Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Kovid-19 salgın sebebiyle havacılık sektörü tarihinin en büyük krizini yaşıyor. İnsanlar sağlıklı ve güvenli uçuş için temasın az, yoğunluğun düşük olduğu çeşitli alternatiflere yöneliyor. Koronavirüsten korunma amaçlı ortaya çıkan tercihlerin başında ise imkânı olanlar için özel iş jetleri ile havayollarının business ve first sınıflarında uçuş geliyor. Ekonomi sınıfıyla kıyaslandığında insan yoğunluğunun çok daha düşük olduğu özel yolcu salonlarında başlayan seyahatlerin uçağın kabininde de aynı şekilde devam etmesi bu salgın döneminde aynı zamanda bir rekabet unsuru olarak da kullanılıyor. Özellikle de uzun uçuşlarda imkânı olanları yönelik tanıtımlar yapılıyor.

        Mesela geçtiğimiz hafta Hong Kong merkezli havayolu Cathay Pacific, first ve business sınıfı yolcularının uyurken maskelerini çıkarabileceğini duyurdu. Kabindeki bu bölümlerde hijyenin üst düzeyde sağlandığına vurgu yapılan açıklama sektörde sınıf ayrımı tartışmasına da sebep oldu.

        Daha önce benzer bir yaklaşımı Katar Havayolları da QSuite isimli first class konseptinde uyurken maske muafiyeti uygulamasını gündemine almıştı, ancak tepki göreceği anlaşılınca vazgeçti.

        Çeşitli konseptlerde tasarlanan first class bölümlerde yolcuları birbirinden ayıran sürgüler, pencere panjurları ve özel oda uygulamaları kullanılıyor. “Özel yolcuya özel alan” yaklaşımıyla geliştirilen bu konseptler salgın döneminde bir hayli değerli hale geldi. Dolayısıyla bazı havayollarının tamamen kişiselleştirilmiş first class bölümlerinde maske çıkarılması halinde kabin personelinin ve diğer yolcuların dikkatini çekecek bir durum bile söz konusu olmayabilir.

        REKLAM

        Salgın döneminde özel iş jetlerine yoğun ilgi oldu. Hava taksi olarak kiralanan iş jetleri bu süreçte yoğun uçtu. Hatta yoğun iş jeti trafiği geçen hafta Ulaştırma Bakanlığı ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün (SHGM) gündemindeydi. Bazı ülkelerin iş jetlerine Türkiye’ye yönelik faaliyetlerinde tartışmalara sebep olan kısıtlamalara gidildi. Kısacası bu dönemde iş jetleri ile havayollarının üst sınıflarında seyahat etmek sağlıklı uçuş sebebiyle ön plana çıktı. THY’nin business class uçuşlarının da bu dönemde ilgi gördüğü notunu düşmekte fayda var. Özellikle bazı havayolları yolcuların birbiriyle ve kabin personeliyle ilişkilerini asgariye indiren özel tasarım first class bölümlerini öne çıkarmaya başladı. İş jeti mi, first class uçuş mu ikileminde kalanlar için en dikkat çeken 7 first class tasarımı merak ediyorsanız, buyurun...

        1) Etihad’tan 12 m karelik The Residence

        Etihad ise “The Residence” ismini verdiği havada oda konseptiyle süit olarak adlandırılan tasarımlarının ötesine geçti. Etihad A380 modelde dünyada ilk defa bir yolcu uçağında yer alan 3 odalı rezidans konseptini hizmete soktu. Tek veya 2 kişinin kalabileceği rezidans; oturma odası, yatak odası, duş bölümü ve tuvaletten oluşuyor. Ayrıca rezidansın bir de kişisel yardımcısı bulunuyor. Yaklaşık 12 metrekare alana sahip Etihad rezidans kabini, A380’in üst katının ön bölümünde yer alıyor.

        2) Qatar Airways QSuite

        Qatar Airways, 2017’de uçak içinde yolcu mahremiyetini önceleyen bir tasarıma imza attı. Konseptin en etkileyici özelliklerinden birisi orta bölümdeki süit gruplarının, birlikte çalışmak veya birlikte seyahat eden aileler için çift kişilik yataklar veya dört kişilik bloklar halinde birleştirilebilmesiydi.

        QSuite bölümde, uçuşun başından sonuna kadar diğer yolcularla yakınlaşmadan seyahat etmek mümkün. Katar, diğer körfez havayollarının aksine first class’ı bir oda gibi değil, geniş koltuklarla açık mekân olarak tasarladı. Yandaki yolcuyla tanışıklığınız yoksa otomatik olarak açılıp kapanan ve irtibatı kesecek bir paravan koyarak özel alan oluşturabiliyorsunuz.

        3) Emirates First Class

        Birleşik Arap Emirlikleri’nin Emirates Havayolları da first class konseptinde yolcularına özel alan tanıyan havayollarının başında geliyor. Özellikle B777 ve A380’de oluşturulan mahrem alan uçakta sağlık açısından tercihlerde öne çıkıyor. Tamamen kapalı ve diğer yolcularla bağlantıyı kesen tasarım bu yönüyle günümüzde dikkat çekerken salgından önce de havayolu gösterişli first class ürünleriyle biliniyordu. Özellikle Katar, Singapur ve Etihad ile sıkı rekabet eden havayolu sürekli olarak daha lüks deneyimler sunarak kendini yenileme yoluna gidiyor.

        REKLAM

        4) Singapur First Class

        Singapur Hava Yollarının suitlerinde seyahat ederken, asla kişisel alanınızı paylaşmak zorunda kalmıyorsunuz. Kişisel kabininiz, size istediğiniz tüm mahremiyeti sağlamak için kendi sürgülü kapı ve pencere panjurlarına sahip. Ayrıca koltuktan tamamen ayrı bağımsız bir de yatak sunuluyor. Singapur aynı zamanda Airbus 380 modellerde first class için havada ilk çift kişilik yatak konseptini geliştiren havayolu olmuştu.

        • 5) Korean Air Kosmo Suites 2.0

        Korean Air özellikle uzun uçuşlar düzenlediği B747, B787, B777 model uçaklarında Kosmo Suites 2.0 konseptini kullanıyor. Kosmo Suites 2.0 tasarımı uçak içinde yolcuların arasındaki bağı koltuğu çevreleyen sürgülü kapılarla ayrıştırıyor. Bu sistem uçakta uyuduğunuzda beraber uçtuğunuz kişilerle sosyal mesafenizi korumanızı sağlıyor.

        • 6) Oman Air First Class

        Ortadoğu taşıyıcılarından Oman Air, B787-900 Dreamliner modelde hizmete sunduğu tasarımla yolcular arasındaki teması yok seviyesinde indiriyor. Üst düzeyde mahremiyet sağlanabilmesi için de sürgülü kapıları bulunuyor. Koltuğunuzun yanında kendi mini barınız var. Bu sayede kabin ekiplerine de fazla işiniz düşmüyor.

        • 7) China Eastern Airlines First Class

        Kötü hizmet ve yetersiz ürün seçenekleriyle bilinen China Eastern, yenilenen filosuyla üst sınıf rekabette ismini andırmaya başladı. First class uçuşlarda ise yolcuların birbirleriyle fazla yakınlık sağlayamayacağı konseptiyle ön plana çıkıyor. Çinli taşıyıcı first class seyahatlerde dünyada çift kişilik yatak sunan ender havayollarından birisi. Her yolcu için sürgülü kapılarla kişisel alan oluşturulmuş.

        Çernobil üzerinde "Hiçbir yere" uçuş

        Çernobil üzerinde "Hiçbir yere" uçuş
        0:00 / 0:00

        Kovid-19 sürecinden bazı havayollarının keşfettiği “hiçbir yere” uçuşlar yaygınlaşıyor. Daha öncede Asya-Pasifik Bölgesinde gördüğümüz ilginç konseptler ilk defa Avrupa’da Ukrayna Havayolları hayata geçirecek. Havayolu “Hiçbir yere” uçuş için ilginç bir sefere, Çernobil üzerinde tura hazırlanıyor. Çernobil Nükleer Santrali ve Antonov Uçak Fabrikası üzerinde gerçekleşecek ‘Hiçbir yere’ uçuşa, seyahati özleyen ve uçuş merakı olan yolculara alternatif bir tur sunulacak.

        Bu uçuş için rezervasyonlar 15 Şubat itibarıyla tamamlandı. Uçuşun rezervasyon adı ise “Bir pilotun gözünden Kiew’i keşfedin” ve “Dünyanın en büyük uçağını, uçak penceresinden görmeyi hayal ettiniz mi?” Olarak belirlenmiş. Büyük talep gören uçuş 7 Mart’ta gerçekleştirilecek. Havayolu bu uçuşu filosunda bulunan 2 adet Embraer E-195 uçağıyla yapacak. 116 kişi ve tek sınıftaki uçak bu önemli gezide 900 metre mesafeden iki önemli tarihi bölgenin üzerinden uçacak.

        Ayrıca bu uçuşa katılan yolcular, havalimanında havayolunun 3 geniş gövdeli Boeing 777-200ER uçağını da gezerek fotoğraf çekilebilecek. Bunun yanı sıra yolcular uçak içinde;

        REKLAM

        “Bir pilotun çalışmasında hangi gizemler vardır? Oto pilotun tüm işi uçuşta yaptığı doğru mu? Motorsuz uçabilir misin? Türbülans nedir ve bundan korkmalı mısınız?”

        Sorularının yanıtlarını uzmanlarından öğrenecek ve merak ettikleri havacılık kurallarına yakından şahit olacaklar. Kokpitte pilotla hatıra fotoğrafı çektirebilecek yolculara Ukrayna’nın özel menülerinden yemekler sunulacak. Toplam 1 saat 10 dakika sürecek bu uçuşun bedeli ise 95 dolar.

        Üzerinde uçuş yapılacak iki önemli nokta; Çernobil Nükleer Santrali ve dünyanın en büyük uçağının üretildiği Antonov uçak fabrikasına dair küçük bir not.

        Yaklaşık 35 yıl önce 26 Nisan 1986’da o dönem Sovyetler Birliği’ne bağlı olan Ukrayna’nın başkenti Kiev'in 130 kilometre kuzeyindeki Çernobil kenti, insanlık tarihinin en korkunç çevre felaketlerinden birine sahne olmuştu. Çernobil Nükleer Santrali’nin dördüncü reaktöründe yaşanan patlama sonucu çevreye, 1945'te Hiroşima'ya atılan atom bombasının 50 katına eşit miktarda radyasyon yayılmıştı.

        Antonov uçak fabrikası Sovyetler Birliği döneminde Ukrayna Kiew’de 1946 yılında kuruldu. Fabrikanın başında ünlü uçak üreticisi Oleg Antonov vardı. Kuruluşundan bu yana şirket, 100’ün üzerinde yolcu, nakliye, özel amaçlı uçak tipleri ve modifikasyonları tasarladı. Büyüklü, küçüklü 22 binden fazla uçak üretildi. Antonov uçakları 500’den fazla dünya rekoru kırdı. Şirkette bugün 200’den fazla mühendis çalışıyor. Bunun yanı sıra 35 bilim adamı da bunlara önderlik sağlıyor. Bu süre zarfında dünya havacılık literatürüne damga vuran AN-225 Mriya ise dünyanın en büyük uçağı konumunda. Uçak ilk uçuşunu Buran hava mekiğini taşıma amaçlı 21 Aralık 1988’de yaptı. Ukrayna yapımı olan Antonov AN-124’ün ağabeyi AN-225 Mriya halihazırda hizmette olan en büyük uçak.

        Diğer Yazılar