Alevi tartışması
Makul modern yaşamaya çalışan insanların sayısı bu ülkede az olsalar da onların hayatlarında olmasını katiyen istemediği, bazı ikilikler, karşıtlıklar üzerine yapılan hırslı, kızgın tartışmalar maalesef sürüyor.
Bu yaratılan ve üzerinde siyasi önyargıların yoğunlaştığı ikilikler; örneğin; Türk-Kürt, Sünni-Alevi, Heteroseksüel-Eşcinsel, türünden karşıtlıklardır.
Bunların hepsi doğuştan, seçme şansımız olmadan edinilen kimliklerdir. Bu yüzden bu kimlikler ile insanları birbirinden ayırmaya çalışmak, bunun üstüne dayanan siyasetler yapmak hem çok yanlış hem de ayıptır.
Bu çağdışı ikiliklerden kurtulabilmemiz için acil olarak hızlı bir düşünce eğitiminden geçmemiz gerekiyor.
Normal şartlar altında modern siyasetçinin bu önyargılara dayanan ikiliklerin yanlışlığını halka anlatarak onları eğitmeleri gerekirken ülkemizde siyasetin ağırlığı bunların üstüne giderek cahil ve önyargılı insanlardan kolay oy toplamaya çalışmaktadır.
Ben bir süredir düşünce tarihini sanattan yola çıkıp kitaplarda anlatmak üzerine çalışıyorum. Son olarak anlamak ve anlatma sürecimin çağdaş sanat ile ilgili bölümünde olduğumdan ülkemiz nüfusunun büyük bölünün düşünce eğitiminden geçebilmelerinin çağdaş sanatla olabileceğini gördüm ve bunu artık biliyorum.
Bana bunu gösteren en önemli eser sanatçı Mehmet Yılmaz’ın "Arkadaşlar" (Friends) adını verdiği seriydi.
Bu seride Mehmet Yılmaz hepimizin gündelik rutin kullanabileceği nesneleri kullanarak eserini ortaya çıkarmış.
Sanatçı tuvali ortadan dikey bir çizgiyle ikiye ayırmış. Tuvalin bir tarafına örneğin bir fırça öteki tarafına ise bir kapı kolu yerleştirmiş veya bir tarafta kerpeten diğer yanda ise bir makas görünüyordu. Serideki tüm eserler "Arkadaşlar" başlığı altında sunulduğundan siz otomatikman farklı işlevler için üretilmiş bu nesnelere dayanan karşıtlıklar ikilikler yaratmanın yanlış olduğunu düşünüyorsunuz. Tabii ki bu da bize hayatımızda dayatılan kimliklere dayalı karşıtlıklarımız, önyargılarımızın yanlışlığını çağrıştırıyordu.
Çağdaş sanat böyledir işte, ilk bakışta size ne olacak bunu ben de yaparım diye düşündüren, sanki ilk bakışta basitmiş gibi görünen eserler temelindeki derin düşünce ve felsefeyle sizin önyargılarınızı suratınıza çarpıverir.
Bu ülkede hepimizin beynimizi çağdaş sanatla eğitmeye acilen ihtiyaç var.