Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Çok büyük ihtimalle bu hafta CHP’nin İstanbul belediye başkan adayı açıklanacak. Hiç bekletmeden ana muhalefet partisini günlerdir kafasını karıştıran adayı söyleyeyim: Yüzde 99 şu anda Beylikdüzü’nü yöneten Ekrem İmamoğlu.

        Merkez sağ bir aileden gelen İmamoğlu’nun seçmende tanınırlığı yok, Beylikdüzü de İstanbul’ungörünürlük açısından en önemli ilçesi değil. Ancak buna rağmen, özellikle Beylikdüzü’nün sonradan planlan bir yerleşim bölgesi olmasının avantajıyla ilçeye önemli katkılar yaptı İmamoğlu. Parklar, ortak kullanım alanları açtı.

        Görevde bir dönem daha kalsa belki İstanbul’da adı daha fazla tanınacak, CHP belediyeciliğinin olumsuz imajını yıkacak bir örnek olacak ve alıp başını yürüyecekti. Zaten onun da isteği bu yöndeydi.

        İstanbul’a belediye başkanı olmanın son birkaç aya bırakılacak bir kampanya olmadığını, aday gösterilecekse şimdiden bunun kararının verilmesi gerektiğini düşünüyor İmamoğlu. Ancak her kritik kararı son dakikaya bırakan CHP’ye seçim kampanyasının 7/24 süren bir süreç olduğunu, ciddi bir strateji gerektiğini bir türlü anlatamadı, genel merkezi ikna edemedi.

        CHP de belki dört sene sonra büyükşehri kazanabilecek bir belediye başkanını yetiştirmektense kazanmasının zor olduğu bir seçimde harcama peşinde.

        Bu saatten sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun kararını değiştirmesi de zor görünüyor.

        CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu
        CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu

        İNCE’YE VETO

        Çünkü ana muhalefet partisi seçimin tarihi çok öncesinden belli olmasına rağmen bir türlü aday bulamadı. Son dakikada adı çıkan adaylar zaten Kılıçdaroğlu’nun vetosunu almış durumda.

        Özellikle de Muharrem İnce. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşadığı hezimetten sonra (Ekmel Bey’den bile az oy alan) İnce’yi partinin herhangi bir üyesi gibi görüyor artık. Yakın çevresine “Partimizin diğer üyeleri gibi çalışmaya devam etsin” diyor.

        Her seçim öncesinde olduğu gibi büyükşehir adaylığı için kulis yapmaya çalışan Gürsel Tekin ise yine her seçimde olduğu gibi aslında ilçe adaylığına bile razı. Artık Kemal Kılıçdaroğlu’nun insafına kaldı; zaten Tekin’i büyükşehir için düşünmüyor, ilçe belediyelerinde de kazanacak yerlere kadın aday koyma peşinde.

        Ekrem İmamoğlu’nun bu seçimlerde de adaylığı biraz da zorunluluktan.

        Önümüzdeki birkaç ay içinde İstanbul seçmeninde bilinen bir markaya dönüşmesi epey güç. CHP fanatiği seçmen bile adını duymamış, çünkü Beylikdüzü ne CHP seçmeni ne de medya için çekici. Hele hele Binali Yıldırım gibi kuvvetli bir markanın karşısında da yarışa en azından tanınırlık açısından mağlup başlayacak.

        Seçimi kaybederse de siyaset macerası daha başlamadan bitecek.

        Tabii CHP’de hiçbir gelişme için son dakikaya kadar “yüzde 100” demek de mümkün değil. Zira Kemal Kılıçdaroğlu kararı açıklayacağı gün kahvaltı masasında kararını değiştirebilir, tam anonsa hazırlanırken odasına giren birinin edeceği bir cümleyle bambaşka birini seçebilir. Son anda kiminle konuşup aklı çelinirse…

        Kim bilir Meral Akşener ona ne dayatacak, nasıl parmağında oynatacak.

        Diğer Yazılar