Boyun borcu
“İzmir kızıyım ben. Umudumun bittiği yerde, inadım başlar” dedi bana. Çok tuttum ibretlik cevabını. Bende kalmamalı anlattıkları.
Yaşı 40’ı biraz geçkin. Ego sıfır, kapris sıfır, öz güveni tavan tipik İzmir kadını. “Çıkmaya yelteneni, aşağıdakilerin geri çektiği zebanisiz tek cehennem çukuru’’ derler ya Türkiye’deki çalışma hayatı için. Tası tarağı 5 yıl önce toplamış, Erbil’e yerleşmiş.
Sıfırdan çıktığı yolda şimdi hatırı sayılır bir iş kadını. İş alanı coğrafyada her an mağduriyet yaratabilen şartlar nedeniyle bende saklı. IŞİD (Irak-Şam İslam Devleti) örgütünden dertli.
Hani şu Barzani’nin Talabani’nin Musul’unu iki günde alan, Bağdat’a kadar inen örgütten. İki yıl içinde gökten zembille inip, Esad’a, ÖSO’ya, Nusra’ya, Rojava’ya, Irak’a, Hizbullah’a, Türkiye’ye, PYD’ye, PKK’ya kafa tutan örgütten.
Dünyaya Maliki’nin Irak ordusuna ait tüm silahları, cephaneleri, askeri araçları tek mermi atmadan cillop gibi kullanmaya hazır bir şekilde ele geçirme mucizesini yaşatan yamyamlardan.
İZMİR KIZI UNUTMAZ
Kadın düşmanı, masum insanların kanlarına giren “sözde” yobazlar ordusundan. Musul Türk Konsolosluğu’nu elini kolunu sallayarak girip “Dünya Rehin Alma Tarihine” elmas harflerle adını yazdıranlardan.
Derdi kendinden yana da değil. Kadının sosyal yaşamdaki konumunu İzmir’e benzettiği Erbil’den yana.
Kurduğu işten yana da değil derdi. İzmir kadını olarak İzmir’den önde düzeyde barışık yaşayan Kürt ve Türk kökenli Erbil kadınlarından yana.
“2 günde Irak’ın yarısını ele geçiren kuralsız, izansız örgüt’’ Musul’dan Erbil kadınlarına haber göndermeye başlamış ‘Gelmeden kendinize çeki düzen verin’ diye.
“Anlaşılan bunlar, her ne kadar belli güçler tarafından dönem dönem kullanılmış olsa da ideolojik olarak, İran- Irak- Suriye ve Türkiye için uzun vadede tam baş belası’’ diyor.
“Allah’ını seven defansa gelsin’’ diyesi geliyor insanın. “Şiiler hariç sivillere dokunmayacağız” gibi fantastik beyanların sahibi kafa kesen örgüte rağmen Erbil’de kalmaya kararlı İzmir kadını.
“Niye dönmüyorsun yol yakınken’’ diyene, “İzmir kızıyım ben. Umudumun bittiği yerde, inadım başlar’’ cevabını verince, aktarmak ‘boyun borcu’ oldu bana.
Serde Milli Mücadele’nin her birimize boyun borcu olarak bıraktığı ‘Cumhuriyet’i korumak’ var unutmamak gerek.
İzmir kızı her nerede ve her ne şartta olursa olsun unutmuyor zira örnekte görüldüğü üzere.