Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İthalatın 2011’de rekor kırdığını söyleyen Ekonomi Bakanı Çağlayan, Türkiye’ye geçen yıl 1.7 milyar dolarlık telefon geldiğini hatırlatarak, “Her yıl telefon değiştirecek kadar zengin miyiz?” diye soruyor.

        Sayın Bakan yerden göğe kadar haklı olsa da kendisine şu hatırlatmaları yapmak istiyorum;

        1 Ocak 2001 itibari ile Milenyum olarak adlandırılan çağa girdik.

        Milenyum bin yıllık bir zaman dilimidir.

        Teologlar ve sosyal bilimcilere göre ise Milenyum çağı; yeni bir çağın başlangıcı, mücadelelerin ve acıların ortadan kalkacağı, barış, adalet ve mükemmel uyumun en yüksek derecede hakim kılınacağı ‘yeryüzünde bir cennet’ inancı içeren çağ.

        20. Yüzyıl’a girmeden önce de “Uzay Çağ’ı” geliyor denilerek kutlamalar yapılmıştı. 20. Yüzyıl’ın başlangıç bölümünü yakalayamamış olsak da, ilk yarısından sonra doğduğumdan, son yıllarını gayet net hatırlıyorum.

        Uzay Çağ’nın getirdiği bütün gelişmeleri, hatta çizgi filmlerde, filmlerde izlediğimiz uzay araçlarının ne zaman gerçeğe dönüşeceğini tartışır, her gelişmeyi merakla izlerdik.

        20. Yüzyıl; “Uzay Çağı” geldi geçti.

        2000 yılında ise bütün dünyada “Milenyum” gösterileri başlamıştı.

        Ve 1 Ocak 2001’de çeşitli gösterilerle bütün dünya vatandaşları ile birlikte Milenyum çağına hoşgeldin demiştik.

        (20. Yüzyıl’ın sonunu hatırlamak ve 21. Yüzyıl’ın gelişmelerine şahit olmak....

        Of, şimdi sizlere bu satırları yazarken ne kadar yaşlanmış olduğum gerçeği ile yüzleştim.)

        21.Yüzyıl’a bütün dünya vatandaşları olarak bizler ‘Milenyum çağı’ derken, yıllar içinde (yani son 12 yıl) Amerika’da birçok platformda bu çağ ‘Dijital Çağ’ olarak adlandırılmaya başladı.

        Dijital Çağ aşağı Dijital Çağ yukarı...

        Teknoloji de, sanki çağa ayak uydurmak istercesine her geçen gün gelişmeye başladı.

        Ve neredeyse her ay yeni bir teknoloji harikası ile karşılaşır olduk. Ben daha IPAD 1’e yeni alışmaya başlamıştım ki, IPAD 2 piyasaya çıktı.

        IPAD 2’yi alsam mı derken, 6 Mart’ta IPAD 3 piyasaya çıkıyor. IPAD 2’yi es geçip IPAD 3 almaya karar verdim. IPAD 3’ün IPAD 2’den farkı 2 kat daha hızlı olmasıymış. O kadar hızla nereye yetişeceksem? Ama olsun... Çağa ayak uydurmak lazım değil mi? Cep telefonumun da karşılıklı görüntülü konuşma olanağı sağlayan cinsi çıkmış.

        Eeee... Şimdi bir Türk vatandaşı olarak çağa ayak uydurmayacak mıyım?

        Pahalı da olsa yemez içmez bir tane alırım.

        Aksi yakışır mı hiç bize?

        Diğer Yazılar