Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        En can alıcı soruları, eğip bükmeden, doğrudan muhatabına sormak bence gazeteciye en doğru yolu gösterir. Birincisi spekülasyonları ortadan kaldırmış olursunuz, ikincisi alacağınız yanıt sizin için belge niteliğindedir. Aksi bir gelişme olduğunda çıkıp muhatabınıza, “Şöyle demiştiniz ama tam aksi oldu?” deme hakkınız doğar.

        Ben de son bir haftadır gündemden düşmeyen, “6’lı masada çatlak var. Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıkıyor. Yürütmenin ve ekonomi yönetiminin paylaşımında sorunlar var. Akşener, belediye başkanlarını Kılıçdaroğlu’na örtülü mesaj vermek için ziyaret ediyor…” gibi önermeleri doğrudan muhatabına sordum. Aldığım yanıtları da eğip bükmeden sizinle paylaşmak istiyorum…

        “6’LI MASA DAĞILMAZ”

        CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na, “Genel Başkan Yardımcınız ve size çok yakın olduğu belirtilen Bülent Kuşoğlu, ‘Kılıçdaroğlu aday gösterilmezse 6’lı masa dağılır’ dedi. Aday gösterilmezseniz masa dağılır mı?” sorusunu yönelttim ve şu yanıtı aldım:

        “6’lı masa dağılmaz. 6’lı masada her lider sorumluluğunun farkında. Bizi bir araya getiren ülkenin bugün içinde bulunduğu durum. Türkiye’nin bu tablodan süratle çıkması lazım. Bir kişinin iradesine teslim edilen bir Türkiye… Ekonomiden dış politikaya, eğitimden tarıma kadar her alanda sadece büyüyen sorunlar üreten bir sistem, bir rejim oluştu. Türkiye’nin süratle buradan çıkması lazım. Tarihin 6 lidere yüklediği bir sorumluluk var. Bu ülkeye tekrar demokrasiyi getirmek; bu ülkede herkesin huzur içinde yaşayacağı ortamı oluşturmak. Dolayısıyla biz, bu sorumlulukla hareket ediyoruz. Havuz medyası zaman zaman, ‘yok masa dağıldı, yok masa şöyle’ diye haber yapıyor. Bunların hepsi asparagas. Rahatlıkla söyleyebilirim.”

        REKLAM

        PAYLAŞIMDA SIKINTI VAR MI?

        Kılıçdaroğlu, “Yürütmenin paylaşımında, ekonomi yönetiminin kimde olacağına dair problem çıktı deniliyor. Paylaşım problemi mi var?” soruma şu karşılığı verdi:

        “Yok efendim, gündeme gelmeyen; oturulup konuşulmayan konular. Kim nereden uyduruyorsa işte kendilerine göre haber yapıyorlar, yazıyorlar. Onların amacı şu; acaba 6 lideri nasıl karşı karşıya getirebiliriz diye bir arayış içindeler. Saray bunları yönlendiriyor ama 6 lider zaten bunun bilincinde. O haberlerin hiçbirine itibar etmiyoruz biz. Bildiğimiz yolda kararlılıkla, inanarak devam ediyoruz.”

        AKŞENER’İN ZİYARETLERİ

        Kılıçdaroğlu, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu ile görüşmeleri, disiplin sürecinde olan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ı ziyaretleri konusunda şunları söyledi:

        “Gayet doğal, ben daha önce belediye başkanlarımızın Millet İttifakı'nın belediye başkanları olduğunu defalarca söyledim. Elbette ki liderleri karşılayacaklar, elbette ki ağırlayacaklar. Elbette ki onların sorularına yanıt verecekler, brifing verecekler. Bu gayet doğaldır. Çünkü bu arkadaşlarımızın seçilmesinde İyi Parti seçmeninin de büyük katkısı var. Biz bunun bilincindeyiz zaten. Sayın Akşener’i karşılaması veya uğurlaması haber oldu ama bu doğal bir şey.”

        “ZİYARETLERDEN HABERİM VAR”

        Kılıçdaroğlu, bu ziyaretlerden haberinin olup olmadığı konusunda şu ifadeleri kullandı:

        “Elbette var. Sayın Akşener de söylüyor. Özel kalemi benim özel kalemimi de arıyor gidecek diye. Büyükşehir belediye başkanı bizi arıyor. Öyle gece baskını yapar gibi bir şey yok ortada. Normal, sağlıklı, tutarlı bir akış içinde gidiliyor; ziyaret ediliyor. Belediye başkanlarımız yaptıklarıyla ilgili brifing veriyorlar kendilerine. Ben gittiğimde bana da brifing veriyorlar. Yarın diyelim ki Temel Bey giderse Temel Bey’i de ağırlarlar; brifing verirler. Sayın Davutoğlu da sayın Babacan da sayın Uysal da gittiğinde karşılar, ağırlar, brifing verir, uğurlarlar. Çalışmaların hangi noktada olduğunu söylerler. Sorunları varsa o sorunu ifade ederler. Bunlar, bu işin doğasında olan şeyler.”

        REKLAM

        Kılıçdaroğlu, “Bu ziyaretler, size karşı bir hamle olarak değerlendiriliyor” hatırlatmam üzerine, “Hayır efendim. Bizim Millet İttifakı olarak adlandırdığımız 6 liderin bir araya gelip Türkiye’nin içinde bulunduğu sorunları aşmak için çaba harcadığımız süreç içinde 6 liderin başka partinin listesinden seçilmiş belediye başkanını ziyaret etmeleri, görüş istemeleri gayet doğal bir şey” dedi.

        LİDERLER ARASINDA KIRMIZI HAT

        Kılıçdaroğlu, “Sayın Akşener ile aranızda bir güven problemi yok o zaman?” sorum üzerine, “Yok tabii. Bir şey olduğu zaman bazen telefonla konuşuruz. Liderlerin tümüyle de telefonla konuşuruz. Eğer özel bir şey varsa, diyelim ki herhangi bir yerde çıkan bir yazı, acaba benim gözümden kaçmış olabilir mi özel kalem, benim özel kalemime haber verir. Benim özel kalem, onun özel kalemine haber verir. Genel başkanlar bir şekilde bilgilendirilir. Bu çerçevede ilişkilerimiz…”

        “PAYLAŞIM KONUSU GÖRÜŞÜLMEDİ”

        CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na, “Ekonomi yönetimi ve bakanlıkların paylaşımında diğer partilerle aranızda problem var mı?” sorusunu da yönelttim. Kılıçdaroğlu, “Görüşülmedi ki problem olsun. Görüşülmesi lazım öncelikle bunların. Görüşülür, ondan sonra oturulur konuşulur tabii” dedi. Adaylık meselesinin ne zaman gündeme geleceğine ilişkin ise şu değerlendirmeyi yaptı Kılıçdaroğlu:

        “Ne zaman seçim olacak önce onu bilmemiz lazım. Seçim kararını alacak olan Cumhur İttifakı. Bu ittifak, ‘Evet biz erken seçime gidiyoruz; şu tarihte seçim yapıyoruz’ diye bir karar alacaktır veya doğrudan doğruya Sayın Bahçeli, ‘Ben erken seçime gidiyorum’ diye bir açıklama yapacaktır. Dolayısıyla seçim takvimi kendiliğinden oluşur. O aşamada biz de 6 liderin ortaklaşa belirlediği cumhurbaşkanı adayını kamuoyu ile paylaşırız.”

        Kılıçdaroğlu, aday belirleme yöntemine ilişkin ise şunları söyledi:

        “Her lider mutlaka kendi kurmaylarıyla görüşür. Görüşmeden sonra belli bir olgunluğa ulaştırılır. Ondan sonra da liderler gelir kendi düşüncelerini ifade ederler. Şu aşamada böyle bir şey hiç konuşulmadı. Bizim, önce Türkiye’yi içinde bulunduğu sorunlardan nasıl çıkaracağız gibi konularda anlaşmamız lazım. Bütün bu sorunları nasıl çözeceğimize ilişkin görüş birliği oluşturmamız lazım. Çünkü iktidara geldikten sonra çok süratle hareket etmemiz gerekiyor. Yani, iktidara geldikten sonra ya hu şu işi nasıl yapacağız değil; bugünden nasıl yapacağımız konusunda anlaşacağız; ondan sonra yolumuza devam edeceğiz.”

        Diğer Yazılar