Gülşen mi, Gıyas Güven mi yaraladı?
Gündem yine kadınlara endekslendi.
Bir tarafta Nisan ayında İstanbul’daki bir mekanda bir kişi hakkında “imam hatipte okumuş daha önce kendisi, sapıklığı oradan geliyor” sözlerini kullandığı için gözaltına alınan Gülşen, öteki tarafta kadınları iş bulma bahanesiyle kandırarak cinsel ilişkiye girdiği iddia edilen Ağrı İŞKUR müdürü Gıyas Güven’in yaptıkları…
Gülşen, sözlerinden dolayı özür dilese de “hakaret” suçundan gözaltına alınmaktan kurtulamadı. Gıyas Güven ise sadece “görevden alındı”.
Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın eski sekreteri ve milletvekili Nesrin Baytok ile görüntüleri ortaya çıktığında “özel hayat” veya “gizli çekim” tartışmaları eleştiri konusu yapılmamıştı. Eleştirilen konu, sekreteriyken ilişki yaşadığı kadını daha sonra milletvekili yapması olmuştu. Amiri pozisyonunda olduğu kadınla yaşadığı cinsel birlikteliğin, kadının terfi etmesine neden olmasıydı.
Baykal, görüntülerin yayınlanmasının ardından koltuğundan oldu. Gıyas Güven de koltuğundan oldu. Yakında evlenecek olan bir arkadaşım, iş bulmak amacıyla İŞKUR’a başvurusunun bulunduğunu, ancak nişanlısının başvurusunu geri çekmesini istediğini söyledi. Buna gerekçe olarak da, eğer İŞKUR vasıtasıyla işe girerse “yanlış anlaşılacağını” söyledi.
Gıyas Güven’in görüntüleri, İŞKUR vasıtasıyla işe giren kadınlara olan “güven”i sarstı. Sadece İŞKUR vasıtasıyla işe gerenleri değil, çalışan kadınlara olan güven de sarsıldı.
Amiri pozisyonunda olduğu kadından yararlanmak isteyenler yüzünden kadınların çalışması da engellenmiş olacak.
Gülşen’in sözleri mi, Gıyas Güven’in yaptığı mı topluma daha büyük zarar veriyor.
Gıyas Güven’in yaptığı yüzünden çalışan veya çalışmak isteyen milyonlarca kadın zarar gördü, görecek.
Oysa, Gülşen’in sözlerinden zarar görüp imam hatip lisesine gitmekten vazgeçen kimse olmayacak.
