Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım Dışa açık ekonomiden dışarıya açılan ekonomiye
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Türkiye’nin ekonomik gelişmesini bazı dönemlere ayırmak mümkün.

        ➔Cumhuriyetin ilk yıllarında devletin öncülüğünde karma ekonomik model uyguladık.

        ➔1960 sonrası planlı ve ithal ikameci politikalara döndük.

        ➔1980 sonrası ekonomiyi dışa açtık, ithalatı ve sermaye hareketlerini serbestleştirdik, ihracata ve turizme yöneldik.

        2010 sonrası ise dışa açık ekonomiden dışarıya açılan, dünyaya açılan, yurt dışında faaliyet göstermeye başlayan ekonomiye geçiyoruz.

        ➔Şirketler ve girişimciler ihracatı öğrenmelerinin ardından faaliyet alanlarını genişletmeye ve ülke sınırları dışına çıkarmaya başladılar.

        ➔Birden çok ülkeye yatırım, daha büyük pazarlara girme, döviz geliri elde etme ve riski yayma stratejileri çerçevesinde şirketler ve girişimciler geleceklerini artık dünyada da aramaya başladılar.

        YURT DIŞINA AÇILMA

        ➔Bunun en somut göstergesi ise ödemeler dengesinde yer alan yurtiçi yerleşiklerin yurtdışı yatırımlarının 2011 sonrasında sıçraması.

        ➔Yurtiçi yerleşiklerin yurt dışı doğrudan yatırımlarını gösteren ödemeler dengesindeki Net Varlık Edinimi 2011-2012 arası 12 yılda yaklaşık 3 kat arttı.

        ➔1999-2010 arası 12 yılda 13.4 milyar dolar olan yurt dışı toplam yatırım tutarı 2011 sonrası 12 yılda 49.3 milyar dolara ulaştı. Artış yüzde 268 düzeyinde gerçekleşti.

        Önceki 12 yılda yıllık ortalama 1.1 milyar dolarlık yurt dışı doğrudan yatırım sonraki 12 yılda 4,1 milyar dolara ulaştı.

        ➔2023 yılının 9 aylık döneminde de yurtdışı yatırım tutarı 4.3 milyar dolar oldu.

        ➔2022’de 4.9 milyar dolara ulaşan yurt dışı yatırım tutarının bu yıl 5 milyar doları geçmesi bekleniyor.

        ➔Yurtiçi yerleşiklerin 2000 yılından itibaren yurt dışında yaptığı doğrudan yatırımların yıllar itibariyle toplamı bu yılın 9 aylık dönemindeki rakamla 66.4 milyar doları buluyor.

        ➔Ancak stok rakam Uluslararası Yatırım Pozisyonu tablosunda 60.4 milyar dolar görülüyor. Yurtdışında böyle bir sermaye stokumuz oluştu.

        ➔Ve bu durum giderek güçlenen bir trende dönüyor.

        ➔Bunu da şirketlerin yurt dışına gitme nedenlerinden çıkartıyoruz.

        NEDEN GİDİYORLAR?

        Ekonomi Gazetesi’nin düzenlediği Sapanca Zirvesi’nde “Yurt Dışı Yatırımlar Araştırmasını” PwC Türkiye kıdemli ortağı Cenk Ulu açıkladı.

        ➔Araştırma ortaya koyuyor ki, pazara ulaşım, döviz bazlı gelir elde etme, müşteriyle fiziki yakınlık, rekabet avantajı, avantajlı konum ve lokasyon şirketlerin yurt dışına yatırım yapmasında en önemli motivasyonları oluşturuyor.

        ➔Bitişikte yer alan grafikten izlenebileceği gibi iş yapma kolaylığı, politik ve ekonomik istikrar ve hukuk güvenliği ikinci derecede önemli.

        ➔Verilen teşvikler, finansmana ulaşım, vergi avantajı, aile servetini koruma ve regülasyonlar ise yurt dışına gitme nedenleri arasında son sırada yer alıyor.

        ➔PwC’nin şirketler arasında ankete dayalı yaptığı araştırma

        bir başka ülkeye yatırımda şirketler pazarın büyüklüğüne ve büyümesine, politik ve ekonomik istikrara, karlılık ve rekabet koşullarına öncelikle bakıyor.

        ➔İnsan kaynağı, avantajlı konum ve lokasyon, verilen teşviklere de orta derecede önem veriliyor.

        ABD’YE YATIRIM GÖZDE

        ➔Şirketler yurt dışına yatırım yapmaktan da yüksek oranda memnun. Araştırmanın gösterdiği memnuniyet oranı yüzde 89. Yüzde 11’i de ne memnun ne de değil kategorisinde yer alıyor.

        ➔Yurt dışı yatırımlar yüzde 30 ile Avrupa’ya, yüzde 18 ile Rusya, Kazakistan, Azerbaycan, Özbekistan’ın da içinde olduğu Avrasya’ya, yüzde 18 ile ABD ve Kanada’nın oluşturduğu Kuzey Amerika’ya, yüzde 15 ile Orta Doğu’ya ve yüzde 8 payla Çin ve Pasifik bölgesi’ne yapılıyor.

        ➔Ülke bazında ise yurt dışı yatırımlar en çok yüzde 29 ile Hollanda, yüzde 17 ile ABD ve yüzde 11 ile Azerbaycan’a yapılıyor.

        ➔Türkiyeli girişimcilerden İngiltere yüzde 6 ve Almanya yüzde 6 pay alıyor. Diğer ülkelerin payları yüzde 2’nin üstüne çıkamıyor.

        Önümüzdeki üç yıl içinde en çok yatırım planlanan ülkeler sırasıyla ABD, Almanya, Romanya, Çin ve Hollanda oldu.

        TÜRKİYE’YE DE YATIRIM YAPIYORLAR

        PwC Türkiye Kıdemli Ortağı Cenk Ulu yurt dışı yatırımların yıllık 5 milyar dolara yaklaşan ve giderek artan bir trendi olduğuna dikkat çekerek “Temel motivasyonun pazara, müşteriye ve finansmana ulaşmak olduğunu gördük. Öne çıkan bir diğer gerekçe tedarik riskini yönetmek” dedi.

        ➔Gidilen ülkelerde yaşanan ilk sorun yetkin insan kaynağı bulmak. İş kültürü, regülasyon bilgisi, hukuk süreçleri karşımıza çıkan sorunlardan. Türk şirketleri için üretim zorluğu yok ama insan bulma ve iş kültürü öncelikli sorun. Ancak bu durum yatırımları etkilemedi.

        ➔Şirketlerin davranışında önemli bir ayrıntıyı paylaşan Cenk Ulu “Tabii yurt dışına yatırım yapmak, artık Türkiye’de yatırım yapmamak anlamına gelmiyor. Şirketler için bu yatırımlar işi büyütmek, vizyonu geliştirmek anlamına geliyor” dedi.

        Konuyu işlemeye devam edeceğim.