Hayat bitiyor mu
WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Bayar’ı dinlediğinizde, dünyada geldiğimiz noktadan iyice ürküyorsunuz.
Bayar öyle şeyler anlatıyor ki, karşısında buz kesiliyorsunuz.
Mesela en basitinden şunları söylüyor:
*
*
İklim ve Enerji Programı Kıdemli Uzmanı Tanyeli Behiç Sabuncu ise, Bayar’ın sözlerini başka açılardan tamamlıyor, üzerine tuz biber ekiyor:
*
Bu çarpıcı konuşmalar, geçtiğimiz gün EGİAD (Ege Genç İş İnsanları Derneği) Sanayi, Dijitalleşme ve Sürdürülebilirlik Komisyonu organizasyonu ile düzenlenen “İklim Krizi ve AB Yeşil Mutabakat” Toplantısı’nda yapıldı.
Yeşil Mutabakatı’nın temel mesaj ve ilkeleri ile şirketlerin iklim krizine yönelik çalışma yönergeleri değerlendirildi.
(EGİAD), Avrupa Birliği’nin 2030’a kadar sera gazı emisyonlarını % 55 azaltma, 2050’de ise karbon nötr olma hedefi doğrultusunda ortaya koyduğu çevre planı Yeşil Mutabakat’ı ilke olarak destekliyor ve EGİAD, üyesi olan tüm şirketlere yol göstermeye çalışıyor.
Bu çabalarından ötürü onları kutluyorum.
İklim değişikliyle üzerimize yağan felaketler ve gelecek olanlar ortada.
Peki, başımızı kuma gömüp olan biteni bekleyecek miyiz?
Yoksa yapabilecek bir şeylerimiz var mı?
EGİAD Başkanı Avni Yelkenbiçer’e göre var.
Mesela, sınırda karbon vergisi önlemi..
Yelkenbiçer, Yeşil Mutabakat ile Türkiye’yi doğrudan etkileyecek böylesi bir düzenlemeyi bir tehdit değil, ekonomimizi dönüştürmek için bir fırsat olarak görüyor.
Bu doğrultuda da, karbon nötr olma vizyonuyla bütüncül bir iklim değişikliği ve yeni bir kalkınma politikası geliştirmemiz gerektiğini söylüyor.
Haksız değil, ama dinleyen, uygulayan çıkar mı, işte orasını bilemiyorum.