Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Kısa bir ömrümüz var.

        Bu ömrü en iyi şekilde kullanmak zorundayız.

        Zira tekrarı yok, başka fırsatımız da.

        İnsanın bu kısa ömrünü en iyi şekilde yaşamasının bir kriteri olmalı.

        İyi yaşamak, zengin olmak demek değildir.

        Çok güzel yaşamak bolluk, refah içinde olmak da değildir.

        Kriter kişiden kişiye değişebilir.

        Benim kriterim şudur:

        Nitelikli mutluluk.

        Tek başına mutluluk bana göre hayatı iyi yaşamak için yeterli değildir.

        Zira insan salt mutluluğu hedeflediğinde, sonunda savrulur ve gerçek bir bataklığa saplanır.

        Madde bağımlığı bunun sadece bir örneğidir.

        Bu nedenle "nitelik" sıfatıyla desteklenmiş bir mutluluk kısa ömür için amaç olabilir.

        Nitelikli dememden kasıt, insanlığa katkısı olan, bir başkasına da faydası olan, anlamlı, bencillikten arındırılmış bir mutluluk.

        Nitelikli dememin bir sebebi cehaletten kaçıştır.

        Zira cehalet, sahte mutluluklar yaratır.

        Cehaletin mutluluğu nitelikli değil, sığ, geçici ve bencilcedir.

        Oysa nitelikli mutluluk derinlikli, uzun vadeli ve çoğulcudur.

        Şöyle örnek vereyim:

        Hiç tanımadığı bir garibana, hiçbir karşılık beklemeden, reklama dönüştürmeden yapılan bir yardım, nitelikli bir mutluluktur.

        Annemden öğrendim, "bir insana karşılıksız yardım edersen mutlu olursun".

        Ters dönmüş bir kaplumbağayı geri çevirmek, yoldan bir taşı kaldırmak, bir insanı okutmak, yaşlıya hürmet göstermek, ailesine önem vermek, bir insanı sevmek, bir hastayı iyileştirmek…

        Çoğaltabileceğimiz bu örneklerin ortak özelliği şudur:

        Karşılık beklenmez, çoğulcu bir mutluluk yaratır, bencilliğe engel olur, insanlığa faydalıdır…

        İşte buna nitelikli mutluluk denir.

        Ve en önemlisi bu nitelikli mutluluk, içsel bir huzura neden olur.

        İnsan ancak nitelikli mutluluğu yakalarsa güzel bir ömür geçirmiş olur bana göre.

        Zenginlik tek başına içsel bir huzur vermez. Bir gün parası bittiğinde mutsuzluğun dibine vurur.

        Makam, mevkiyle insan uzun süre mutlu olamaz. O makamdan kalktığında bunalıma girer.

        Şanla, şöhretle insan geçici bir mutluluk yaşar. Unutulmaya başladığında mutluluğu depresyona dönüşür…

        Nitelikli mutluluk zenginliğe, makama, şöhrete bağlı değildir kısacası.

        Hakkını yemeyelim zengin, makam sahibi, şöhret erbabı insanlar da nitelikli mutluluğu yakalayabilir. Ancak bunun sebebi, nicelik değil, insanın niteliğidir...

        İnsan cennetini de cehennemini de içinde taşır.

        İç huzuru varsa; gittiği her yer cennete, yoksa cehenneme dönüşür.

        İç huzuru da ancak nitelikli mutluluk sağlar.

        Diğer Yazılar