Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        AK Parti’nin aday tanıtım toplantısından sonra, Yeniden Refah Partisi’nin aday tanıtım toplantısına katıldım dün.

        Özellikle ortamı görmek istedim çünkü benim bir süredir üzerinde durduğum “akışkan oylar” meselesinde bu parti sürpriz bir şekilde öne çıktı.

        Bu akışkan oylar konusunu anlatacağım ama önce dünkü toplantı notlarımı aktarayım

        CUMHUR İTTİFAKI'NA GEÇİNCE 8 BİN ÜYE İSTİFA ETTİ

        Rahmetli Erbakan Hoca’nın oğlu Fatih Erbakan ve arkadaşlarının Saadet Partisi’nden ayrılarak kurdukları Yeniden Refah Partisi, Milli Görüş hareketinden doğan şu andaki 5. parti oldu.

        İlk başlarda çok kimsenin dikkat etmediği bu parti hızlı örgütlenmesi, üye sayısındaki hızlı artış nedeniyle dikkat çekti. Ardından da anketlerde görülmeye başladı.

        Hiçbir ittifaka girmeden, iktidar karşıtı muhalefet yaparak da daha fazla ilgi odağı oldu.

        Ancak son anda verdiği bir kararla Cumhur İttifakı’na dahil oldu.

        O günden beri tabanını ve teşkilatını ikna etme sorunu yaşıyor. Zira bu kadar sert muhalefet etikten sonra, üyelerini birden Erdoğan’a oy vermeye ikna etmesi o kadar kolay olmaz.

        8 bin üyesi istifa etti. Teşkilatları protesto etti. Çok zorlandılar ve parti yönetiminin morali bozuldu.

        Dört konu ellerini güçlendiriyor:

        1. Kendi logoları ve parti listeleriyle ittifakta yer alması ve sandığa gitmesi.

        2. Baraj sorunu olmadığı için artık oylar boşa gitmeyecek söylemi.

        3. Meclise girdikten sonra ayrılıp muhalefet edeceklerini açıklamaları.

        4. 30 maddelik kendi şartlarını kabul ettirmeleri.

        Salonda konuştuğum Milletvekili adayları hep bu dört maddeyi söyleyerek içlerinin rahat olduğunu ifade ettiler bana.

        TEŞKİLATINI VE TABANINI MOTİVE EDEMEMİŞ

        Salona geldiğimde büyük bir sessizlik ve heyecansızlık gördüm. Oysa büyük kongrelerindeki coşku ve katılımla çok övünmüşlerdi. Ancak ATO Congresium salonunu tam doldurmayacakları kaygısıyla mı bilemiyorum, perdeyle bölerek küçültmüşlerdi.

        Salona gelenlerde de coşku ve heyecan gözlenmiyordu. Sloganları da biraz zorla attırıyordu sunucu. En güçlü slogan “Mücahit Erbakan” sloganıydı ve Rahmetli Erbakan’a atıftı bu.

        Benim gördüğüm parti yönetimi Cumhur İttifakı’na katılımı parti teşkilatına ve tabanına tam anlatmış ve ikna etmiş değil.

        Zaten bu kadar kısa sürede olmasını da beklemiyordum.

        Partinin kendi kampanyasını yapacağını öğrendim. Kampanyayı da AK Parti kampanyasını yürüten Ertan Aydın yapacak. Bu da ilginç.

        İleriki günlerde milletvekili seçimi için çalışmaya motive olabilirler ama Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a oy verirler mi çok emin değilim. Belki Cumhurbaşkanlığı oy pusulasında başka alternatifleri olmadığından “kerhen” oy verebilirler.

        MUHAFAZAKAR SEÇMEN NE YAPACAK?

        Türkiye’de muhafazakar dindar seçmenin oy verebileceği 5 parti var. AK Parti, Saadet, DEVA, Gelecek ve Yeniden Refah Partisi.

        Bu seçmen grubu iktidardan memnunsa AK Parti’ye oy verecek.

        Peki ya değilse?

        O zaman diğer dört partiden birine akacaktır oylar.

        Saadet, Gelecek ve DEVA son anda aldıkları bir kararla CHP listesi içine girip, pusuladan logolarını ve milletvekili isimlerini sildirince ortaya yeni bir durum çıktı.

        Muhafazakar/dindar seçmen iktidardan şikayetçi olsa da, CHP logosunun altına mühür basmaz. Bunu herkes bilir.

        Sadece İstanbul seçiminde bunu deldi. Ancak orada sandığa müdahale edilmesi gibi çok büyük bir adaletsizlik oluştuğuna inandı ve buna itiraz ettiği için İmamoğlu'na oy verdi.

        Normal şartlarda CHP için ne oy verir ne de canla başla çalışır.

        YENİDEN REFAH SÜRPRİZ YAPABİLİR

        Oy akışkanlığının önüne Millet İttifakı’nda bir ket vurulduğu için, oylar pusulada akacak başka bir mecra arayacak.

        Peki var mı alternatif?

        Muhalefet içinde böyle bir mecra görülmüyor. İYİ Parti belki bir alternatif olabilirdi ancak o da son bir yıldır CHP tabanına oynadığı için ve 6’lı Masa'da kriz çıkarttığı için alternatif olmaktan çıktı.

        Bu durumda milletvekili oy pusulasında akışkan oyların gidebileceği tek adres, kendi logosu ve milletvekili listesiyle giren Yeniden Refah Partisi kalıyor.

        Parti yöneticileri vekil listelerindeki ani değişim sonrası bir ilgi ile karşılaştıklarını söylüyor. En büyük oy akışının da AK Parti’den olduğunu gözlemlemişler. Saadet, Gelecek ve DEVA’dan da zayıf da olsa bir akış tespit ediyorlarmış.

        AK Parti’ye kızan muhafazakar seçmen, sandıkta milletvekilliği için Yeniden Refah’a yönelme ihtimalini yüksek görüyorum.

        OY ALIR AMA VEKİL ÇIKARTAMAYABİLİR

        Burada ince düşünülmesi gereken bir durum var. Bir partinin baraj sorunu yoksa, bazı illerde oy kümelenmesi yapamazsa yine de milletvekili çıkartamaz.

        Her şehirde bir vekil çıkarmanın asgari bir oy sayısı vardır. İşte Y. Refah Partisi ülke genelinde çok oy alsa ama şehirlerde yoğunlaşamazsa milletvekili çıkartamayabilir.

        Bu durumda AK Parti hem oy hem de milletvekili kaybeder ama bu vekiller o şehirdeki en büyük partiye gider.

        Akışkan oylar muhafazakar partiler içinde kalmak istese de, yeni seçim sisteminde istemedikleri bir partinin vekil çıkartmasına neden olabilir.

        Mesela kime?

        Dün Yeniden Refah Partisi toplantısında dönerken havaalanında karşılaştığım CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı Cumhur İttifakı’nda ayrı ayrı liste çıkmasından çok memnun olduklarını söyledi.

        Şehirlerde kümeleşemeyen oylar nedeniyle kendilerinin daha fazla vekil çıkartacaklarına inanıyorlar.

        Akışkan oyların önemini bilmem anlatabildim mi?

        Diğer Yazılar