Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Alper Uçar’ın Ukraynalı partneri Alisa’yla Kış Olimpiyatları’nda, buz dansında ilk 20’ye girmesi, büyük sevinç yaşattı...

        Oysa Alper Uçar’ın, idman yapabileceği, yarışa katılabileceği bir buz pateni salonumuz bile yoktu 2000’lerde... Bir tane Kocaeli’nde vardı ki, 99 Gölcük Depremi’nde morg olarak kullanılmıştı... Bir de Ankara’da vardı ve ne yazık ki, işletme maliyetleri yüksek diye spora kapatılmıştı...

        Hem 2004 Atina Yaz Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunları, hem de 2006 Torino Kış Olimpiyatları için hazırlıklara başlamamız gerekiyordu... Yaz için 60 tane sporcu bulabilmiştik ama kış için ne yazık ki neredeyse yokları oynuyorduk...

        Buz Sporları ve Kayak Federasyonlarımızla çalışmaya koyulduk... İki tane patencimiz olduğunu öğrendik... Türkiye’de çalışacak yer olmayınca, varını yoğunu satıp kızını eğitmek için Kanada’ya göç eden Karademir Ailesi’ni davet edip görüştük...

        Acilen Ankara’daki Buz Sporları Sarayı’nı tadilattan geçirip hizmete açtık... Hem Buz Hokeyi Ligi yoluna girdi, hem de buz patencileri yetişmeye başladı...

        Kanadalı hocası Terry ile kısa zamanda ciddi bir mesafe alan Tuba Karademir, 7’si kayakçı, 8 sporcuyla katıldığımız Torino Kış Olimpiyatları’nda bayrağımızı taşıdı, sonra da yarışmalarda büyük başarı göstererek finallerde yarıştı, alkışlar arasında müsabakasını tamamladı...

        Alper Uçar ise daha gençti... Onun da ailesiyle görüştük ve geleceğe hazırlamak için bir program yaptık... Bugün 33 yaşında ülkemizin yüzünü güldüren isim oldu... Tebrik ediyoruz, daha nice başarılar diliyoruz...

        Güney Kore’nin Pyeongchang şehrinde devam eden Kış Olimpiyatları’nda, 8 sporcuyla mücadele veriyoruz... Neredeyse hiç olmadığımız, madalyayı bırakın derece bile alamadığımız, sadece bayrağımızı taşıtabilmek için temsili olarak katılabildiğimiz Kış Olimpiyatları’nda, 2002 sürecinden sonra ciddi bir atak başlatmıştık... Sporcu yetiştirebilmek için önce tesis sahibi olmak gerekiyordu...

        Erzurum’daki 2011 Üniversite Kış Oyunları için 2003’ten itibaren yapımına başlanan dünya standartlarındaki tesisler, daha sonra ülkenin her tarafında kar alan bütün dağlara yaygınlaştırıldı... Muhteşem kayak merkezleri, buz hokeyi ve buz pateni salonları, her tarafa yaygınlaştı...

        Buz Hokeyi ile Buz Pateni Federasyonlarını kurduk, Körling diye bir branşı tanıdı Türkiye. Kayak sporunun bütün disiplinlerini öğrenmeye başladık... Çok şükür ki başladığımız yerden çok ilerideyiz ancak istenen seviyenin de çok uzağındayız...

        Bizim de kış sporlarında olmamız için sabırla, inatla, inançla çok uzun bir mesafe yürümemiz gerekir... Gençlerimizin aldığı, daha doğrusu alamadığı dereceleri küçümsemeden, cesaretlerini kırmadan, bilimin gereğini yaparak yarınlarda madalya alan ülkeler hanesine adımızı yazdırabiliriz...

        Bakan Osman Aşkın Bak’ın, Erzurum için Kış Olimpiyatları adaylığından söz etmesi Bakan Bey’in ısınmaya başladığını gösteriyor... Hele de eski iki bakan organizasyon karşıtı bir tavır sergilemişken, anlayış değişikliğini ifade ediyor...

        İstanbul adına Yaz Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunları’na hazırız ve en çok da hak eden ülkeyiz... Kış için tesis ve organizasyon olarak üstesinden geliriz ancak sporcu yetiştirmede çok gerideyiz ve tam bir seferberlik yaparak açığımızı kapamamız lazım...

        Diğer Yazılar