Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Usain Bolt’un Londra’daki veda partisini Amerikalı sprinterler berbat etti! Aylardır beklenen o müthiş kapışmada ‘hayal edilen’ ve belki de ‘yakışan’ son yaşanamadı. Bu sonuç, dünyanın dört bir yanında ekrana kilitlenen yüz milyonları mutlu etmedi. Atletizmin son 10 yılına damgasını vuran Bolt ve sevenleri için en güzeli, rekortmen sprinterin ‘geçilmez’ olarak veda etmesiydi, olmadı. Üstelik, sadece ‘veliahtı’ olarak görülen 21 yaşındaki Christian Coleman’a geçilse belki bu kadar burukluk yaşanmayacaktı. İnsanların içini acıtan, 30 yaşındaki Bolt’un kendisinden beş yaş büyük ve adı iki kez doping olaylarına karışmış Justin Gatlin’e geçilmesi oldu. Peki neden? Nasıl oluyor da biri bu yaşta veda ederken, daha yaşlısı onu -hem de veda yarışında- geçiyor?

        Bunu anlamak için iki atleti ayıran özelliklere bakmak gerek... Bolt, son 10 yılda insanüstü fiziksel özelliklerinin ve doğal yeteneklerinin meyvesini bolca yedi. Bu büyük avantajını o kadar sık kullandı ki, çabuk tüketti. Zira kısa sürede kazandığı şöhretle birlikte aynı pistteki gibi, pist dışında da sıra dışı yaşadı. Antrenmanı çok sevemedi, disiplin ve adanmışlık öncelikleri olmadı. Keşiş hayatı ona göre değildi. Yarış dönemleri dışında normal atletlere oranla çok daha fazla yedi içti, gezdi eğlendi! Sponsorlar verdiği paraların hakkını almak için de Bolt’u ordan oraya sürükledi. Ne de olsa şöhretin bir bedeli vardı, Bolt da o bedeli ödemekten hiç rahatsız değildi. Sonuçta daha çabuk yıprandı...

        Justin Gatlin’in hikayesi ise çok farklı gelişti. Doping hikayeleri ve sakatlıklarla örülü zor bir hayatı oldu. Zirveden dibe inip, yeniden tepeye tırmandı. 2004’te olimpiyat, 2005’te dünya şampiyonuydu. Sonrasında masum olduğunu öne sürse de (ki hepsi aynısını yapar) iki kez ceza aldı ama yılmadı. 60 metreyi kazandığı İstanbul’daki 2012 Dünya Salon Atletizm Şampiyonası, yeniden doğuşunun başlangıcı oldu. İtilip kakılmaya, hor görülmeye ve tepkilere kulaklarını tıkadı. Hırslıydı, geri dönebilmek için çok çalıştı. Belki de ilaçlar onu bu kadar uzağa taşıdı, bilinmez. Ancak gerçek şu ki, son iki dünya şampiyonası ve olimpiyatta zorlamasına rağmen arkasında kaldığı, kendinden 5 yaş küçük bir efsaneyi geçmeyi başardı. Şimdi, 2020’ye kadar koşacağını söylüyor. Tribünlerin tepkisine rağmen bundan sonrası nasıl olur, göreceğiz...

        Bolt’un geçilmesi, kariyerine zarar vermez. Tarih Gatlin’i değil, Bolt’u yazar. O artık bir efsane ve öyle kalacak. Unutmayın ki, bugün Bolt’un kıyaslandığı Muhammed Ali de son iki maçını kaybetmişti. Yine de insan, ‘2016 Rio Olimpiyatı sonrası en tepedeyken bıraksaydı, daha iyi olmaz mıydı?’ diye düşünmeden edemiyor.

        Diğer Yazılar