakkından gelmiş bunun mu hakkından gelemeyecek?

        Prof. Dr. Kerem DOKSAT

        Psikiyatr

        İnternet yokken de kötülük vardı

        Çağımız iletişim, bilişim çağı. Yaşananlar, yasaklarla, "Şuraya, buraya girme" demekle başa çıkılacak sorunlar değil. Burada üst yapı kurumu olarak ahlaka çok önemli görev düşüyor. Facebook ve msni yasaklamak yerine çocuklarımıza hatta yetişkinlerimize de – sosyokültürel ve ekonomik açıdan gelişmiş birçok yetişkin de bunu yapıyor- tanımadıkları insanlarla buluşmaya varacak kadar irrasyonel durumlara girmemeleri gerektiğini doğru dürüst biçimde anlatmalıyız. Eskiden internet yokken de türlü kötülük vardı, o zaman da insanlar sokakta tanışıyorlardı. Sırada 3 boyutlu teknolojiler var vs. Yapılacak olan bunların önüne geçmek değil nasıl kullanılacağını öğrenmek, öğretmektir. Yasaklarla değil, terbiyeyle, görgüyle, eğitimle halledilecek bir sorun bu.

        Timur SIRT

        Sabah Gazetesi teknoloji yazarı

        İnterneti suçlamak, boş şırıngayı yasaklamaya benziyor

        Yaşanan olumsuzlukların ardından interneti suçlu ilan etmek, "Boş şırıngalar yasaklansın" demeye benziyor. Boş şırıngayı aşı için de kullanırsın, uyuşturucu için de. Bu şırınganın suçlu olduğunu göstermez. İnsanlar kendi suçlarını, zayıflıklarını örtbas etmek için interneti sorumlu ilan ediyorlar.

        Diğer Yazılar