Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        “Kanuna uygun” diye bir savunma biçimini bugünlerde çok sık duyuyorum.

        Özellikle son yaşadığımız olaylarda AK Parti cenahının en çok kullandığı cümle bu oldu.

        Parti yönetiminde bilgisine ve aklıselimine güvendiğim bir yönetici arkadaşım dün, sıkıntılı olduğunu kabul ettiği bir konuda “ama kanuna uygun…” deyince, meselenin çok yaygınlaştığını görmüş oldum.

        Sanırım başlıktan ve girişten “kanuna uygun” cümlesine itirazım olduğunu anlamışsınızdır. Doğru anladınız.

        Kanuna uygun olan bir şey, etik olmayabilir. İtiraz noktam buradan başlıyor.

        KANUNA UYGUN AMA NEDEN TARTIŞMA YARATIYOR?

        Size örnekler sıralayayım:

        Ayasofya Camii Baş İmamı Mehmet Boynukalın, İslam hukuku profesörü olarak birçok konuda açıklama yapıyor. Kanuna uygun mudur? Hakkı var mıdır?

        Cübbeli Ahmet başta, yüzlerce kanaat önderi ve binlerce sosyal medya kullanıcısı “evet” diyor.

        Ancak hakkı olmasına rağmen, tepkilere neden oluyorsa ortada bir sorun var demektir.

        Para politikaları konusunda Ayasofya İmamı’na gelene kadar konuşması gereken başka birçok 'hak' sahibi var.

        Sanırım Hocamız “işi ehline verin” sözünün, İslam’ın en önemli ilkelerinden biri olduğunu biliyordur.

        İstanbul Sözleşmesi’nden “Cumhurbaşkanı kararı ile çıkılması kanuna uygundur” diyor AK Parti yöneticileri. Doğru.

        REKLAM

        Peki bunu, sözleşmeyi onaylayan TBMM kararı ile yapmak daha etik ve daha doğru bir yöntem midir? Evet.

        Bir örnek daha vereyim tersinden. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün İstanbul Sözleşmesi hakkında kurumsal açıklama yapma hakkı var mıdır? Evet.

        Peki bir futbol kuruluşunun, son derece politize olmuş, kendi alanının dışında olan bir konuda açıklama yapması, etik açıdan sorunlu mudur? Evet.

        KANUNİ OLAN ETİK OLMADIĞINDA NE OLUR?

        Örnekleri çoğaltabiliriz. Ancak mesele netleşti sanırım.

        Peki kanuni olan bir şey, etik olmadığında ne olur?

        Ayasofya İmamı’na başta AK Parti grup başkan vekilleri ve Cumhurbaşkanı danışmanları olmak üzere, birçok kesim tepki gösteriyorsa, bunun sebebi ortada bir etik sorun olmasındadır.

        Yine İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış şekline AK Parti’yi destekleyen sivil toplum kuruluşları, yazarlar, gazeteciler de tepki gösteriyorsa, gerekçe yine ortada etik bir problem görülmesindedir.

        Eğer Ayasofya İmamı’nın para politikası ve İstanbul Sözleşmesi konusunda açıklama yapmasını, ‘alanının dışına çıkmak’ olarak görüyorsak, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün açıklamasını da aynı şekilde, alan dışına çıkmak olarak görmek lazım.

        “Herkes işini yapmalı” diyorsak, bunu tüm çevreler için söylemek gerekir.

        Demek ki kanunen hakkımız olan bir şeyi yaparken, etik olarak etkisini hesaba katmazsak, tartışmaya ve huzursuzluğa neden oluyoruz.

        Bana göre doğru davranış, hukuki olan hakkımızı etik hassasiyeti de gözeterek yapmaktır.

        Diğer Yazılar