Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım Değerli TL tescili ve kabulü mü?
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın katılımıyla yapılan İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) meslek komiteleri ortak toplantısından değerli TL’ye geçildiğinin tescil ve kabulü çıktı. Geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklaması ardından paraya imza atan kurumun başkanı olarak Gaye Erkan ilk kez “TL’ye geçiş zamanı geldi” dedi. Üreticileri ve üretici ihracatçıları temsil eden İSO Başkanı Erdal Bahçıvan da “Türkiye Cumhuriyetinin en değerli markası Türk Lirasıdır” sözleriyle durumu kabullendi.

        Cumhurbaşkanı Erdoğan ve TCMB Başkanı Gaye Erkan açıklamaları TL’nin son üç ayda TÜFE bazında yüzde 14.8, ÜFE bazında yüzde 9 değerlenmesinin bir politika olduğunu ve henüz işin başlangıç aşamasında bulunduğumuza işaret. Gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ve ne kadar süreceği uygulamaya ve yol boyunca karşılayacağımız gelişmelere bağlı olacak. TL'nin değerlenme ihtimali fazla ama bunun bir garantisi yok.

        TL 9 YIL ARTIŞ, 11 YIL DÜŞÜŞ YAŞADI

        ➔TCMB’nın ülkeler arası enflasyondan arındırılarak aylık hesapladığı Reel Efektif Döviz Kuruna göre 2001 krizi ve devalüasyonu ardından Türk Lirası Ekim 2001’den başlayan ve Kasım 2010’de sona eren 9 yılda yüzde 57.8 değer kazandı.

        Kasım 2010’daki en değerli düzeyinden başlayan kayıplar Aralık 2021’e kadar sürdü ve 11 yılda yüzde 62.3’e vardı.

        ➔İnişli çıkışlı bir seyir izleyen TL Kasım 2023’te Aralık 2021’deki dip seviyeye göre ÜFE bazında yüzde 33.8, TÜFE bazında yüzde 17.4 değerlendi.

        ➔Son üç aylık değerlenme de TL’nin böyle bir trendi içinde gerçekleşiyor ve bundan sonra da değerlenmenin devamı bekleniyor.

        ➔İstanbul’da yapılan Meslek Komiteleri toplantısına kötü hava koşullarına rağmen ilgi büyüktü. Taraflar iyi hazırlık yapmıştı. Her şey zamanında başladı ve bitti. Önce sanayi tarafının görüşlerini ve Merkez Bankası’ndan istekleri İSO Başkanı Erdal Bahçıvan dile getirdi.

        ➔“Maalesef yüksek enflasyonun yeniden gündemimize gelmesinin bedelini, tüm toplum kadar sanayiciler de ne yazık ki hak etmedikleri kadar ve fazlasıyla ödemektedirler” diyen Erdal Bahçıvan “Her yerde enflasyonun Türkiye için asla ve asla kabul edilemeyecek ve mutlaka hayatımızdan çıkması gereken bir olgu olduğunu dile getirdiklerinisöyledi.

        AŞIRI DEĞER KAYBI VE ARTIŞINA ŞERH

        ➔“Güçlü, öngörülebilir bir para politikasının orta ve uzun vadede sanayimize, reel sektörümüze katkı verecek en temel çıpaların başında geldiğini özellikle vurgulayan” İSO Başkanı Erdal Bahçıvan sözlerini şöyle sürdürdü:

        “Kabul etmeliyiz ki Türkiye Cumhuriyeti’nin en kıymetli markası Türk Lirasıdır. Bu markayı başta altında imzası bulunan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankamız olmak üzere hepimizin gözü gibi koruması gerektiği konusunda kimsenin kuşkusu olmamalıdır.

        ➔İşte tam bu noktada Merkez Bankamızın bu sorumluluğunu yerine getirebilmesinin yolunun, az önce ifade ettiğim gibi bağımsız ve uzun vadeli ilkesel duruştan geçtiğini özellikle vurgulamak istiyorum.

        ➔Sanayiciler olarak döviz kuru konusundaki duruşumuz nettir. Biz TL’nin değerinin düşmesine dönük ve yüksek volatilite konusunda hassasız.

        ➔Bazen TL’yi gereğinden fazla değerli kılan Merkez Bankası politikalarının da Türk reel sektörünün rekabet gücünü nasıl azalttığını yakından biliyoruz.

        Kısacası biz TL’nin gereğinden fazla değerli kılınmasına da, TL’nin değerinin gereğinden fazla düşürülmesine de karşıyız.”

        DİJİTAL VE YEŞİL DÖNÜŞÜM YATIRIMLARI

        ➔“Umuyoruz ki önümüzdeki dönemde fon girişlerinde hız artacak. Böylece bu süreç Merkez Bankamızın rezerv artış politikasıyla da desteklenerek, kurlardaki aşırı volatilitenin önüne geçebilecek desteklerin oluşmasına kaynak sağlayacaktır” diyen

        Erdal Bahçıvan bu sözleriyle önümüzdeki dönemde sermaye girişlerinin hızlanarak TL’nin aşırı değerlenmesinden kuşkulandığını, ve Merkez Bankası’nın döviz alımı yaparak kur düşüşünü sınırlamasını istedi.

        ➔Kısa vade yanında uzun vadeli sorunlara da dikkat çeken Erdal Bahçıvan “büyüme ile cari denge arasındaki çelişkileri azaltacak üretim ve ihracat reformlarını hayata geçirmesi gerektiğini” belirtirken şunları söyledi:

        “Dijitalleşme, yeşil dönüşüm ve tedarik zincirlerinin yeniden şekillenmesinin damga vurduğu 21. yüzyıl sanayisine uyum, bunu bir zorunluluk olarak önümüze koyuyor.

        ➔Dijitalleşme ve yeşil dönüşümün yarattığı devasa yatırım ihtiyacı göz önüne alındığında, bu reformların en önemlileri arasında hiç şüphesiz, alışılmış kalıpların dışında yeni nesil finansman modellerinin oluşturulması, kamu-özel sektör iş birliğinin değişen küresel koşullara göre yeniden kurgulanması gibi hususlar yer alıyor.”

        TCMB BAŞKANI ERKAN: ENFLASYONU DÜŞÜRMEDE KARARLIYIZ

        ➔Sanayicilere yönelik konuşmasında enflasyonla mücadele konusundaki kararlılığını vurgulayan TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan ‘algı, kabul ve itibar’ üçlüsünden bahsederek şöyle dedi:

        ➔“Algı, kabul ve itibar üçlüsü, enflasyonun düşüş patikasına oturabilmesi için çok önemli ve kolaylaştırıcı faktör.

        Biz üzerimize düşeni yaptığımız ve siz de yaptıklarımız üzerinden bizi değerlendirip bu patikaya olan inancınızı pekiştirirseniz, enflasyonu bu patika üzerinde oturtup dezenflasyonu minimum maliyetle gerçekleştirmemiz mümkün olabilecektir.

        Biz üzerimize düşeni yaparken şu ya da bu sebeple ‘algı, kabul, itibar’ üçlüsü devreye girmiyorsa, enflasyonu daha yüksek bir maliyetle de olsa bu patikaya oturtmaya azimli ve kararlıyız.”

        ➔Sürdürülebilir büyüme için Türkiye’nin düşük enflasyon istikrarından taviz verme lüksü olmadığını vurgulayan TCMB Başkanı Gaye Erkan “Döviz kurundaki istikrar ile aylık enflasyon üzerindeki şoklar azalarak maliyetlere ilişkin öngörülebilirlik artacak. Enflasyonun ana eğiliminde gerileme başladı ve devam edecek” dedi.

        ➔Politika adımlarının kredilerde yeterli finansal sıkılığı sağladığını belirten Gaye Erkan para politikasından etkilenen sektörlerde uzun bir aradan sonra ilk kez fiyat indirimlerinin başladığına dikkat çekti.

        “Parasal sıkılaştırma hızını yavaşlatacak ve sıkılaştırma adımlarını kısa bir zaman diliminde tamamlayacağız” diyen Gaye Erkan “Reel sektörün finansman maliyetlerindeki artış kaynaklı riskleri yönetebilecek kapasitede” olduğunu söyledi.

        “TL’YE GEÇİŞ ZAMANI GELDİ”

        ➔TCMB Başkanı Erkan sabit getirili Türk lirası varlıklara olan iç ve dış ilginin önemli ölçüde arttığını ve “Sermaye akımlarında kalıcı güçlenmenin devam edeceğini” belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

        ➔"Türk lirasına geçiş zamanı gelmiştir.

        -Buna uluslararası yatırımcıların da inanmaya başladığını rapor, beklenti, ilgi ve girişler üzerinden izlemekteyiz. Ülkemiz varlıklarına olan talebin artmasıyla fiilen girişlerin artmaya başladığını görüyoruz.

        Türk lirası tasarruf araçlarına ve özellikle vadeli mevduata olan talep artmıştır. 17 Kasım itibarıyla sadece 12 hafta içerisinde, Türk lirası mevduat 1,7 trilyon Türk lirası artarken, kur korumalı mevduat 601 milyar Türk lirası ve döviz cinsi mevduat da yaklaşık 3 milyar dolar gerilemiştir.

        ➔Girişlerin makro finansal istikrarı güçlendirerek, zamana yayılarak gerçekleşmesini öngörüyoruz.

        -Önümüzdeki dönemde rezervlerimizdeki artışı kalıcı kılarak Türk lirası varlıklara olan dış talebin gelişimini ülkemiz için en iyi şartlarda tesis eden bir anlayışla destekleyeceğiz."

        ➔TCMB Başkanı Erkan geçen hafta reeskont kredileri ile yatırım taahhütlü avans kredilerine yönelik yeni düzenlemeler yaptıklarını belirterek şöyle devam etti:

        YATIRIMLARIN FİNANSMANI

        ➔"Bu kapsamda, ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetler reeskont kredilerinde toplam faiz maliyetine üst sınır getirdik. İskonto oranını azami yüzde 25,93'te sabit tuttuk. Bu, kredi faizlerinin seviyesi düşünüldüğünde, ihracatçımıza sunulan çok güçlü bir destektir.

        ➔Reeskont kredilerinin yüzde 75'inin firmalara ilave teminat maliyeti oluşturmadan verilmesini hedefliyoruz. Bu konuda önemli bir mesafe kaydedildi.

        Eximbank’ın sermayelendirilmesi ve teminat niteliğinin çeşitlendirilmesi üzerinde ilgili taraflarla çalışıyoruz.

        ➔Ayrıca, ticari bankalarımızın reeskont kredilerindeki payının artırılması üzerinde de duruyoruz.”

        ➔Buna ek olarak, yatırım taahhütlü avans kredisi uygulama çerçevesini yeniden yapılandırarak 3 yıl boyunca toplam 300 milyar Türk lirası limit tahsis ettik. Yatırımlara ilişkin süreci ilgili kurumlarla birlikte stratejik bir çerçevede yürütmekteyiz.

        ➔Yeni çerçevesiyle güçlendirilmiş YTAK (Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi) programıyla cari dengeye katkı verecek ve dolaylı etkileri döviz kuru ve fiyat istikrarı üzerinde hissedilecek alanlarda üretim kapasitesinin artışını hedefliyoruz.

        ➔Bu kararlarımızdan da anlaşılacağı üzere, firmaların finansmana erişimini ve finansman koşullarını desteklemeye devam etmekteyiz.

        Sağlanan bu imkanlarla sanayicilerimizden beklentimiz yatırımlara ağırlık vermeleri, uygulanan programa ve Türkiye'ye her koşulda destek olmaya devam etmeleridir."