Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        DÜN Nevruz kutlamalarında ilginç kareler yaşandı. Özellikle Diyarbakır’daki kutlamalarda dakikalar boyunca terörist başı Öcalanlı “sinevizyon gösterisi” yapıldı ve bu şahsın mesajları okundu. Olayın içinde yer alıp saf ve temiz duygularla kandırılan halka sözüm yok ama bu insanları getirip getirip “Öcalan çıkmazında” bırakanlara söyleyeceklerim çok! Onlar hangi kaynaktan besleniyorlar, bu insanları ne uğruna bu yola sokuyorlar çok açık...

        Sevgili dostlar, bu çıkmazda en önemli görev “kendi geleceklerini” arayanlara, ipotek olmadan aramak zorunda olanlara düşüyor... Onlara sesleniyorum; kurtulun bu sizi yönlendiren “belli merkezlerden yönetilenlerden”! Kurtulun ve önünüzü açın! Siz kurtulamazsanız, Türk Devleti gereğini yapacak ve “kendi insanına” sahip çıkacaktır! Çok geç olmadan!

        Ben her şeyden çok mu memnunum?

        IMF ile anlaşmayan siyasi otoriteyi övdüğüm okuyucularımdan şu tip sorular geliyor; Türkiye nereye gidiyor görmüyor musunuz? Neden görmüyormuş gibi bunları yazıyorsunuz?

        Sevgili dostlar, bir bütün tamamen “iyilerden” veya “kötülerden” oluşmaz! İyi ve kötü “bütün içinde” bulunur ve “dürüst analiz”; neyin, ne olduğunu gerektiği zaman objektif ve tarafsız bir şekilde ortaya koyabilmektir... Ben her şeyden çok mu “memnunum” sorusuna gelince... Değilim! Rahatsız olduğum ve “olamaz” dediğim yüzlerce olay ve genel gelişme var... Neler mi ? Yakın geçmişten örnekler ile paylaşayım...

        - Türkiye’ye “Rasmussen’in seçimi” sırasında sözler verilmiş ve hiçbiri tutulmadı! Daha da vahimi bana göre aslında resmi söz verilmedi, siyasetçilerimiz bize öyle aktardı!

        - Asla “neden olduğunu” anlamadığım bazı isimler çeşitli operasyonlarda gözaltına alındı, yaşananlar aklileştirildi!

        - TSK’ya emanet ettiğimiz “silah varlığımızın” bir kısmı, kimsenin giremediği bir araziden çıktı ve TSK hâlâ “sessiz”!

        - TSK “tehdidi” tanımlarken küresel olanı görmezden gelip işi sadece “terör-irtica” düzlemine indirgedi ve kimse “neden” diye sormadı!

        - Vatandaşların bir bölümü “seve seve ölüme” giderken, bir bölümü “malı götürme” sevdasına düştü ve “hangi toprakta yaşadığını bile umursamadan” kendilerine doları “efendi” edindiler! Bu adamlar her partiye sızdılar ve her devrin adamı oldular!

        - Siyasi otorite “askerlerimizi öldüren” Barzani‘ yi, “muhatap” kabul etmek için adımlar attı. IMF ile anlaşmayarak “büyük iş yapanlar” Barzani ve Talabani konusunda hâlâ ciddi bir adım atmış değiller!

        - “Ekonomi IMF’ye”, “dış siyaset uzun yıllar Avrupa Birliği ve Amerika’ya endekslendi ve bu çarktan daha yeni kurtulduk. 2003-2007 arasında bu çarklar tam olarak kanımızı emdiler!

        - Siyasetçi, “finansal entelektüel” zümre eksikliğinden faydalanarak “sıcak paranın yarattığı” kısa süreli “cenneti” siyasi rantını maksimize etmek için yıllarca kullandı ve buna içeride “ekonomik mucize” dendi!

        - Türkiye’nin 2003-2007 arasında uyguladığı politikalar sonucu “üretim refleksleri kayboldu” ve sıcak paranın bastığı kur ile “üreten dinamikler” ithalatçı olma yoluna girdi. Bu yapıdan hâlâ kurtulabilmiş değiliz!

        - Dış politikada alınması gereken kararlar, güvenlikte atılması gereken adımlar, devletin en yetkili makamlarında aman “piyasa bozulmasın” diye yıllarca gecikti! Piyasa Türkiye’nin sahibi oldu!

        - Türk halkının zorla sattırılan yabancı bankalara borcu 50 milyar doları geçti! Ve hâlâ durumun farkında değiliz!

        Sevgili dostlar, daha yazacak onlarca satırım var ama yerim kalmadı! Umarım anlatabildim; her şeyden sonsuz memnun veya memnuniyetsiz olmadığımı!

        Habertürk ‘yol açmaya’ devam ediyor!

        DÜN gece Teke Tek programının bir bölümünü “3 Boyutlu” sizlere aktararak, evlerdeki televizyonlarınızda üç boyutlu seyretme imkânı sunduk. Türkiye’de bir ilkti ve yeni bir yol açtık. Türkiye’ye hayırlı olsun!

        Diğer Yazılar