Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Sosyal Güvenlik Kurumu ile sözleşme yapmayan özel hastaneler de olacaktır ve vardır. İşte o özel hastaneler de sizin gibi Genel Sağlık Sigortası bulunanlardan acil durumlarda dilediği rakamları alamaz. SGK ile sözleşmesi olmayan özel hastane kendi fiyatlarını değil SGK'nın fiyatlarını dikkate alarak size fatura kesmek zorundadır. Bu fatura bedelini de gidip SGK'den aynen tahsil edebilirsiniz

        Sayın Ali tezel 19 Mayıs gecesi 02:00 sularında şiddetli dayanılmaz karın ağrısı ile uyandım. Kıvrandıran bir ağrı ile kendimi Ataşehir Kadıköy Şifa Hastanesi acil servisine zor attım. Ağrının şiddeti her geçen dakika artıyordu. Acil serviste ultrason olmadığı için teşhis koyamadılar. Kan alındı. Teşhis konulamadığı için ağrı kesici iğne yapılmadı. Hangi hastaneye gitmek istediğim soruldu. SSK'lı olduğum için devlet hastanesinden ambulans istendi. Ama ambulans bir türlü gelemedi. Şiddetli karına ağrısından kurtarın beni diye ağlıyordum. Dayanılmaz bir ağrım olduğu için 'nereye gönderirseniz gönderin' dedim. Özel ambulans çağırdılar. Kadıköy Acıbadem Hastanesi'ne gönderdiler. Sabaha kadar tetkikler devam etti. Ultrason sonucunda böbrek taşı düşürdüğüm anlaşıldı ve ağrı kesici yaptılar. Nihayet rahatlamıştım. Sabah muhasebeye gittiğimde 225 TL ambulans, 1.358 TL hastaneye para verdim. Özel sağlık sigortam yok. Kimliğim Kadıköy Şifa Hastanesinde kaldığı için sabah oraya tekrar gittim. 235 TL talep ettiler, verdim. Toplamda 1.818 TL harcama yaptım. Aldığım maaşı acil servise verdim. Bu gibi durumlarda SSK özel hastane acil giderlerini karşılar mı? Karşılıyorsa yapmam gereken nedir, nereye ve nasıl başvurmam gerekir? Başvuru için süre var mı? Bu arada hem Kadıköy Şifa ve Acıbadem Hastanesi SSK anlaşmalı değiller. Mustafa ARICI

        Sayın okurum, siz bir .çalışan olarak 5510 ' sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince GSS'lisiniz (Genel Sağlık Sigortalı). Buna göre hemen her türlü sağlık giderlerinizi SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) karşılar. SGK'da bunun için tüm kamu hastaneleri ile SGK'nın hazırladığı sözleşmeyi kabul eden tüm özel hastaneler ile sözleşmeler yaparak, sizlerin hizmetine sunar. Sosyal Güvenlik Kurumu ile sözleşme yapmayan özel hastaneler de olacaktır ve vardır. İşte o özel hastaneler de siz GSS'lilerinden acil durumlarda dilediği rakamları alamaz. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 73 üncü maddesi de bu konuyu belli etmiştir. İlgili maddeye göre; "...Kurum, provizyon işlemlerini yürütmek üzere sağlık hizmeti sunucularının mahallinde provizyon merkezi açabilir ve personel çalıştırabilir. sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları, bu amaçla kuruma uygun bağımsız mekan tahsis etmek zorundadır. Acil haller dışında sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucularından kişilerce satın alınan sağlık hizmeti bedelleri kurumca ödenmez. Sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucularından acil hallerde alınan sağlık hizmeti bedeli, 72'nci madde gereği sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları için belirlenen bedeller esas alınarak genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilere fatura karşılığı ödenir.

        BAKTIĞI KİŞİLER İÇİN

        Sözleşmeli ve sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucuları, acil hallerde, sözleşmeli sağlık hizmetleri sunucuları ise kurumun belirlediği sağlık hizmetleri için genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerden veya kurumdan herhangi bir ilave ücret talep edemez..."

        Savcılığa şikayet ettikten sonra SGK'ya bildirin

        Siz de böbrek taşı rahatsızlığı için (ki düşürünceye kadar insanı zıplatır) acilen Kadıköy Şifa Hastanesi'ne gitmişsiniz oradan da sizi ambulansla başka bir özel hastaneye göndermişler. O durumda iken sizi nasıl hangi hastaneye götürdüğüne bakmazsınız. Yasa gereğince, sizi götürdükleri bu hastanelerde tedavi olduktan sonra GSS'li olduğunuzu (ki herkes GSS'lidir) beyan ettiğinizde SGK ile sözleşmesi olmayan özel hastane kendi fiyatlarını değil SGK'nın fiyatlarını dikkate alarak size fatura kesmek zorundadır. Bu fatura bedelini de gidip SGK'den aynen tahsil edebilirsiniz. Yapmanız gerekenler... Şimdi aynı hastanelere gidin ve tarafınıza verdikleri faturanın yasa dışı olduğunu acil hallerde özel hastanenin kendi fiyatlarını değil SGK'nın fiyatını uygulayarak fatura kesmek zorunda olduklarını hatırlatın. Uyarınızı dikkate alarak yeniden daha düşük rakamlı fatura düzenlediklerinde de hemen SGK'ya gidip, faturayı ibraz edin ve acilde harcadığınız parayı SGK'dan tahsil edin. Özel hastaneler, fiyat indirmeye yanaşmaz ve size SGK fiyatlarından fatura düzenlemezlerse, öncelikle Kadıköy Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduktan sonra, SGK'ya durumu yazılı olarak bildirin SGK Sağlık ve Sosyal Güvenlik Merkezleri o hastanelere gerekli yaptırımı yerine getireceklerdir. Ancak, inanıyorum ki bahsi geçen hastaneler sizin GSS'li olduğunuzu bilmeden kendi fiyatlarını uygulamışlardır ve başvurunuzda düzelteceklerdir.

        Haziran 2008'de fark ücretine sınırlama getirilmişti

        * Özel hastanelerin, yapacakları tedaviler sonrasında SGK mensubu hastalardan en fazla yüzde 30 fark ücreti alabileceğine yönelik düzenleme Haziran 2008'de yürürlüğe girmişti. * Bakanlar Kurulu'nun fark ücretini yüzde 100'e kadar belirleme yetkisi var. * Yüzde 30 fark ücretine özel hastaneler tepki göstermiş bazı büyük hastaneler SGK ile anlaşmasını iptal etmişti. * Daha sonra bazı özel operasyon ücretleri ve hastanedeki özel oda hizmetleri fark ücreti dışında tutulmuştu.

        Hapse girene kıdem ödenmek zorundadır

        Personelimizden birine kredi kartları borcu sebebiyle mahkemeden hapis kararı çıkmış. Bu kişiye çıkış verilecek ve mağdur olmaması sebebiyle kıdem verilmesi düşünülüyor. Takip edilmesi gereken yol nedir? İsmi Mahfuz

        Sayın okurum, kıdem tazminatı ile ilgili bazı özel uygulamalar söz konusu. İlgili kişi işyeri ile alakalı olmayan bir suçtan dolayı cezaevine girdiği için kendisine kıdem ödenir, ihbar tazminatı ise ödenmez. Kendisi hakkında cezaevinde çıkışta işsizlik parası alabilmesi için de İAB düzenlenir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25'inci maddesinin "Zorlayıcı sebepler" başlıklı 3'üncü bendi gereğince,"İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması" halinde işçinizi işten çıkarabilirsiniz ama kıdem tazminatı vermek zorundasınız.

        ÇIKARABİLİRSİNİZ

        Öte yandan, aynı maddenin 4'üncü bendi gereğince de, "İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17'nci maddedeki bildirim süresini aşması" halinde de işten hemen çıkarabilirsiniz ama yine kıdem tazminatı ödemek zorundasınız. 'Hapse düşen işçiye kıdem mi ödenir?' diyenler çıkabilir hatta 'Bu konuyla ilgili düzenleme hatırlıyorum' diyorsanız, 25'inci maddenin "Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri" başlıklı ikinci bendinin (F) maddesi gereğince işçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi" halinde işçi derhal işten çıkarılır ve kendisine tek kuruş tazminat ödenmez..

        Diğer Yazılar