Ve Kanada o mektubu okudu
Kanadalı madencilik şirketi Alamos tarafından Kaz Dağları'nda yapılan doğa katliamına karşı verilen mücadeleye, İzmir Barosu'nun da var gücüyle katıldığını yazmıştım bir önceki yazımda.. İzmir Barosu'nun, söz konusu çevre katliamına karşı birlikte çalışmak için Kanada baroları ve hukuk örgütleri ile başta Kanada Başbakanı Justin Trudeau olmak üzere siyasi parti temsilciliklerine birer mektup gönderdiğini de belirtmiştim.
Mektubun Kanada Barosu, Ontario Barosu, Quebec Barosu, Toronto Avukatlar Örgütü, Ottawa Barosu, Montreal Barosu, Kanada Çevre Hakları Örgütü, İnsan Hakları İçin Kanadalı Avukatlar Örgütü ile başta Kanada Başbakanı Justin Trudeau olmak üzere mecliste temsil edilen siyasi parti ve temsilcilerine yollandığını, Kaz Dağları’nda yaşanan çevre katliamına karşı hem Kanada’da hem de Türkiye’de ortak bir hukuk mücadelesi yapma çağrısında bulunulduğunu dile getirmiştim.
CİDDİYE ALDILAR, GEREĞİNİ YAPACAKLAR
Şimdi sevinerek görüyorum ki, Kanada o mektubu ciddiye alıp okudu ve İzmir Barosu'na cevap da yolladı. Kanada Başbakanlık Ofisi, Kaz Dağları konusunda İzmir Barosu'nun kendilerine yapılmış başvuruyu dikkatle incelediklerini bir yazıyla bildirerek, Baro Başkanı Özkan Yücel'e teşekkürlerini iletti.
Kanada Başbakanlık Ofisi İletişimden Sorumlu Müdürü M. Bredeson'ın kaleme aldığı metinde, Kaz Dağları'nda devam eden Kanadalı Alamos Altın Şirketi'nin faaliyetlerine dair İzmir Barosu'nca kendilerine gönderilen mektubun Kanada Uluslararası Ticareti Çeşitlendirme Bakanı James Gordon Carr'a iletildiği ve Bakan Carr'ın konuyu ayrıca değerlendireceği bildirildi.
BAŞBAKAN TRUDEAU TEŞEKKÜR ETTİ
Kanada Başbakanlık Ofisi tarafından yollanan açıklamada, Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun İzmir Barosu'nun Kaz Dağları'ndaki altın madeni çalışmaları hakkındaki kaygılarını iletmesinden son derece memnun olduğu belirtilerek mektup için baroya teşekkürleri sunuldu.
İzmir Barosu'nun girişimi belli bir hedefe ulaştı şimdilik.. Kanada hükümetinin ve devletinin Baro'nun uyarılarını ciddiye alıp, değerlendireceğini bildirmesi şahane bir gelişme. Ancak, ben yine de temkinliyim. Çünkü politik sözlere pek güvenmem. Menfaatler söz konusu olduğunda, siyasiler verdikleri sözleri çok çabuk unutabiliyorlar. Ettikleri yeminlere bile sırt çevirebiliyorlar. O yüzden, İzmir Barosu bu girişimin devamını da aynı kararlılık ve sorumlulukla getirebilmelidir. Kanada'ya düzenli bilgi akışı sağlamalı ve işbirliğini en üst düzeyde tutabilmelidir. Çabalarından dolayı başta Başkan Özkan Yücel olmak üzere, tüm İzmir Barosu ailesine kendi adıma teşekkürlerimi bir kez daha iletmek istiyorum. Diğer baroların da İzmir Barosu'nun yanında yer almasını ve gücümüzü katlayarak büyütmelerini de temenni ediyorum. Gelişmeleri hep beraber izleyip göreceğiz bakalım...
